Akkuyu'da bir işçinin güvenlik tarafından darp edilerek öldürüldüğü iddia edildi

Akkuyu'da bir işçinin güvenlik tarafından darp edilerek öldürüldüğü iddia edildi

Akkuyu Nükleer Santrali'nde çalışan bir işçinin iddiasına göre, maaşlarını alamadıkları için eylem yapan işçilerden biri güvenlik tarafından darp edildi ve hayatını kaybetti. 

Mersin'de yapımı devam eden Akkuyu Nükleer Santrali son günlerde iş cinayetleri haberleriyle gündeme geliyor. Zaman zaman işçilerin kötü çalışma koşulları gündeme gelse de içeride neler yaşandığına dair bilgi almak ise odukça zor. Yeni Yaşam'da yer alan haberde, "kara kutu" olarak nitelendirilen Akkuyu'da bir işçinin, güvenlik tarafından darp edildiği ve hayatını kaybettiği iddia edildi. 

'GİRİŞ SIRALARINDA UZUN KUYRUKLAR VE ARAMALAR OLUYOR'

Meltem İnci'nin haberine göre, 2 yıldır Akkuyu Nükleer Santrali inşaat sahasında faaliyet gösteren bir firmanın işçisi olan ve güvenlik nedeniyle ismi verilmeyen bir kişi, yaşananlara ilişkin açıklamalarda bulundu. Şantiyenin bir ucunda bir işçi hayatını kaybetse, günler sonra haberleri olduğunu söyleyen işçi, telefonların yasak olduğunu ve droneların da sürekli kendilerini takip ettiğini belirterek, "Giriş sıralarında çok uzun kuyruklar ve aramalar oluyor. Bu kuyruklarda kavgalar, gerginlikler oluyor ancak bunu yatıştıracak bir tane yetkili bile olmuyor" dedi. 

'10 BİNDEN FAZLA İŞÇİ BURUN BURUNA ÇALIŞIYOR'

Kaldıkları yerden yatacakları yere kadar her şeyin sıkıntılı olduğunu belirten işçi,, "Bu bile işçiye reva görülüyor. Buraya geldiğim günden beri, aynı tabakta aynı yemekleri yiyoruz. Bu bile çok görülüyor işçiye. Güzel bir yemek görmedik. Sosyal mesafe kuralı diye bir şey zaten yok. Bunu bu inşaat sahasında oluşturmak imkansız çünkü 10 binden fazla işçi burun buruna çalışıyor" ifadelerini kullandı. 

Şantiye çevresinde iki büyük işçi kampı olduğunu, bu kampların konteynerlerden oluştuğunu ve her odada 6-7 işçinin kaldığını söyleyen işçi, işçilerin ise kaldıkları yerin hijyeninden memnun olmadıklarını da belirtti. 

'AMBULANS, ŞANTİYEYE ULAŞAMIYOR'

İş güvenliği konusunda herhangi bir önlem alınıp alınmadığına yönelik soruya da yanıt veren işçi, şunları söyledi: 

"Ölümlerin önünü almak için iş güvenlik uzmanlarının özel şirketlere değil, devlete bağlı olması gerekiyor. O zaman belki biraz daha iyi tedbirler alınabilir. Şu an inşaat sahasında bulunan özel şirketlerin iş güvenlik uzmanları tehlike sezdiğinde müdahale edemiyor, çünkü engelleniyorlar. Revir var sağlık ekibinin olduğu ama ekipmanlar yetersiz. Bir ambulans çağrıldığında şantiye o kadar yoğun çalışıyor ki zaten trafikten ulaşamıyor ambulans şantiyeye. Dolayısıyla müdahale gecikiyor."

'GÜVENLİK EKİBİNİN DARP ETTİĞİ İŞÇİ YAŞAMINI YİTİRDİ'

[ih2]

Maaşlarını alamayan işçilerin eylem yaptığını ve güvenlik tarafından darp edilen bir işçinin hayatını kaybettiğini belirten ve "Burada bunlar ne ilkti ne de son olacak" diyen işçi, şöyle devam etti:

"Güvenlik ekibinin darp ettiği işçi yaşamını yitirdi. Peki, bunun hesabı sorulmayacak mı? Geçen gün ölen, atanamayan öğretmenin ardından yöneticilerden sorguya çekilen dahi olmadı. Sadece bir elektrikçi gözaltına alındı. Kimse gelip denetlemiyor, bilgi de vermiyorlar."

İNTİHAR GİRİŞİMİ

İşçilerin baskıdan ve maaşlarını alamamaktan kaynaklı eylem yapmaya başladıklarını, maaş sorununun hep olduğunu ve geçen sene ise bir işçinin kule vincin tepesine çıkarak maaşını alamadığı için intihar girişiminde bulunduğunu belirten işçi, "Bu da sosyal medyada çok duyulmadı. Bazı arkadaşlarımız basına ulaşıp bunları haber yaptıramıyor çünkü işlerini kaybetmekten çekiniyorlar. Nitekim o işçi o gün o vincin tepesinden kandırılarak indirildi ardından işine son verildi" dedi. 

'İŞ CİNAYETLERİNİN DAHA DA ARTACAĞINDAN KORKUYORUZ'

"Burası Akkuyu değil, ölüm kuyusu" diyen işçi, Akkuyu Nükleer Santrali’nin 2023 yılında faaliyete başlayacağını, zaman daraldıkça buradaki baskının da artacağını söyleyerek, "Hedeflerine ulaşmak için taşeronları da çoğaltacaklar, işçileri de iki katına çıkaracaklar. Bu durumda böyle güvensiz ortamda iş cinayetlerinin daha da artacağından korkuyoruz. Bu ölümler de çok geç bilinir. Buradan kolay kolay bilgi verilmiyor çünkü dışarıya" şeklinde konuştu. 

'SAVCININ BİLE GİRMEK İÇİN ÜÇ GÜN ÖNCEDEN İZİN ALMASI GEREKİYOR'

Şantiyede herhangi bir sendika olmadığını da belirten işçi, "Sendikalar da yok. En kötü sendika en iyi işverenden iyidir. Sendika olsa işçinin sorununu taşır ama o da yok. Buraya sendikayı geçtim, bir savcının bile girmek için üç gün önceden izin alması gerekiyor" dedi. 

'NÜKLEER FAYDALI OLMAYACAK'

[ih3]

Sadece pazar günleri izinli olduklarını, şantiye dışında ise sosyal bir hayatları olmadığını belirten işçi, "İşçiler yan yana geldiklerinde genelde hayat şartlarından bahsediyorlar. Kimisinin borcu var, kimisi ailesini geçindiriyor, kimisi yurt dışına çıkmak istiyor. Kimisi de buradaki iş biterse ne yaparım diye düşünüyor. Yüzleri gülmüyor, mutlu değiller, hep yorgunlar. Kendimi de güvende hissetmiyorum. İş arkadaşlarımızla sürekli birbirimizi kollayıp kolluyoruz. Çünkü yorgunluk ve baskı beraberinde iş kazasını, ölümleri getiriyor" derken, sözlerini şöyle noktalıyor:

"Nükleer faydalı olmayacak. Çünkü bu coğrafyada hayvancılık bitecek, tarım bitecek, doğa bitecek, ormanlardaki hayvanlar yok olacak. Doğanın dengesi bozulacak. Bunun da faturası her şeyde olduğu gibi yoksula çıkacak, yoksul zarar görecek."