AYM’den sivillerin bulunduğu minibüse ateş edilmesine ilişkin hak ihlali kararı
AYM, Diyarbakır Lice’de sivillerin bulunduğu bir minibüsün taranmasına yönelik yürütülen soruşturmaya takipsizlik kararının verilmesine ilişkin yapılan başvuruda yaşam hakkının etkili soruşturma yükümlülüğü bakımından ihlal edildiğine karar verdi.
Ersan Kınık - @ErsanKinik
Anayasa Mahkemesi (AYM), Diyarbakır’ın Lice ilçesinde 15 Şubat 2017 tarihinde Lice’den kent merkezine gitmekte olan minibüsün, zırhlı polis aracı tarafından taranmasının ardından savcılık tarafından yürütülen soruşturmaya takipsizlik kararının verilmesini, yaşam hakkının etkili soruşturma yükümlülüğü bakımından ihlal edildiğine karar verdi. AYM, olayın yeniden soruşturulmasını ve yargılama giderlerinin başvuruculara ödenmesine oybirliğiyle hükmetti.
LİCE SAVCILIĞI 'KAZAEN ATEŞ AÇILDI' DEDİ, DİYARBAKIR SAVCILIĞI 'ATEŞİ PKK AÇTI' DEDİ
Davaya konu olan olayda, Diyarbakır Lice’de 15 Şubat 2017 tarihinde ilçeden kent merkezine gitmekte olan minibüs zırhlı bir polis aracı tarafından taranmış, minibüs camından giren kurşun şans eseri yolculara isabet etmemişti. Lice Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan soruşturma kapsamında zırhlı araç içinde bulunan altı polisin ifadesi alınmış olup, jandarma ekipleri tarafından aynı gün yapılan olay yeri incelemesi sonucunda minibüsün ön camından bir el ateşli silah girişi olduğu tespit edilmişti. 11 Ekim 2017 tarihinde kovuşturmaya yer olmadığına karar veren Lice Cumhuriyet Başsavcılığı, tek mağdurun minibüs şoförü B.Y’nin olduğunu ve gerekçeli kararda “silahın kazaen ateş aldığına ve silahın ateş aldığı esnada silahın başında kimsenin bulunmadığına” yer vermişti.
‘SİZ TERÖR TAŞIMAZSANIZ KİMSE SİZE SİLAH SIKMAZ’
Diyarbakır Barosu’na dilekçe sunan ve gerekli soruşturmanın yapılması için baronun soruşturmaya müdahil olmasını talep eden başvurucular baroya sundukları dilekçede, jandarma tarafından ifadesi alınan başvurucu Özgür Atagün’e jandarma personelinin “siz terör taşımazsanız kimse size silah sıkmaz” dediği ileri sürülmüş olup başvurucu Metin Bekiroğlu ise olay nedeniyle işitme kaybı yaşadığını ve doktor raporuna göre kulak taşlarında travma meydana gelerek kendi başına yürüyemez hale geldiğini ileri sürmüştü. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmada, iddiaların soyut bir iddiadan ibaret olup, bölgenin ‘sıkıntılı bir bölge’ olmasından dolayı açılan ateşin PKK/KCK tarafından açıldığına kanaat getirerek kovuşturmaya yer olmadığına karar vermişti.
Adalet Bakanlığı ise Anayasa Mahkemesi’ne yapmış olduğu savunmada, olayda ateşli silah kullanımının kazara meydana geldiğinin kriminal raporlarla ortaya koyulduğunu ve adli makamlar tarafından yürütülen soruşturmaların tüm unsurlarıyla gerektiği gibi yapıldığını ileriye sürdü.
ANAYASA MAHKEMESİ: YAŞAM HAKKI ETKİLİ SORUŞTURMA YÜKÜMLÜLÜĞÜ BAKIMINDAN İHLAL EDİLDİ
AYM, değerlendirdiği başvuruya ilişkin kararı 15 Eylül’de verdi. Gerekçeli karar ise bugün Resmi Gazete’de yayınlandı.
Anayasa’nın 17. maddesinde güvence altına alınan yaşam hakkı kapsamında etkili soruşturma yükümlülüğünün ihlal edildiğini ve ihlalin Başsavcılık işlemlerinden kaynaklandığına vurgu yapılan AYM kararında, ortaya çıkan ihlalin kaldırılması için Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın olaya ilişkin yeniden soruşturma yapmasına oybirliğiyle hükmetti.