Bakan Tunç’tan ‘Gazze’ açıklaması: ‘Bu katliamın hesabını verecekler’
Yılmaz Tunç, Gazze’de yaşanan katliama ilişkin İsrail, ABD ve BM’yi eleştirdi.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, “İnsanlık İçin Kayıt Altında İnisiyatifi” programında yaptığı konuşmada Gazze’de yapılan katliama batının sessiz kaldığını söyleyerek “Bir gün mutlaka insanlık huzurunda, uluslararası ceza mahkemesinde bu katliamın hesabını vereceklerine yürekten inanıyorum” ifadelerini kullandı.
Bakan Yılmaz Tunç, Gazze’de yaşanan katliamı “sanatla kayıt altına almayı” hedefleyen “İnsanlık İçin Kayıt Altında İnisiyatifi” programına katıldı. İstanbul’daki Rami Kütüphanesi’nde düzenlenen programda konuşan Tunç, burada bir konuşma yaptı.
‘BMGK GÜVENLİĞE ‘HAYIR’, SAVAŞA ‘DEVAM’ DİYOR’
Tunç’un açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
“Maalesef uluslararası sistem 7 Ekim'den bu yana burada bir çare olamadı. Uluslararası kuruluşlar etkisiz kalmaya devam ediyor. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin huzuruna getirilen ateşkes önerileri maalesef bir üyenin; Amerika Birleşik Devletleri'nin vetosuyla karşı karşıya kalıp dünyanın güvenliğini milletlerin güvenliğini sağlamak için görevli olan Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi güvenliğe hayır diyor, savaşa devam diyor. İşte böyle bir dünya düzenindeyiz maalesef. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun huzuruna getirilen ateşkes önerisinde 120 ülkenin evet oyuyla ateşkes kabul edilsin denmesine rağmen 14 üye hayır diyerek savaşa, katliama ve insanlık suçu işlenmeye devam edilsin dedi. İşte o 14 ülke dünya insanlık tarihine bir kara leke olarak geçecek inşallah.
Burada 'Kayıt Altında' derken aslında her şey dünyanın gözü önünde, insanlığın gözü önünde hep kayıt altına alındı. İsrail 7 Ekim'den bu yana 15 bine yakın çocuğu katletti. Enkaz altında olanlar da var. 20 bine yakın insan var, 15 bine yakını çocuk, kadın ve mazlumlardan oluşan. Maalesef İsrail hastaneleri bombalıyor. Bir devlet hastane bombalayabilir mi? Okulları bombalıyor. Bir devlet okul bombalar mı? Kuvözdeki bebeklerin tedavi gördüğü hastanenin elektriğini kesiyor, orada kuvözdeki bebekler can çekişirken koca koca devletler, devlet başkanları savaş gemilerini üzerinde uçaklarla beraber İsrail'e gönderiyor. Savaş uçaklarını ve bombaları İsrail'e destek olmak için gönderiyor. Bir devlet mülteci kampı bombalar mı? Hep mülteci haklarından bahsediyoruz. Çocuk haklarından, kadın haklarından bahseden dünya, o hakları, o sözleşmeleri sürekli vurgulayan batılılar, uluslararası kuruluşlar, İsrail-Filistin söz konusu olduğunda neredesiniz? İşte batının iki yüzlülüğü bütün insanlık tarafından bir kez daha görüldü.
‘BİR GÜN ULUSLARARASI CEZA MAHKEMESİNDE HESAP VERECEKLER’
Bu sorunun çözümü Filistin topraklarında 1967 sınırlarına uygun bağımsız bir Filistin devletinin kurulmasından geçiyor. Türkiye olarak bunu hep seslendirmeye devam ediyoruz. İnsanlık vicdanı aslında harekete geçiyor. Sayın cumhurbaşkanımız hep bunu ifade ediyor; 'Dünya beşten büyüktür'. Daha adil bir dünya mümkündür diyor, evet mümkündür. Dünya sadece bir ülkenin dudağı ucunda olmamalı. İnsani yardım önergesi bile Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde reddediliyorsa biz hangi insanlıktan, hangi uluslararası hukuktan, hangi uluslararası sözleşmeden bahsedebiliriz? İşte tüm uluslararası sözleşmelerin, insan hakları hukukunun, uluslararası hukukun nasıl çöpe atıldığını hep beraber görüyoruz. Türkiye olarak sayın cumhurbaşkanımızın liderliğinde hukuku seslendirmeye, dünyada adaleti seslendirmeye, bağımsız Filistin devletinin kurulması gerektiğini seslendirmeye devam edeceğiz. Bir gün mutlaka insanlık huzurunda, uluslararası ceza mahkemesinde bu katliamın hesabını vereceklerine yürekten inanıyorum. Türkiye olarak da bizim bunun peşini bırakmayacağımızı söylemek istiyorum.”