Alevi yurttaşlar, AKP'nin torba yasasına karşı Ankara'da bir araya geldi

Alevi yurttaşlar, AKP'nin torba yasasına karşı Ankara'da bir araya geldi

Alevi yurttaşlar, Meclis'ten geçen kanun teklifine karşı bugün Ankara'da eylem düzenledi.

İleri Haber

AKP'nin cemevlerine yönelik yeni düzenlemeleri içeren "Vergi Usul Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi" Meclis'ten geçti. Alevi yurttaşlar, Saray'ın kanun teklifine karşı seslerini duyurmak için Ankara'da eylem yapma kararı aldı. 

Aralarında Alevi Bektaşi Federasyonu, Alevi Dernekleri Federasyonu, Alevi Vakıflar Federasyonu, Avrupa Alevi Birlikler Federasyonu, Hacı Bektaş Anadolu Kültür Vakfı, Alevi Kültür Dernekleri, Pir Sultan Abdal Kültür Dernekleri, Demokratik Alevi Dernekleri'nin bulunduğu Alevi kurumları, AKP'nin torba yasasına karşı bugün Ankara'da bir araya geldi.

Sabah saatlerinde Ayrancı Pazar yerinde buluşan Alevi yurttaşlar, "Alevilik vardır, Alevilik haktır!" sloganları attı. 

Eyleme Türkiye İşçi Partisi (TİP) Milletvekilleri Ahmet Şık ve Barış Atay, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grup Başkavekili Saruhan Oluç, HDP Milletvekilleri Tülay Hatimoğlulları, Zeynel Özen, Mehmet Rüştü Tiryaki, Kemal Bülbül, Kemal Peköz, Ali Kenanoğlu, Ömer Faruk Gergerlioğlu, Mahmut Toğrul, Murat Çepni, Fatma Kurtulan, Hüseyin Kaçmaz, Dilşat Canbaz Kaya, Gülistan Kılıç Koçyiğit, Oya Ersoy, HDP MYK üyesi Turgut Öker ile çeşitli siyasi parti ve kitle örgütü yöneticileri ve temsilcileri de destek verdi.

POLİSLERDEN ENGELLEME GİRİŞİMİ

Polis ekipleri, Ayrancı Pazar yerinde toplanan Alevilerin Meclis'e yürümesine izin vermedi. 

Bariyerlerle önleri kesilen kitle, polisler tarafından ablukaya alındı.

Alevilerle polisler arasında arbede çıkarken, polis barikatını aşan yurttaşlara gaz sıkıldı. 

Yurttaşlar, tüm engelleme girişimlerine rağmen yürüyüşlerini tamamlayarak Meclis'e ulaştı. 

MECLİS'TE BASIN AÇIKLAMASI

Ayrancı Pazar yerinde toplanmalarının ardından TBMM Çankaya Kapısı'na yürüyen yurttaşlar, buraya ulaşmalarının ardından basın açıklaması düzenledi.

Alevi kurumlarının ortak imzacısı olduğu açıklamada, AKP iktidarının Alevi yurttaşlar üzerindeki asimilasyon politikalarının devam ettiği belirtildi. 

Açıklamada torba yasayla birlikte Alevi kimliğinin yok sayıldığı ve inkar edildiği ifade edilirken, "AKP bu yasa tasarısı ile Alevi inancı ve kimliğini zinhar inkar etmek ve tanımamakla birlikte üstüne üstlük kendi zihniyetine göre bir Alevilik tanımı yapmaktadır. Bu yasa ile Aleviliği, Sünni geleneğin altında kültürel bir öge olarak göstermekte, İnancımıza ve kimliğimize hakaret etmektedir" denildi. 

Alevi Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Celal Fırat tarafından okunan basın açıklamasının tamamı şöyle:

"Siyasi iktidar ve AKP hükümetinin Aleviler üzerinde yürüttüğü asimilasyon politikaları hız kesmeden devam ediyor. Cumhuriyetin birinci yüzyılında eşit yurttaş olarak görülmeyen Aleviler, ikinci yüzyılda tamamen köklerinden koparılarak inançları yok edilmek isteniyor. AKP’nin İstanbul ve Erzurum Milletvekillerince hazırlanan ve Vergi Usul Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifinin içerisine cemevlerinin aydınlatma, su ve personel giderleri gibi iktisadi ihtiyaçlarının giderilmesine yönelik altı madde ilave edilerek Alevi sorunu çözülemez. Bu kanun ile Alevilerin İbadeti olan Cem ve ibadethaneleri olan cemevlerimiz bir sorun olarak gösterilmektedir.

AKP bu yasa tasarısı ile Alevi inancı ve kimliğini zinhar inkar etmek ve tanımamakla birlikte üstüne üstlük kendi zihniyetine göre bir Alevilik tanımı yapmaktadır. Bu yasa ile Aleviliği Sünni geleneğin altında kültürel bir öge olarak göstermekte, İnancımıza ve kimliğimize hakaret etmektedir.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararları, Alevi halkının talepleri onlarca yıldır ortada dururken, bu yasa tasarısı ile AKP Hükümeti çözümü betonda, demir’de görmektedir. Yıllardır dile getirdiğimizi buradan bir kez daha haykırıyoruz,

Siyasi iktidarda artık bunu görmek, anlamak ve uygulamak zorundadır. ALEVİLER VAR, ALEVİLER BURDA VE ALEVİLİK HAKTIR. Ve bir kez daha Analarımızla, Pirlerimizle, Dedelerimizle, yoluna sıtk-ı sadakatle bağlı çekilen onca eza cefa ve çileye rağmen yolundan dönmeyen talipleriyle halkın meclisinin önünden haykırıyoruz EŞİT YURTTAŞLIK İSTİYORUZ. 

İnancımız 72 millete bir nazarla bakan ocak sistemi ile rıza ilişkisidir. Yolumuz rızalık üzerine yürür. İnancımızın sınırları kanunlar ya da kararnameler ile değil toplumsal rızalık esasıyla kendini ifade etmiştir. Bu yönüyle torba yasa yaklaşımı inancımıza saygısızlık olduğu gibi, ocaklarımıza kayyum atamaktır. Kabul etmiyoruz. Yol bir sürek binbir diyen inancımız her inancın içerisinde ki hakikat arayışına kıymet verir, kıymet bilir. Devlet bu kıymet de adalet şirazesi ile ancak mana bulabilir. Bugün kutuplaştıran, ayrıştıran, şiddet dili ve politikaları topraklarımızda derin ayrışmalara sebep olacak hırslar barındırıyor. Bu duruma ancak vicdan ile karşı durabilir. Birbirine hürmet ile yol bulabiliriz. Hakkımızdır ki inancımızın kök değerlerini yok edercesine zulme varan bu imha yasasını kabul etmiyoruz. OCAĞIMIZA, İNANCIMIZA DOKUNMAYIN.

Biz Aleviler cemevlerimizde, cem ibadetimiz ile birbirimize niyaz olur, görür, görülürüz. Bin yılların birikimi inanç gerçeğimiz bu şekilde yaşamış ve yaşamaktadır. İnancımız El Ele- El  Hakka düsturu ile rıza temelinde Hak ile Hak olmak gerçeğidir. Bu mana bağı ile her varlık birbirine niyazdır. Kimsenin inancını ve ibadethanesini tarif etmeyeceğimiz gibi, kimse de bizim inancımızı ve ibadethanemizi tarif edemez. İktidar Sunni – Hanefi inancına biz Alevileri de ekleme amacındadır. Biz tarif ve tahrif etmediğimiz gibi, bizlere de tarif ve tahrifi kabul etmiyoruz. Ve tekrar tekrar ifade ediyoruz. CEM İBADETİMİZ, CEMEVLERİ İBADETHANEMİZDİR.

Geldiğimiz eşikte derin krizlere ve çatışmalara sebep olma potansiyeli yüksek siyasal süreçler tetiklenmiştir. Kaygısını derin yaşadığımız gibi, sorumluluğumuzun da farkında olarak ifade ediyoruz. Siyasi İktidarlar, Cumhuriyetin İkinci yüzyılında tekleşmiş yurt ve yurttaşlık ilişkisini, yeniden yorumlamak, yeni bir anayasa ile taçlandıracak güçlü bir iradeyi ortaya koymak zorundadır. Toplumsal birlik ve direncimizle eşitlik temelinde demokratik, laik bir geleceği birlikte kuracağımıza olan inancımızla, bir daha haykırıyoruz ki; ALEVİLER VARDIR! ALEVİLİK HAKTIR."