Cebindeki son parayı Meclis’e gönderen Zorlu: Yaşamaya, nefes almaya çalışıyoruz!

Cebindeki son parayı Meclis’e gönderen Zorlu: Yaşamaya, nefes almaya çalışıyoruz!

Cebinde kalan son 7,5 lirasını Meclis’e gönderen emekli maden işçisi Ahmet Zorlu, “Birilerinin emeklilerin sesini artık duyması gerekiyor” dedi.

Ersan Kınık - @ErsanKinik

Karamanlı emekli maden işçisi Ahmet Zorlu, emekli maaşından kalan son 7,5 TL’yi CHP Milletvekili İsmail Atakan Ünver’e vererek TBMM’ye götürmesini talep etmişti. Zorlu’nun İleri Haber’e yaptığı açıklamalar, Türkiye’de yurttaşların ekonomik kriz ve hayat pahalılığı karşısında yaşadığı çaresizliği bir kez daha gözler önüne serdi. 

46 yaşındaki Ahmet Zorlu isimli yurttaşın, emekli maaşlarının düşüklüğüne tepki göstererek “Benim maaş almama 18 gün, vekillerin maaş almasına 12 gün var. ‘Bu parayla geçinebilirim’ diyene helal olsun. Ama ‘geçinemem’ diyorlarsa, bana ‘şükret’ diyenlere, benim vergimle aldıkları maaş haram olsun” dediği görüntüler sosyal medyanın gündemine oturmuştu.

Zorlu, yaşadıklarını İleri Haber’e anlattı. 3 bin lira emekli aylığı aldığını söyleyen Zorlu, bu maaşla ailesini geçindirmesinin mümkün olmadığını ve bu yüzden günlük bahçe işlerine gittiğini söyledi. Zorlu, bahçe işlerinde 150 lira yevmiye ile çalışmak zorunda kaldığına dikkat çekerken “Bu parayla nasıl geçinebiliriz? Bir ay boyunca her gün çalışma şansın yok, insansın dinlenmeye ihtiyacın var. Burası zaten mahrumiyet bölgesi gibi bir yer. Başka bir yerde çalışma olanağımız da yok” diye konuştu.

‘EMEKLİ MAAŞIYLA NEFES ALIP VERMEK DIŞINDA BİR ŞEY YAPAMIYORUZ’

Biri lise öğrencisi, biri de kreşe giden iki çocuğuna bakmakla yükümlü olduğunu söyleyen Zorlu, memur olan oğlundan zaman zaman maddi destek aldığını ve küçük çocuğunun kreş masraflarını bu şekilde karşılayabildiklerini ifade etti.

Zorlu, “Sesimizi duyurabilmek için aklıma böyle bir eylem yapmak geldi” diyerek şu ifadeleri kullandı:

“Durumumuz eskiden beri kötüydü ama pandemiyle birlikte dayanılmaz bir hâle dönüştü. Bundan 20 sene önce emekli maaşları, asgari ücretin üzerindeydi ama artık bu emekli maaşlarıyla nefes alıp vermek dışında bir şey yapamıyoruz. Birinin emeklilerin sesini artık duyması gerekiyor. Asgari ücretin bile altında emekli maaşı alanları dile getiren kimse yok. Yaşamaya, nefes almaya çalışıyoruz”

’20 YILLIK ÇALIŞMANIN KARŞILIĞI BU MU OLACAKTI?’

Emekli maaşıyla geçinemediği için Ermenek’te bir maden ocağında çalışmaya başladığını ancak burada da patronun 13 ay boyunca maaşlarını ödememeleri üzerine greve çıktıklarını belirten Zorlu, “Patron 13 aylık maaşımız içerde dururken ‘benim işçiye borcum yok’ dedi. Üstüne Kod-29’la işten çıkışımızı verdi. Bir de oradan mağduriyet yaşadık” dedi.

Madenden emekli olduğunu ve ömrünün 20 yılını “yerin altına” adadığını söyleyen Zorlu, tepkisini şu cümlelerle dile getirdi:

 “Ömrünün en güzel yıllarını madene veriyorsun. Ölümle burun buruna çalışıyorsun. Dünyanın neresine giderseniz gidin en zorlu çalışma şartları madenlerdir. Üstelik biz burada tamamen ilkel şartlarda çalıştık. Karşılığında aldığın açlık sınırının altında bir ücret. 20 yıllık çalışmanın karşılığı bu mu olacaktı?”

‘BİZLERİN AİLEMİZLE HUZURLU VE MUTLU OLMAYA HAKKI YOK MU?’

Bize bu maaşı reva görenler, madem böyle bir maaşla geçinilebiliyor emekli olan bütün bürokratlar, milletvekilleri de bu maaşla geçinsin. Onlar neden bizim 5-10 katımız kadar emekli aylığı alıyor? Bu artık vatandaşın hakkını gasp etmeye girmiyor mu?

40 bin liraya yakın maaş alan bürokratlar, bir de 25-30 bin lira huzur maaşı alıyorlar. Bizlerin ailemizle huzurlu ve mutlu olmaya hakkı yok mu? İnsan gibi yaşamaya hakkımız yok mu?”

‘BİR SEFER BİLE ÇOCUKLARIMLA TATİLE GİDEMEDİM’

23 yıldır evli olan 46 yaşındaki Zorlu, Alanya’ya 150 km uzaklıkta oturduklarını ama bir kez bile ailesiyle Alanya’ya tatile gidemediklerini şu sözlerle anlattı:

“Ben 46 yaşındayım. 23 yıl oldu evleneli. Bir sefer bile ailemle, çocuklarımla Alanya’ya tatile gidemedim. Başkaları Almanya’dan emekli olmuş, Hollanda’dan emekli olmuş, çocuğuyla, ailesiyle gelip 1 ay tatil yapıyor burada. O da insan biz de insanız.

Ben tatile matile de gitmek istemiyorum artık. Ben ailemle huzurlu bir şekilde yaşamak istiyorum sadece. Ben maaş aldığımda çocuklarımla markete bile gidemiyorum.”

‘ONLARIN ÇOCUKLARINA YATIRIM YAPILIYOR BİZİM ÇOCUKLARIMIZA DA BORÇ BİRİKİYOR’

Zorlu son olarak, lise öğrencisi oğlunun güreşle ilgilendiğini ve spor lisesine gitmek istediğini ancak maddi imkansızlıklardan dolayı oğlunu spor lisesine gönderemediğini anlattı:

“Bu ‘çift maaşlılar’ın çocuklarının bizim çocuklarımızdan nesi fazla? Onların çocuklarına gelecek sağlanıyor, yatırım yapılıyor. Bizim çocuklarımıza da borç birikiyor. Benim çocuğum spor lisesine gitmek istedi, imkânım olmadığı için gönderemedim. Benim emekli maaşım, çocuğun gitmek istediği lisenin aylık masrafını karşılamıyordu.

‘GÖZÜ PARLAYAN BAKAN YÜREĞİMİZİ YAKTI’

Benim çocuğum güreşle ilgileniyordu. Pandeminin başında ilde derece yaptı. İlk defa katılmasına rağmen bir ikincilik bir de üçüncülük elde etmişti aynı gün. Şimdi sağlık meslek lisesine gidiyor. Ben yılbaşından önce 2200 lira emekli aylığı alıyordum, okulun aylığı 2000 lira. Ben nasıl göndereyim bu çocuğu spor lisesine? Biz niye çocuklarımıza istedikleri imkânları sağlayamıyoruz? Ben bu çocuğu spor lisesine gönderebilseydim sigara da içmezdi. Şimdi sigaraya başlamış. Gözü parlayan bakan bizim cebimizi yaktı, yüreğimizi yaktı, geleceğimizi yaktı...”