A Haber'de canlı yayın programına konuk olan Ahmet Davutoğlu, ardı ardına sokağa çıkma yasaklarının ilan edildiği ve çok sayıda sivil ölüm haberlerinin geldiği Diyarbakır'ın Sur ve Şırnak'ın Cizre ve Silopi ilçelerinde yaşanan gelişmeler üzerine açıklama yaptı. "Ben de memnun değilim sokağa çıkma yasağından" diyen Davutoğlu, "Sokağa çıkma yasağı sivil kaybı önlemek için." ifadesini kullandı. 

"Son 30 yılın en kritik fakat en başarılı terör ile mücadele operasyonlarını yürütüyoruz." diyen Davutoğlu,  "Bütün o ilçeler terör unsurlarından temizlenecek. Gerekirse mahalle mahalle, ev ev, sokak sokak. Dağlıca olayındaki gibi o emri veren gururla söylüyorum o dağlarda tek bir terörist kalmadı. Kılıçdaroğlu diyor ki, bu arkadaşlar hendek kazmasın. Nereden arkadaş oluyor bunlar?" şeklinde açıklamalarda bulundu. 

"GEREKEN NEYSE ONU YAPTIK"

Musul'da Türkiye'nin askeri varlığı ile ilgili konuşan Davutoğlu, "Her zaman askeri gereklilik neyse onu yaptık. Spesifik olarak alanda tek tek atılan adımlar askeri gereklilikler ile ilgili adımlar. Birliğimiz orada olmaya devam ediyor. Bazen tahkim, bazen tanzim yapılır. Irak hükümetiyle DEAŞ ile mücadele bağlamında her türlü işbirliğini yapmaya hazırız" dedi.

"RUSYA VE TÜRKİYE'NİN BİRBİRİNE İHTİYACI VAR"

Rusya ile yaşanan krize dair konuşan Davutoğlu, "Biz Rusya ile her zaman yakın dostluk içerisinde olduk. Olmaya devam edeceğiz. Coğrafyanın gösterdiği açık bir gerçek var. Türkiye ile Rusya bütün çevre bölgelerdeki istikrar içinde ikili güvenlik ve kalkınma noktasında birbirlerine ihtiyaç duyan ülkeler. Böyle bir ihtiyaç ortadayken, iletişimin kopmasına, gerilimin arttırılmasına yönelik bir politika takip etmek doğru değil. Her düzeyde Rusya'ya yanı çağrıda bulunduk. Gelin mesele neyse masada konuşalım. Benzer olayların tekerrür etmemesi için güvenlik mekanizmaları kuralım. Ama Suriye, Türkiye ile Rusya ilişiklerinin denkleminin bir parçası değildir" diye konuştu.

"Türk gemisine ateş açılması yönündeki bir soruya Davutoğlu, "Bu konularda gerekli diplomatik girişimler yapıldı" dedi.