Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı ve Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Twitter hesabından “Bay Kemal’in Tahtası” adıyla dördüncü videosunu yayınladı. Seçimi kazanması halinde Adana ve Mersin’i kapsayan özel bir ekonomi bölgesi ilan edeceklerini açıklayan Kılıçdaroğlu, “Bu proje, 11 ilimizi etkileyen 6 Şubat depremi sonrasında şehirlerimizi ayağa kaldırmak ve yeniden inşa etmek için çok önemli” ifadelerini kullandı.

Kemal Kılıçdaroğlu, “Bay Kemal’in Tahtası” adıyla paylaştığı ve seçim vaatlerini açıkladığı video serisini yayınlamaya devam ediyor.

‘ONURUYLA ÇALIŞANLAR HAYAT PAHALILIĞI ALTINDA EZİLİYOR’

Dördüncü videosunda, “büyük bir endüstriyel atılım yapma ve yüksek teknoloji üretme” amacıyla Adana ve Mersin’i kapsayan özel bir ekonomi bölgesi ilan edeceklerini duyuran Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

“Sevgili halkım, size yine çalışma tahtamın önünden sesleniyorum. Türkiye’yi dünyayla rekabet eden bir ülke haline getireceğiz. Geleceğin teknolojilerini bugünden üreteceğiz. İnsanımızı rekabetçi kur, ucuz iş gücü yalanlarıyla fakirleştirdiler. Onuruyla çalışanlar hayat pahalılığı altında eziliyor. Türkiye dünyanın ucuz iş gücü deposu değil. Türkiye batının mülteci kampı da değil. Buna artık izin vermeyeceğiz.

Bunu nasıl mı yapacağız? Öncelikle ortak akılla, parlak zihinlerle ülkemizi hızla bu krizden çıkaracağız. Bunun için gerekli yatırımı buldum, Şampiyonlar Ligi ekibini kurdum. Kalıcı refaha ulaşmak içinse yeni teknolojileri üretmek zorundayız. Endüstriyel dönüşümü tamamlamak zorundayız. Yeni bir çağın içindeyiz. Bu yüzden büyük bir endüstriyel atılım yapmak ve yüksek teknoloji üretmek gerekiyor. Dahası gençlerimizi bu yönde eğitip onlara istihdam sağlamamız gerekiyor.

‘ADANA VE MERSİN’İ KAPSAYAN ÖZEL EKONOMİ BÖLGESİ İLAN EDECEĞİZ’

Adana, Mersin illerini kapsayan özel bir ekonomi bölgesi ilan edeceğiz. Bu bölge, 1 milyon dekar araziyi kapsayacak 5 ana kümeden oluşuyor. Yüksek nitelikli metal rafinerileri, finans merkezi, yüksek teknoloji ve birleşim kümesi, otomotiv kümesi, biyokimya ve biyoteknoloji alanlarını kuracağız. Bu proje, 11 ilimizi etkileyen 6 Şubat depremi sonrasında şehirlerimizi ayağa kaldırmak ve yeniden inşa etmek için çok önemli. Çok hafif ve dayanıklı, montajı kolay ve yeni nesil inşaat malzemelerini üreteceğiz. Yeni endüstriler kuracağız. Bölge halkının geri dönmesi için istihdam yaratacağız.

İskenderun ve Mersin limanlarını dünyanın en büyük ve en gelişmiş, yüksek teknoloji kullanan limanları haline getireceğiz. Bu limanlardan 46 ülkeye 7 günde doğrudan denize ulaşımı sağlayacağız. Bölge kendine özgü yasası olan, tamamen uluslararası hukukun geçerli olduğu bir bölge olacak. 835 bin kişi doğrudan istihdam edilecek. Bütün sanayi yatırımlarımız dünyanın en gelişmiş çevre kriterlerini içeren ‘ekvator prensipleri’ne uygun olarak inşa edilecek. Bütün tesisler yeşil üretime uygun bir şekilde tasarlanacak; temiz enerji, temiz üretim ve temiz yatırımla hareket edecek. Sevgili halkım, Türkiye bunu hak ediyor. Başaracağız. Sana söz. Sağlıcakla kalın.”