A’dan Z’ye Emek ve Özgürlük İttifakı - II

A’dan Z’ye Emek ve Özgürlük İttifakı - II

İttifakla ilgili A’dan Z’ye merak edilen soruları ittifakta yer alan kurumların temsilcilerine yönelttik.

Tugay Candan - @TugayCandann

Mail: [email protected]

EMEP Genel Başkanı Ercüment Akdeniz, “Emek ve Özgürlük İttifakı bir başlangıçtır. 6 parti ve örgütün açıklayacağı mücadele ve ittifak platformu bir final değil başlangıç olacak” dedi. Akdeniz, halkın iki egemen bloktan birine mecbur olmadığını söyledi.

Türkiye, Saray Rejimi’nde 2023 seçimlerine doğru ilerlerken siyasette saflar da netleşmeye başladı. Cumhur İttifakı ve “altılı masa”da somutlaşan Millet İttifakı’nın yanında 25 Ağustos’ta yeni bir ittifak ilan edildi.

Emekçi Hareket Partisi (EHP), Emek Partisi (EMEP), Halkların Demokratik Partisi (HDP), Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF), Türkiye İşçi Partisi (TİP) ve Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP) tarafından kurulan Emek ve Özgürlük İttifakı, “İnsanca çalışılacak ve yaşanacak bir düzen için; halkın egemenliğine dayanan bir güçlü demokrasi için; Kürt sorununda barışçıl ve demokratik bir çözüm için; kadınlar, gençler ve dezavantajlı grupların eşitliği ve özgürlüğü için; doğanın ve kültürel varlıklarımızın korunması için hep birlikte mücadele” söylemiyle yola çıktı.

İttifakın yol haritasının 24 Eylül’de yapılacak bir halk buluşması ile açıklanacağı duyuruldu.

Biz de ittifakla ilgili A’dan Z’ye merak edilen soruları ittifakta yer alan kurumların temsilcilerine yönelttik. Röportaj dizimizin ikinci bölümünü EMEP Genel Başkanı Ercüment Akdeniz’e ayırdık.

'EMEK VE ÖZGÜRLÜK İTTİFAKI BİR BAŞLANGIÇTIR'

“Sosyalistlerin birliği” çok çeşitli öznelerce yıllardır dile getirilen bir talep. Ancak Emek ve Özgürlük İttifakı’nda hem HDP’nin yer alması, hem de son açıklamada konulan hedeflere bakıldığında bunun ötesine geçildiğini görüyoruz. Sol-sosyalist bir özne olarak değerlendirdiğinizde bugün daha geniş birlik bir zorunluluk mudur?

2000 yılı itibariyle girildiği ilan edilen "milenyum çağı" hızla çöktü. Kapitalist ekonomi kriz sarmalında yoksullarla zenginler arasındaki uçurum büyüdü. Pandemi, küresel iklim değişikliği, göçler, doğanın canına okunması vb gelişmeler kapitalizme ve tekellere karşı mücadele alanını genişletiyor. Ukrayna savaşı üzerinden emperyalist blokların hegemonya mücadelesi, savaş ihtimalini ve silahlanma yarışını hızlandırdı. Kısacası kapitalist düzen çürüdü, düzen dışı çözüm arayışları güçleniyor. Eşitlik ve özgürlükler dünyasına kapı açmak için sosyalizm vazgeçilmez değerde. Sınıf mücadelesi yeniden öne çıkmaya başladı. Böylesi bir dönemde uluslararası sosyalist, komünist işçi partilerinin dayanışması ve güçlenmesi önemli. Emek Partisi uluslararası komünist hareketin bir parçasıdır ve enternasyonal mücadeleyi geliştirmeye çalışıyor. Çeşitli ülkelerden kardeş parti ve örgütlerle bu çalışma içindeyiz. Önce bu bilgiyi not düşmüş olalım.

Türkiye'de "Sosyalistlerin birliği" sorununa gelelim. Dayanışma önemlidir. Ama sosyalistlerin birliği denince bunun kapsamı ideolojik politik teorik ilkelere doğru genişler. O nedenle EMEP olarak biz Türkiye'de bugünkü koşullarda sorunun ortak sosyalist bir program ya da ortak parti birliği ihtiyacı olduğunu düşünmüyoruz. Çünkü burada "nasıl bir sosyalizm" konusu gündeme gelir. Her partinin programı ayrı ve her parti kendi çalışmasını yapıyor, yapmalı zaten. Ama "sosyalistlerin birliği ya da ittifakı" bize göre bugünün ihtiyacı olan bir tartışma gündemi değil.  Bugün elbette sosyalist parti ve örgütlerin yan yana durması, dayanışması, kimi taktik konularda birlikte hareket etmeleri önemlidir. Bunu önemsiyoruz. Ama böylesi oluşumlar kendisini emek ve demokrasi güçlerinin birliği ihtiyacının yerine ikame etmemelidir. Ederlerse yanlış olur. Bugün ülkemizde ağır ekonomik ve siyasal sorunların altında ihtiyaç en geniş halk ittifakının sağlanmasıdır. Hele de tek adam yönetimi ve sermaye egemenliği düşünüldüğünde. Bugün birlik sorunu halk güçlerini birleştirecek ortak bir mücadele ittifakında düğümleniyor. Bu ittifak ya da mücadele birliği içinde sosyalist, sol partiler ve oluşumların yanında emek ve meslek örgütleri, Kürtlerin demokratik mücadelesi, Alevilerin bastırılan talepleri, gençler, kadınlar, işçiler ve yoksul köylüler, aydınlar, doğa savunucuları, yaşam tarzına müdahale edilen yurttaşlar vb tüm ezilen kesim ve tabakalar yer bulmalıdır.

Sosyalist Güç Birliği olarak bir bildirge yayınlayan TKP, Sol Parti, TKH ve Devrim Hareketi'ni önemsiyoruz. Halkevleri ile yakın temastayız ve mücadelede yan yanayız. Adını sayamadığımız devrimci örgüt ve yapılar da var elbette. Dost parti ve örgütler farklı farklı hedeflere sahip olsalar da halkın ittifak arayışı herkesi bağlıyor. Hepimiz bu sorumlulukla hareket etmeliyiz.

Emek ve Özgürlük İttifakı bir başlangıçtır. 6 parti ve örgütün açıklayacağı mücadele ve ittifak platformu bir final değil başlangıç olacak. Amacımız ittifak girişiminin katbe kat büyümesidir. 24 Eylül'de büyük halk buluşması ile ilan edeceğimiz ortak çağrı da bu olacak zaten.

Elektrik, akaryakıt ve doğalgaza yapılan zamlara karşı mücadele, yüksek enflasyon karşısına insanca yaşayacak ücret, barınma ve konut sorunu, okullar açılırken ortaya çıkan yığınla sorun, eğitim hakkından mahrum kalanlar, ülkeden umudu kesen gençlerin hayalleri, şiddete uğrayan katledilen kadınlar… Şimdi acil talepler etrafında halkı birleştirme zamanıdır. İttifakın harcı da buradadır zaten.

'HALK İKİ EGEMEN BLOKTAN BİRİNE MECBUR DEĞİL'

Emek ve Özgürlük İttifakı, Cumhur ve Millet ittifaklarına bir alternatif olarak mı var olacak? Diğer ittifaklarla ayrışan noktalar nelerdir?

Cumhur İttifakı tek adam yönetimidir ve gitmelidir. AKP-MHP bloku faşist bir düzen inşasını hedeflemektedir, başarılı olurlarsa emek ve demokrasi güçleri, halk kesimleri tamamen ezilmek istenecek. Millet İttifakı düzenin restorasyonudur, halka çare olmaz. Restorasyon hem kapitalist ekonomik revizyon hem de politik baskı ve şiddet aygıtının revizyonudur. Her iki burjuva blok bize göre bire bir aynı değildir. Tek adam yönetimi halkın başına beladır. Ama uluslararası sermayeye güven vermek konusunda her iki blok benzer vaatlere sahiptir. Bunun karşısına halkımız seçeneksiz değildir ve iki egemen bloktan birine mecbur değildir. Üçüncü seçenek kuruluyor ve genişleterek inşa edeceğiz. Üçüncü ittifak seçeneğinin farkı sermaye tahakkümüne karşı halkçı ekonomidir. Emek ve Özgürlük İttifakı gerçek laiklik savunusu, antiemperyalist duruş ve halk egemenliği hedefi ile farkını ortaya koyacak. Kürt sorununun demokratik çözümünde açık ve net tutumu görülecek. Ortak deklarasyon açıklandığında tüm dostlarımız ve elbette halkımız yol haritasına güven duyacak. Birlikte yürümek birlikte kazanmak bütün gayemiz.

'SEÇİMLER DE BİR MÜCADELE ALANIDIR'

Emek ve Özgürlük İttifakı’nın seçim hedefleri nedir?

Emek ve Özgürlük İttifakı henüz seçim gündemiyle toplanmadı. Bu konuda taktik bir tutum ortaya çıkmış değil. EMEP de bu konuda kurullarında bir gündem konuşmadı. Ama şu kadarını söyleyelim; halk mücadele alanında seçeneksiz olmadığı gibi seçimlerde de düzen siyasetine mecbur olmayacak ve kendi siyasetini ortaya koyacaktır. Seçimler de bir mücadele alanıdır, üzerinden atlanmaz, kenarından geçilmez. Günü geldiğinde yetkili kurullarımız açıklama yaparlar.

'EMEK VE ÖZGÜRLÜK İTTİFAKI BAĞIMSIZ BİR GÜÇ ODAĞIDIR'

Toplumsal muhalefetin bir kısmı, Millet İttifakı içinde, özellikle CHP’de de temsiliyet buluyor. Emek ve Özgürlük İttifakı’nın toplumsal muhalefetin tek temsilcisi olma hedefi var mı?

CHP ortak program olarak burjuva sağ düzen partileriyle hedefini belirledi. Burada işimiz olmaz. Kimse bizden düzenin sol ayağı, restorasyonun sol bacağı olmamızı beklemesin! Sandık seçim güvenliği konusunda dayanışma içinde oluruz. Kılıçdaroğlu'na linç girişimi, Kaftancıoğlu’na siyaset yasağı gibi hadiselerde yanlarında olduk, yine oluruz. Ama CHP tabanı Babacan, Davutoğlu ve Akşenerlerin peşine takılmayı kabul etmemeli. Ülkenin geleceğini düşünenler halk ittifakının, mücadele ittifakının, Emek ve Özgürlük İttifakı’nın içinde yer almalı. Kaldı ki bizim için diğer düzen partilerine oy veren emekçiler de mücadele ittifakına kazanılmalıdır. Türkiye'de işçi sınıfı ve halkın bir çıkış yolu bulması için Emek ve Özgürlük İttifakı bağımsız bir güç odağıdır. İşçi ve emekçilerin, halkın ittifakı güçlendikçe siyasal duruma dair tablo umudu yeşerterek değişecektir. ​


A’dan Z’ye Emek ve Özgürlük İttifakı - I