Can Dündar'dan 'kırmızı bülten' açıklaması

Can Dündar'dan 'kırmızı bülten' açıklaması

Gazeteci Can Dündar hakkında gıyabi tutuklama kararı ve kırmızı bülten başvurusunda bulunuldu.

MİT tırlarının durdurulmasına ilişkin dava nedeniyle gazeteci Can Dündar hakkında gıyabi tutuklama kararı ve kırmızı bülten çıkarılmasına karar verildi.

Yargıtay 16. Ceza Dairesi, MİT TIR'larının durdurulmasına ilişkin gizli kalması gereken bilgi ve fotoğraflara gazetede yayınladıkları gerekçesiyle "gizli belge ve bilgileri açıklamak" suçundan eski Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar'a 5 yıl 10 ay, Ankara Temsilcisi Erdem Gül'e 5 yıl hapis cezası veren yerel mahkeme kararını bozmuştu. Yargıtay, Dündar hakkında 15 yıldan 20 yıla kadar hapis cezası öngören "gizli kalması gereken bilgileri casusluk maksadıyla temin etme" suçlamasıyla hüküm kurulması gerektiğine karar vermişti. Kararda, Erdem Gül'ün beraat etmesi gerektiği belirtilmişti.

CAN DÜNDAR'DAN AÇIKLAMA

Can Dündar hakkında kırmızı bülten çıkarıldığına ilişkin haberlere ilişkin açıklama yaptı.

Özgürüz üzerinden canlı yayında açıklama yapan Dündar şunları söyledi:

"Hakkımda bir tutuklama kararı olduğunu ve kırmızı bülten kararı çıkarıldığını havuz medyası büyük bir sevinçle girdi.  

Böyle bir şey yok önce onu söyleyeyim. Daha sonra ne olduğunu anlatayım. MİT tırları davasında Yargıtay mahkemenin kararını bozdu. Neden bozdu? Çünkü basın kanununa göre davanın 40 gün içinde açılması gerekiyordu. Bu dava açılmadı ve geç kalındı. Geç kalındığı için Erdem Gül ve ben otomatikman beraat etmiş durumdayız aslında. 

Tabi Erdoğan’ın bu kadar hedefinde olmuş bir davanın sanıkları bu kadar kolay beraat edemezlerdi. Yeni bir şey bulmaları gerekiyordu. Bir de casusluğu deneyelim dediler. Casusluğu ortaya attılar çünkü hem daha havalı hem de 20 yıla kadar cezası var. Biz zaten yargılanmıştık casusluktan ve mahkeme bir delil bulamamıştı. 

Bu sefer bir delil buldular. Suriye’nin BM Büyükelçisi bu haberi görmüş ve BM’ye şikayet etmiş. İşte demek ki bir gazeteyi okuyan büyükelçi bizim casus olduğumuza kanıt olarak sunulabiliyormuş. Bu iddiayla bir dava açtılar. Ve yargıtay dosyayı yeniden mahkemeye gönderdi.

'DAHA ÖNCE YAPILAN BAŞVURULAR CİDDİYE ALINMADI'

Bugün olan ne? Bugün olan şu: Mahkeme dosyayı almış Yargıtay'dan ve 'benim yargılamam yapabilmem için bunların tutuklanması lazım' demiş. Bunların dediği benim tabi. Dolayısıyla gıyabi tutuklama kararı çıkarmış. Buna ilaveten İNTERPOL’den kırmızı bülten talep etmiş. Ülkeler kendileri kırmızı bülten çıkaramaz ancak İNTERPOL’e başvurabilirler. İNTERPOL bunu ciddiye alırsa kendi kırmızı bültenine alıyor, aramaya başlıyor ve ülkeye iade ediyor.

Fakat İNTERPOL ve genelde dünyanın geri kalan kısmı Türkiye’nin hangi amaçla, kimleri tutuklamaya çalıştığını bildiği için bunlara genelde kulak asmıyor. Benim için daha önce yapılmış başka başvurular da var ve bunlar ciddiye alınmadı."

 

NE OLMUŞTU?

29 Mayıs 2015 günü Cumhuriyet gazetesinde "İşte Erdoğan'ın yok dediği silahlar" başlığıyla bir haber yayımlandı.

Haberde, Milli İstihbarat Teşkilatı'na ait tırlarla Suriye'deki gruplara silah ve cihatçı sevk edildiği iddia ediliyor, kanıt olarak da savcılık dosyasından alındığını belirtilen görüntüler veriliyordu.

Daha sonra yasaklanan bu görüntülerde, ilaç kutularının altından çıkan havan topu mermileri ve diğer mühimmat görülüyordu.

Kısa süre sonra görüntülere yayın yasağı getirildi.

Haber hakkında 'devletin güvenliğine ilişkin bilgileri temin etme', 'siyasi ve askeri casusluk', 'gizli kalması gereken bilgileri açıklama', 'terör örgütünün propagandasını yapma' suçlamalarıyla soruşturma başlatıldı.

Soruşturma kapsamında Can Dündar ve gazetenin Ankara temsilcisi Erdem Gül, 26 Kasım 2015'te tutuklandı.

Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) 26 Şubat 2016'da, iki gazetecinin haberleri nedeniyle tutuklanmasını 'hak ihlali' olarak değerlendirmesi üzerine, Dündar ve Gül 92 günlük tutukluluk ardından tahliye edildi.

16 Mayıs'taki duruşmada mahkeme, gazetecileri 'devletin gizli belgelerini açıklamak' gerekçesiyle toplam 10 yıl 10 ay hapse çarptırdı, 'darbe' suçlamasından ise beraatlerine karar verdi. Mahkeme tutuklama kararı vermedi.

Gül ve Dündar'ın 'silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüte bilerek ve isteyerek yardım etme' suçundan yargılanmalarının devamına karar verildi.

CHP milletvekili Enis Berberoğlu hakkında görüntüleri Can Dündar'a verdiği iddiasıyla soruşturma başlatıldı.

14 Haziran 2017'de mahkeme, 'devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından niteliği itibarıyla gizli kalması gereken bilgileri siyasal veya askeri casusluk maksadıyla açıklamak' suçundan 25 yıl hapis cezasına çarptırdı.

Mahkeme, 'kaçacağı veya saklanacağı hususunu dikkate alarak' Berberoğlu'nun tutuklanmasına karar verdi.

CHP milletvekili tutuklanarak Maltepe Cezaevi'ne gönderildi.

Karara tepki gösteren CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ise Ankara'dan İstanbul'a yürüyüş başlattı.