Urfa'nın Suruç ilçesinde IŞİD'in düzenlediği bombalı saldırıda 33 kişi hayatını kaybetmiş, 100'den fazla kişi ise yaralanmıştı. Katliamdan yaralı kurtulan 13 kişinin, kamu görevlilerinin sorumluluğuna dair Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) yaptığı başvuru karara bağlandı. AYM'nin Resmi Gazete'de yayımlanan gerekçeli kararında, 'Yaşam hakkı ihlali yok' denilerek 13 kişinin başvurusu farklı gerekçeler ile reddedildi. 

Başvuruculardan sekizinin iddiaları, başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle kabul edilmedi. Dört kişinin yaşam haklarının ihlal edildiği iddialarının açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna oy birliğiyle karar veren AYM, bir başvurucunun ise 2020 yılında hayatını kaybetmesi nedeniyle başvurusunun düşmesine hükmetti.

'TERÖR ÖRGÜTÜ ÜYESİ' DENİLDİ

Hayatını kaybedenleri 'Bir terör örgütünün gençlik yapılanması üyeleri olduğu iddia edilen bazı kişiler' olarak tanımlayan AYM'nin kararında "Suriye sınırları içinde bulunan bir şehri yeniden inşa edecekleri savıyla 19/07/2015 tarihinden itibaren bulundukları şehirlerden Şanlıurfa'nın Suruç ilçesine doğru hareket etmiştir. Suruç İlçe Jandarma Komutanlığı'nın Suruç Kaymakamlığı'na gönderdiği 19/07/2015 tarihli bir yazıda bahsi geçen kişilerin Suruç Cumhuriyet Meydanı'nda yapılacak basın açıklaması sonrasında Suriye sınırına doğru gösteri yürüyüşü yapacaklarına ilişkin ihbar alındığı belirtilmiştir. Sözü edilen kişiler, basın açıklaması yapmak amacıyla 20/07/2015 günü saat 12.00 sıralarında Suruç Belediyesi'ne ait Amara Kültür Merkezi'nin bahçesinde toplanmıştır. Basın açıklaması yapılırken üzerindeki patlayıcı maddeleri patlatan bir kişi kendi ölümü dışında pek çok kişinin ölümüne, birçok kişinin de yaralanmasına neden olmuştur" denildi.

MA'nın haberine göre başvurucuların şikayetlerini desteklemek için somut bir delil olmadığını ileri süren AYM, kararının devamında "Bir kanıt ortaya koymadan güvenlik güçlerinin DEAŞ üyelerine yönelik sistemli bir ihmalkarlık içinde olduğunu soyut bir biçimde ileri sürdükleri görülmektedir" ifadelerine yer verdi. 

OY BİRLİĞİYLE KARAR VERİLDİ

AYM, karar metninde başvurucuların iddialarını özetleyerek şu kararı açıkladı:

"Başvurucu Mehmet Şerif Akhamur tarafından ileri sürülen iddiaların incelenmesinin sürdürülmesini haklı kılan bir nedenin kalmamış olması nedeniyle başvurunun düşmesine, başvurucular Ceren Çoban, Dilek Kaya, Mehmet Özkan, Nimet Yurtgül, Sultan Yıldız, Ümran Akhamur, Yağmur Şeker Özer ve Yasin Can yönünden başvurunun başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle kabul edilemez olduğuna, başvurucular Ali Sadet, Sunay Sadet, Özgen Sadet ve Özge Sadet Semiz’in yaşam haklarının ihlal edildiğine ilişkin iddialarının açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna oy birliğiyle karar verildi."