Barış Atay'dan iktidara ders niteliğinde konuşma: Avukatlar kalıcı siz gidicisiniz!

Barış Atay'dan iktidara ders niteliğinde konuşma: Avukatlar kalıcı siz gidicisiniz!

TİP Genel Başkan Yardımcısı Barış Atay, TBMM'de konuştu. Konuşmasında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan Barış Atay, AKP'nin çoklu baro teklifine ilişkin "Avukatlar kalıcı siz gidicisiniz" dedi.

İleri Haber

Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkan Yardımcısı ve Hatay Milletvekili Barış Atay Mengüllüoğlu, Meclis Genel Kurulu'nda konuştu.

Barış Atay konuşmasına Sakarya'nın Hendek ilçesindeki havai fişek fabrikasının patlamasının ardından, patlayıcı maddelerin taşınması sırasında bir patlama daha gerçekleşmesiyle hayatını kaybedenlerin ailelerine baş sağlığı dileyerek başladı. 

Taşıma işleminde patlayıcı madde konusunda uzman olmayan askerlerin görevlendirildiğini ve gerekli tedbirlerin alınmadığını belirten Barış Atay "Olan yoksul ailelere oluyor ama neyse ki patronun morali yerinde çünkü üzülmesin diye bir yemek verilmiş" dedi.

Barış Atay şunları söyledi:

"Daha önce defalarca patlama olmuş fabrikada. İşçiler ölüyor, malzemenin yok edilmesi lazım. Bunu yapmak için patlayıcı uzmanı olmayan askerler görevlendiriliyor. Soğutma yapılmadığı ne fabrikada ne de sonrasında bir iş güvenliği uzmanı olmadığı, kimseye danışılmadı için bir patlama daha oluyor ve 3 kişi daha ölüyor. Olan yoksul ailelere oluyor ama neyse ki patronun morali yerinde çünkü üzülmesin diye bir yemek verilmiş, tabii açıklamasında da 'Havai fişekleri devletim ve milletim için yaptım' diyen birinin aç bırakılması söz konusu olamaz" 

'GEÇİRDİĞİNİZ YASALARIN GEÇERLİ ARGÜMANLARLA SAVUNULDUĞUNU HİÇ GÖRMEDİM'

Konuşmasın devamında AKP ve iktidar ortağı MHP'nin baroların yapısını hedef alan 'çoklu baro' teklifine ilişkin konuşan TİP Genel Başkan Yardımcısı, yasa teklifinin geçerli argümalarının olmadığını belirtirken "Açıkçası getirdiğiniz ve geçirdiğiniz yasaların, geçerli argümanlarla savunulduğunu hiç görmedim ben. Ama bu kadar savunulamayan bir yasa teklifi daha önce hiç görmemiştim. O yüzden çıkan herkes, birbirine benzer, ezberden argümanlar kullanıyor: 'Adaletin tesisi', 'temsiliyette eşitlik', 'güçlü hukuk sistemi' ve benzeri. Bunları deyince, aklıma 2010 referandumu süreci geliyor. Şimdi 'terörist' dediğiniz şaklabanlarla beraber geçirdiğiniz o Anayasa referandumu var ya, o zaman da hukuk sistemini böyle düzeltiyordunuz" ifadelerini kullandı.

Barış Atay şöyle devam etti:

"Bu çoklu baro -daha doğrusu paralel baro demek lazım- tam olarak onların istediği şeydi, aranız bozulmasa o zaman dayatacaktınız bunları ve cemaatçi bir sürü avukatın örgütlenmesine sebep olacaktınız, sonra da darbe sonrası bunları tutuklamak için canhıraş mücadele edecektiniz. Ne olmuştu o zaman? Bu düzenleme olmadı ama hâkimleri, savcıları kendi ellerinizle teslim ettiniz, ülkeyi felakete sürükleme sürecini hızlandırdınız. On sekiz yılda bir türlü istediğiniz kıvama gelmeyen hukuk sistemini şimdi avukatlara son bir darbe vurarak yerle bir etmek istiyorsunuz.

'TEK DERDİNİZ HİÇBİR MESLEK ÖRGÜTÜ ÜZERİNDE HAKİMİYET KURAMAMIŞ OLUŞUNUZ'

Aslında tek derdinizin baroların bölünmesi ya da kaç baro kurulacağı olduğunu sanmıyorum ben. Derdiniz barolar ve hatta hiçbir meslek örgütü üzerinde hâkimiyet kuramamış olmanız. Barolara, TTB’ye, TMMOB’a gareziniz bundan. Sizin derdiniz, savunmanın kutsallığı ve bağımsızlığı uğruna hiçbir kavgadan ve mücadeleden kaçmayan avukatların ta kendileri. Örneğin, kim bu avukatlar? Soma katliamında gece gündüz demeden katledilen işçileri ve aileleri savunanlardır, defalarca zulmünüze uğrayıp bir tek geri adım atmayan Selçuk Kozağaçlı’dır mesela o avukatlar. Sizse, madenci yakınını tekmeleyen Yusuf Yerkel –ve tabii kendine darp raporu alan- madeni açarken 'Örnek bir işletme' diyen, katliamdan sonraysa iki gün gömlek değiştirmedi diye alkış bekleyen bakansınız 

2010’da yarattığınız sistem sonucu hâkimler ve savcılar sizin dediğinizin dışına çıkmadığı için sadece kendileri için değil, herkes için adil yargılanma talebiyle ölüm orucuna yatmak zorunda kalan Aytaç Ünsal ve Ebru Timtik’tir o avukatlar. Sizse, onlara 'terörist' deyip bir konser verdirmemek için Helin’in ve İbrahim’in ölümünü seyrettiğiniz ve seyrettirdiğiniz gibi şimdi onların ölümünü bekliyorsunuz.

'AVUKATLAR ENSAR'DA TECAVÜZE UĞRAYAN ÇOCUKLARIN SESİDİR, SİZ ENSARCILARI AKLAYANLARSINIZ'

Her direnişte, her hak talebinde gördüğümüz Taylan Kulaçoğlu’nu savunanlardır mesela o avukatlar; siz ise 2013’ten beri bulduğunuz her fırsatta tek bir sebep dahi göstermeden Taylan’ı tutsak edenlersiniz. Çorlu tren katliamında çoluk çocuk onlarca insanın katillerinin yargılanması için ailelere yardıma koşanlardır o avukatlar; sizler ise ailelerin basın açıklamasında dövülmesini isteyen, bir de üstüne dava açtıran, bir tek üst düzey fail yargılanmasın diye uğraşırken Ankara tren katliamında sorumlu bulunan kişiyi Devlet Demiryollarında hâlâ müdür olarak tutansınız. Onlar Sakarya’da fabrikada, Ankara’da gar önünde, Aladağ’da yurtta katledilenlerin, Pozantı’da cezaevinde işkence görenlerin, Ensar’da tecavüze uğrayanların sesidir; siz ise Sakarya’da patrona 'Geçmiş olsun' diyen, moral yemeği veren, gar katliamında istihbaratı görmezden gelen, Pozantı’daki çocuklara 'terörist' diyen, Aladağ’da Süleymancıları, Karaman’da Ensarcıları aklayansınız.

Bu avukatlar Tahir Elçi’nin, Kemal Kurkut’un, Rabia Naz’ın, Sidar Uygurlar’ın, Serdar Çekiç’in, Gezi’de katledilenlerin, Ceren’in Şule’nin katillerinden hesap soran ve soracak olanlardır, Gülistan Doku’yu da size rağmen bulacak olanlardır. Cumartesi Anneleri’nin, öldürülen ve artık öldürülmek istemeyen kadınların, istismara uğrayan çocukların, hakkı gasbedilen işçilerin, üzerine beton döktüğünüz Hasankeyf’in, santral yaptığınız derelerin, ortasına otopark çıktığınız yaylaların, otel yapmak için yakılan ormanların savunucularıdır bu avukatlar; siz ise günlerdir ve hatta bugün Kuğulu Park’ta baro başkanlarına kolluk güçlerini saldırtanlarsınız."

'AVUKATLAR KALICI SİZ GİDİCİSİNİZ'

Barış Atay konuşmasının son bölümünde ikidarın kendisine yeni 'Metinler' aradığını ifade ederken "Avukatlar kalıcı, siz gidicisiniz ve gittiğinizde bugünlerin hesabını vermekten kurtulamayacaksınız" dedi.

Barış Atay şunları söyledi:

"Siz istiyorsunuz ki herkes Metin Feyzioğlu gibi olsun; 'Gel' deyince gelsin, 'Git' deyince gitsin, 'Otur' deyince otursun, 'Kalk' deyince kalksın ve siz isteyince çılgınca alkışlasın. İstiyorsunuz ki yeni yeni barolarınızda yeni yeni Metinleriniz olsun mesela. Sizin derdiniz boyun eğmeyen, üstünü örtmeye çalıştığınız her toplumsal davada, her katliamda, her faciada kendini mağdurlara siper eden onurlu avukatlardır. Doğru, çoğunluksunuz, bu yasa da geçecek, hukuk sisteminin üstüne de şu an bir kez daha bir toprak atmış olacaksınız ama avukatlar kalıcı, siz gidicisiniz ve gittiğinizde bugünlerin hesabını vermekten kurtulamayacaksınız. İşte, o zaman da bu yasaları çıkardığınız için çok ama çok pişman olacaksınız, göreceksiniz."