Enerji alanında faaliyet gösteren şirketlere çok sayıda ayrıcalık getiren torba teklife, Genel Kurul’daki görüşmeler sırasında yeni bir madde eklenerek yeni bir kolaylık daha sağlandı. Buna göre, kaçak elektrik tesisleri on yıllık faaliyetin ardından lisans alabilecek.

Kaçak elektrik bedelini yurttaşlardan alan, işletmelerin üzerindeki yükleri ise “istisnalar” ile hafifleten AKP iktidarı, TBMM Genel Kurulu’nda 24 maddesi kabul edilen enerji torbasına bir “istisna” maddesi daha ekledi. Önergeyle lisanssız üretim yapan tesislerin on yıllık sürenin bitiminden itibaren Cumhurbaşkanı tarafından belirlenecek usul ve esaslar kapsamında lisanslı üretim faaliyetine geçmesine imkan sağlandı. Ayrıca lisanssız üretim faaliyetinde bulunan tesislerde üretilen ihtiyaç fazlası elektrik enerjisi de belirlenecek bir fiyatla satılabilecek.

'NET ZARAR BİR ÖNCEKİ YILA GÖRE ARTMIŞ'

Birgün'den İsmail Arı'nın haberine göre, AKP’nin enerji politikasının yanlış olduğunu ifade eden İyi Parti Grup Başkanvekili Lütfü Türkkan, Genel Kurul’da yaptığı konuşmada, rekor oranda zarar eden kamu kuruluşlarına değindi. İktidarın önce bu birimleri düzenlemesi gerektiğini kaydeden Türkkan, “Hazine ve Maliye Bakanlığı 2019 yılı Kamu İşletmeleri Raporu’na göre BOTAŞ, 2019’da 5 milyar 613 milyon liralık rekor zarara imza atmış. 2017’de 3.3 milyar lira net kar açıklayan BOTAŞ, 2018’de ise 2,5 milyar lira zarar etmiş yani kardan 5 milyar lira geri gitmiş. Ortaya çıkan bu hesaba göre 2019’da net zarar bir önceki yıla göre yüzde 126 artmış gözükmektedir. Bütün bunlar kurumlarımızın nasıl yönetildiğini, daha doğrusu yönetilemediğinin somut ve rakamsal ifadeleridir” dedi.

'HALK GERİ PLANDA'

CHP’li Baha Ün de teklife tepki gösterdi. Halkın çıkarlarının önemsenmediğinin altını çizen Ün, düzenlemenin geri çekilmesini isteyerek, “Teklifin halk ve çevre sağlığını göz ardı ettiği, vatandaşlarımızın sorunlarına çözüm aramaya yönelik olmadığı anlaşılmaktadır. Elektriğin yeterli, kaliteli, sürekli, düşük maliyetli bir şekilde tüketicilerin kullanımına sunulması, rekabet ortamında şeffaf bir elektrik enerjisi piyasasının oluşturulması, kayıp ve kaçakların azaltılması, bölgesel tarifeye geçilmesi ve çapraz sübvansiyonların sona erdirilmesini amaçlayan kanun hükümlerinin şimdiye kadar uygulamaya alınması gerekmekteydi. Bu süreç hep ertelenmiş olup şimdi Meclis’e sunulan kanun teklifiyle de 2025 yılına kadar bir kez daha ertelenmesi istenilmektedir” diye konuştu.