İleri Haber

AKP Grup Başkan Vekili Özlem Zengin, Meclis Genel Kurulu'nda TİP Genel Başkanı Erkan Baş tarafından gündeme taşınılan, AKP'li yandaş gazeteci Cem Küçük'ün geçtiğimiz günlerde "AKP'li vekiller Rabia Naz konusunda konuşmamam için beni arıyorlar" demeciyle ilgili olarak AKP'lilerin kim olduğunun sorulması üzerine, "Kimdir bu AKP'liler bunu ben araştırmak zorunda değilim" dedi.

AKP Grup Başkanı Zengin, Türkiye İşçi Partisi Genel Başkanı Erkan Baş'ın Meclis Genel Kurulu'nda bazı kanunlarda ve 652 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'de (KHK) değişiklik yapılmasına dair kanun teklifinin 1. bölümüne ilişkin konuşmasında değindiği şüpheli ölümü aydınlatılmayan Rabia Naz olayını sormasının ardından söz aldı.

'EĞER BİLİYORSA BİZ DE ÖĞRENMEK İSTERİZ'

Zengin konuyla ilgili olarak hiç bir milletvekilinin bu konuyla ilgili bir şey yapamayacağını söyleyerek, "Bu konuda, hatırlayacaksınız, olay basına mevzu olduktan sonra Adalet Bakanımız bu konuda gerekli girişimleri yaptı. Bu konuyla alakalı hukuki süreç çok yakın bir şekilde takip ediliyor. Hiç kimse bir şeyin üzerini örtmüyor. Bir çocuğun cinayete kurban gitme şüphesi üzerine hiç kimse örtemez, olamaz böyle bir şey. Bu manada, hiçbir siyasi parti, hiçbir milletvekili bu konuya dair en ufak bir şey yapamaz" dedi. Zengin sözlerine şunları ekledi: "Yalnız ben Sayın Hatipten rica ediyorum. Bir ima yaratmak yerine, kimdir arayan milletvekili? Eğer biliyorsa da biz öğrenmek istiyoruz"

'CEM KÜÇÜK DİYOR Kİ: NE ZAMAN RABİA NAZ CİNAYETİNDEN SÖZ ETSEM AKP'LİLER BENİ ARIYOR'

Daha sonra söz alan Genel Başkan Erkan Baş, "Konuyu gündeme getirme nedenim bellidir. Yani bir baba bir buçuk yıldır sesini duyurabilmek için elinden gelen her şeyi yapıyor ve maalesef, konu bir biçimde açıklığa kavuşmuyor ve üzerindeki şaibe devam ediyor. Şimdi, ben, tabii, AKP Grubunun iç ilişkilerini, parti işleyişini bilmek durumunda değilim. Dolayısıyla şöyle bir töhmet altında da bırakmak istemem: Bütün grup oturup karar veriyor ve bu cinayeti örtmeye çalışıyor demiyorum. Fakat somut bir bilgiden söz ediyorum, diyorum ki, iktidara yakınlığını hepimizin bildiği gazeteci Cem Küçük seçim yenilgisi üzerine bir muhasebe yaparken diyor ki: "Bizim içimizden birtakım insanlar bizim yaptığımız birtakım hataları dile getirdiğimizde bunun üzerini örtüyor. Örneğin, Rabia Naz cinayetinin üzeri örtülüyor." Cem Küçük diyor ki: "Ben, Rabia Naz cinayetinden ne zaman söz etsem AK PARTİ'liler beni arıyor, patronumu arıyor, bu konunun konuşulmasını istemiyor." Dolayısıyla benim önerim, sorunun muhatabı olan Cem Küçük'e arkadaşların ulaşması ve bu sorunun yanıtını alıp Genel Kurulda bilgilendirmesi. Takdir edersiniz ki ben Cem Küçük'e sorsam bu konuda bana yanıt vermeyecek" ifadelerini kullandı.

'VERDİĞİMİZ ÖNERGE AKP OYLARIYLA REDDEDİLDİ'

TİP Genel Başkanı Erkan Baş'ın ardından söz alan Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul Milletvekili H. Saruhan Oluç, geçtiğimiz haftalarda Rabia Naz cinayetinin araştırılma istemi AKP ve MHP'li vekiller tarafından kabul edilmediğini söyleyerek şunları söyledi: "Adalet ve Kalkınma Partisi Grup Başkan Vekili Sayın Zengin'e bir şeyi hatırlatmak istiyorum: Biz geçtiğimiz hafta burada bir araştırma önergesi verdik Rabia Naz'la ilgili ve bu önerge sizlerin oylarıyla reddedildi. Gerekçede "Şimdi askerlik yasasını konuşuyoruz, önümüzdeki günlerde tekrar bu konuyu biz gündeme getireceğiz." dediniz. Şimdi, bu konuda Mecliste grubu olan bütün partilerin ve grubu olamayan partilerin de çok hassas olduğunu biliyoruz, bu konuda çeşitli açıklamalar da yapıldı fakat ne hikmetse Rabia Naz konusunda ortak bir araştırma komisyonu kurmamız mümkün olmadı bugüne kadar, sadece konuşmalarda kaldı her şey. Ben o nedenle bir kez daha bunu hatırlatmak istedim. Bizim araştırma önergemiz sizin oylarınızla reddedildi. Şimdi, eğer hakikaten bu konuda hep birlikte samimiysek adım atma zamanıdır, askerlik yasası da geçmiş oldu diye söylüyorum.

'GRUP OLARAK ÖNERİDE BULUNDUKLARININ FARKINDAYIZ'

Tekrar söz alan AKP'li Zengin, "Sayın Saruhan, hatırlatmaya gerek yok, ben zaten biliyorum mevzuyu, kendilerinin bu konuda grup olarak bir öneride bulunduklarının farkındayız fakat bu, tabii, bir tercih meselesi bir tarafıyla. Bir tarafıyla zaten Adalet Bakanlığımız soruşturmayla alakalı bütün takipleri yapıyor, devam eden bir yargı süreci var. Bu konuya dair, ben ileriki günlerde de arkadaşlarımızdan rica edeceğim, özellikle Giresun Milletvekilimiz Sabri Öztürk Bey tekrar bu konuyu burada daha detaylı anlatsın. Biz kendisiyle daha çok yeni, yaklaşık dört ya da beş gün evvel uzunca bir konuşma yaptık: Olay nedir, nasıl cereyan etti, adli tıptan gelen ilk raporlar nedir? Bu konuyla alakalı süreç zaten yargıda. Şu anda ihmal edilen, atlanan bir durum yok" dedi.

AKP'Lİ ZENGİN: SÖYLEYİN KİM BU AKP'LİLER

Zengin, Erkan Baş'a yönelik söylediği sözlerinde şöyle devam etti: "Kaldı ki biz medya üzerinden eğer burada… Sayın Erkan Baş şimdi konuşmasında ifade etti, televizyonda duyduğumuz bir meseleden yola çıkarak "Söyleyin kim bu AK PARTİ'liler?"… Bunun cevabını eğer burada söylüyorsanız siz öğreneceksiniz. Ben hayatımda Cem Küçük'ü ne gördüm ne tanıştım ne konuştum ne aradım ne de ararım. Benim işim bu değil, ama siz burada bunu Meclise taşıyarak oradan, televizyonda duyduğunuz bir cümleden bize ithamda bulunuyorsanız o ismi öğrenerek buraya gelmeniz lazım. Kimdir arayanlar, kim? Bunu ben araştırmak durumunda değilim. Çok ağır bir ithamda bulunuyorsunuz. O yüzden, lütfen Sayın Baş arasın, kimse -çünkü ben şahısla tanışmıyorum- öğrensin ve ona göre biz de bilelim kimdir bu. Böyle yuvarlak laflarla itham edilmek istemiyoruz" ifadelerini kullandı.

'CEM KÜÇÜK'Ü ARAMAYIZ DİYORLARSA...'

TİP genel Başkanı Erkan Baş, Zengin'in "Kimdir arayanlar, kim? Bunu ben araştırmak durumunda değilim" sözleri üzerine konuşmasında şu ifadelere yer verdi: "Takdir edersiniz ki konu çok önemli, bir buçuk aydır isyan eden bir babanın çığlığını nihayet Genel Kurul tartışıyor. Şimdi, değerli arkadaşlar, ortada birtakım iddialar var. Biz tabii ki bu iddiaların yüzde yüz doğru olduğunu söyleyemeyiz fakat evladını kaybetmiş bir ailenin acısı var ve ikna olmak istiyorlar, bu konunun araştırılmasını istiyorlar. Bir kaygıları var, diyorlar ki: "Biz daha önce AKP'nin Giresun il örgütü içerisindeydik." Buradan yola çıkarak bir kaygı ifade ediyorlar; bu, kıymetini artırıyor: "Bu tarz olayların üzeri örtülebilir kaygısı taşıyoruz." diyorlar ve gittikçe bu artık onlar açısından inanılır bir vakıa hâline gelmiş. 

Konu defalarca gündeme gelmiş. Şimdi ben niye gündeme getiriyorum? Normalde bizim partimizle ilgili herhangi bir basın mensubu böyle önemli bir konuda bir iddiada bulunsa ben doğrudan o basın mensubunu arar, "Bizim partimizden bunu yapan kimdir?" derim. Yani ben Cem Küçük'ün kişiliğini, kimliğini, gazetecilik duruşunu vesaire bilen biri olarak, AKP'den biri aramadan böyle bir şey söyleyecek olmasına ihtimal vermiyorum. Ama eğer arkadaşlar "Yok, biz aramayız." diyorlarsa ben seve seve ararım eğer takipçisi olacaklarsa, Cem Küçük'e AKP grup başkan vekilinin kendisinden, kendisini arayan AKP'lilerin kim olduğunu, bu olayı örtmek isteyen AKP'lilerin kim olduğunu öğrenmek istediğini söylerim. Yeter ki bu gencecik çocuğumuzun, kardeşimizin cinayeti aydınlansın; başka bir amacımız yok."