250 yıllık manastır şapeli, defineci kazıları nedeniyle yıkıldı
Balıkesir'in Cunda Adası'nda bulunan 250 yıllık manastır şapeli definecilerin kazıları nedeniyle yıkıldı.
03-01-2021 20:04

Balıkesir'in Ayvalık ilçesinde Cunda Adası'nın ilk yerleşim yeri olarak kabul edilen Ai Dimitri Manastırı'nın içindeki 250 yıllık şapel defineci kazıları nedeniyle yıkıldı.
DHA'nın haberine göre şapelin definecilerin kazılarına dayanamayıp yıkıldığını belirten Balıkesir Üniversitesi Ayvalık Meslek Yüksek Okulu Mimari Restorasyon Bölüm Başkanı Dr. Öğretim Üyesi Figen Erdoğdu, "Aslında bu yapıların kendileri altın değerinde. Kıymetli, paha biçilmez eserler. Bu yapıların içinde hazine aramamız, bu yapıların değerini bilemememiz gerçekten çok üzücü" dedi.
Ayvalık'ı ve tarihini yakından bildiğini ve yıllar içinde geçirdiği değişimi gördüğünü belirten Erdoğdu, "2018 yılında geldiğimizde şapelin içindeki Apsis'in önünde büyük defineci çukurları gördüm. Çok üzüldüm. Bugün acı bir haber aldım. Tamamen yapının yerle bir olması, duvarlarına kadar her şeyin paramparça olması beni çok üzdü. Aslında bu yapıların kendileri altın değerinde. Kıymetli, paha biçilmez eserler. Bu yapıların içinde hazine aramamız, bu yapıların değerini bilemememiz gerçekten çok üzücü. Son yıllarda bu kaçak kazılar nedeniyle daha fazla kilise, şapel ve manastır kaybetmek istemiyoruz. Gelecek kuşaklara ne bırakacağız bunu merak ediyorum. Bu konuda tüm toplumu bilinçli olmaya davet ediyorum ve yetkililerden gerekli tüm önlemleri almasını istiyorum. Gerçekten inanılmaz bir durum söz konusu. Duvarlarına varıncaya kadar her yer tahrip edilmiş durumda. Daha önce Apsis önünde ve çevresinde çukurlar vardı. Bugün geldiğimde yapıyı görememek beni inanılmaz üzdü" diye konuştu.
'BÖLGEDE İNŞA EDİLEN İLK MANASTIR KOMPLEKSİYDİ'
Ayvalık'ta ve yurt genelinde yakın tarih ve arkeoloji üzerine çalışmalar yapan yerel tarih araştırmacısı Taylan Köken ise, manastırın bölgede inşa edilen ilk manastır olduğunu ve 1766 yılında Cundalı bir zenginin bağışıyla inşa edildiğini söyledi. Manastır'ın 1821 Mora isyanına destek verilen noktalardan biri olduğunu ifade eden Köken, şu ifadeleri kullandı:
"Ayvalık kayıtlarında, Ai Dimitri Manastırı olarak geçen yapı 1821 Mora isyanından sonra tahrip olmuş. Yapının bütünlüğü zaman içinde bozulmuş, odalar, hücreler ve mutfak kısmının duvarları yıkılmıştı. Ortada yalnız şapel binası duruyordu. 8 sene önce sağlam olan şapel, son birkaç sene içinde diğer son dönem Osmanlı döneminden kalma yapılar gibi define aramak amacıyla ağır tahribata uğratıldı. Üzülerek söylemek isterim ki, özellikle gözden uzak yerlerde tahribat çok daha vahim olmaktadır. Dedektör kullanılıyor. Tuttuğunuz zaman çiviye de ötüyor, taşın içindeki maden mineraline de ötüyor. Dolayısıyla bu tür yanılgılarla her yer ağır bir şekilde tahrip ediliyor. Maalesef gözlerden ırak bu noktalardaki kültürel miras gün geçtikçe yıkılıyor. Önce çatısı çöktü sonra en son ayakta kalan yan duvarları yıkıldı. Bazıları yıkılmayı yağmura bağladılar. Oysa uzun süredir, 200 yıldır ayakta duran bu şapel, define için kazılınca tabi yağmurun da etkisiyle yıkılmış olabilir. Ancak yıkılana kadar ve binanın statiği bozulana kadar defineciler tarafından ağır tahribata uğratıldığı kesindir. Bu çok üzücü. Çok harika bir manzaraya sahip, stratejik, güzel bir noktada olan bu yapı turizme kazandırılabilirdi. Maalesef hali bugün bu şekilde."
İLGİLİ HABERLER
İBB Meclisi'ndeki AKP'lilerden eski başkana kıyak: İmar hakkı 6 katına çıkarıldı
Sultanbeyli Belediyesi’nin AKP’li eski başkanı Alaattin Ersoy’a ait arsanın imar planları İBB Meclisi'ndeki AKP'lilerin oy çokluğuyla değiştirildi.
23-01-2021 10:30

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Meclisi’nde AKP’lilerin ‘çoğunluk’ kararıyla, Sultanbeyli Belediyesi’nin AKP’li eski başkanı Alaattin Ersoy’a ait arsanın imar planları değiştirildi. Arazinin 0.25 emsal olan imar hakkı, Meclis çoğunluk kararı ile 6 katına çıkarıldı.
İBB Meclisi ocak ayı toplantılarında, 2004 ile 2009 döneminde Sultanbeyli Belediye Başkanlığı’nı yapan uzman doktor Alaattin Ersoy ve kardeşlerine ait arsanın imar değişikliği teklifini görüştü. Sultanbeyli, Maltepe ve Kurtköy’deki Ersoy Hastaneleri Yönetim Kurulu Başkanı olan, eski AKP’li Sultanbeyli Belediye Başkanı Alaattin Ersoy hakkında Sultanbeyli’deki hastanenin kaçak kısımları nedeniyle suç duyurusunda bulunulmuştu.
‘TİCARET VE KONUT ALANINA ALINSIN' TEKLİFİ
Sultanbeyli Ersoy Hastanesi’nin arkasında bulunan, Ersoy kardeşlere ait arsanın imar planı değişikliği için geçen yıl 24 Eylül tarihinde İBB’ye başvuruda bulunuldu. Birgün'den Meral Danyıldız'ın haberine göre, başvuru teklifinde, 0.25 emsalde özel sağlık alanında kalan arsanın, 1.50 emsalde “ticaret ve konut” alanına alınması istendi. Ersoy kardeşler ayrıca söz konusu imar planı değişikliğine karşılık, mülkiyeti yine kendilerine ait bir başka mahallede bulunan, yaklaşık 3,5 kilometre uzaklıktaki arsanın “sosyal tesis” alanına alınmasını teklif etti. Söz konusu arsanın dere kenarında bulunması nedeniyle, imar açısından bazı kısıtlamalar kapsamında bulunduğu İSKİ tarafından İBB Meclisi’ne bildirildi.
İBB PLANLAMA MÜDÜRLÜĞÜ: DEĞİŞİKLİK KANUNA AYKIRI
Ersoy kardeşlerin yaptığı başvuru, 14 Aralık 2020 tarihinde İBB Meclisi tarafından İmar Komisyonu’na havale edildi. Komisyonun hazırladığı rapor bu ay İBB Meclis toplantısında ele alındı.
İBB Planlama Müdürlüğü, Meclis’e bildirdiği görüş yazısında, söz konusu plan değişikliği teklifi ile parsel bazında 2 bin 540 metrekarelik ilave inşaat artışı sağlanacağına dikkat çekti.
Müdürlük ayrıca şu uyarıda bulundu:
“Coğrafi Bilgi Sistemleri ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ile ‘Parsel bazında; nüfusu, yapı yoğunluğunu, kat adedini, bina yüksekliğini, arttıran plan değişikliği yapılamaz’ hükmünün getirildiği görülmekte olup konunun bu kapsamda değerlendirilmesi gerektiği düşünülmektedir.”
AKP'NİN OY ÇOKLUĞUYLA KABUL EDİLDİ
Sakıncaları ilgili birimlerce Meclis’e bildirilmesine karşın, komisyonlarda da çoğunluğu elinde bulunduran AKP grubu teklifi, şartlı olarak kabul etti. CHP’nin ret oyu verdiği teklif AKP grubu tarafından, oy çokluğuyla kabul edildi.
Oy çokluğuyla kabul edilen kararda, şöyle denildi:
“İmar planı değişikliği teklifi incelenmiş olup, ‘157 ada 11 parsel kamu eline geçmeden, 7701 parselde uygulama yapılamaz’ plan notu ilavesiyle tadilen uygun görülmüştür.”
Kapadokya'da altın aramak isteyen Kanadalı şirkete ruhsat verildi: Siyanür Kızılırmak'a karışabilir!
Kanadalı Centerra şirketine Kapadokya'da altın arama ruhsatı verildi. Bu izinle, Kaz Dağları’ndan sonra şimdi de Türkiye’nin en önemli tarihi ve turistik bölgelerinden Kapadokya yok edilme tehdidiyle karşı karşıya kaldı.
23-01-2021 09:55

Kanadalı Centerra maden şirketi, UNESCO'nun dünya mirası listesinde yer alan ve Türkiye'nin en değerli turizm alanlarından biri olan Kapadokya'ya göz dikti. Şirket, Nevşehir'in Avanos ilçesine bağlı Özkonak ve Göynük köylerinde toplam bin 306 hektarı kapsayan devasa alanda altın aramak için Enerji Bakanlığı Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü'nden resmen ruhsat aldı. Yöre halkı altın madeninden, şirketin sondaja başlamasıyla haberdar olabildi. Madenin durdurulması için dava açılırken, on binlerce itiraz dilekçesi toplandı.
Siyanür endişesi yaşayan halk Cumhurbaşkanlığı'na da şikayet yağdırdı. Ancak Cumhurbaşkanlığı, Kapadokya'nın yanı sıra Kızılırmak suyunu da tehdit eden altın madeninin Kapadokya sınırları içinde yer almadığını iddia ederek halkı yatıştırmaya çalıştı. Sözcü'den Erdoğan Süzer'in haberine göre, altın madenine AKP'li Özkonak Belediye Başkanı Abdulkadir Macit de karşı çıktı. Macit, belediyenin araçlarıyla Özkonak'ın ortasına, “Ziyaret Dağı'nda altın arama iptal edilmelidir. Kapadokya'nın her taşı altından değerlidir” yazan afiş astırdı.
BELHA MANASTIRI'NA 150 METRE MESADEFE
Kapadokya bölgesinde büyük huzursuzluğa neden olan altın madeninin ruhsat sahasının Özkonak Beldesi ve Göynük Köyü sınırları içerisinde yer alan biri 900 hektar diğeri 406 hektar olmak üzere toplam 1306 hektar alanı kapsadığı belirtildi.
Tarihi ve kültürel miras Kapadokya alanının hemen sınırında, dünyaca ünlü yeraltı şehrine 400 metre, 4. yüzyıldan kalan Belha Manastırı'na sadece 150 metre mesafede olduğu belirtilen altın arama sahasının aynı zamanda Anadolu'ya ilk gelen 12 Türk beyinin mezarlarının yer aldığı alana da sınır olduğu ifade edildi.
Dünyanın dört bir yanından turist ağırlayan Kapadokya'nın altın madeni ve siyanür riskiyle karşı karşıya bırakılması halinde hem insan sağlığının ciddi tehlikeye gireceği hem de milyonlarca yılda oluşan tarihi turistik bölgenin zarar göreceği belirtildi.
OLASI BİR DEPREMDE SİYANÜR KIZILIRMAK'A KARIŞABİLİR
Özkonak Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği, yürütmenin durdurulması istemiyle Kayseri İdare Mahkemesi'ne önceki gün (21 Ocak) dava açtı. Dernek davanın dilekçe başlığına, “Durumun aciliyetine binaen ve çevrenin geri döndürülemez şekilde tahrip edileceği açık olduğundan, savunma alınıncaya kadar ve esastan yürütmenin durdurulması talebimiz vardır” notunu ekledi.
Bölgenin aktif fay hattında olduğu, ruhsat sahasının Kızılırmak havzasına kadar uzandığına işaret edilirken olası bir depremde siyanür havuzunun çatlaması ya da sık yaşanan sel sularının havuza ulaşması halinde Kızılırmak suyuna siyanür zehrinin karışabileceği uyarıları yapıldı. Birçok kentin içinden geçen Kızılırmak aynı zamanda Başkent Ankara'nın su ihtiyacının önemli bir bölümünü karşılıyor.
Metrobüs hatlarının isimleri değişti
Yeni planlamayla hat numaralarından kaynaklı karışıklığı önlemek için artık otobüslerin tabelasında kodlar yerine gidilecek son istasyonun ismi yazacak.
22-01-2021 12:08

İstanbul’da ulaşımın ana aksı haline gelen 44 istasyonlu metrobüs hattının seferlerinde ve otobüslerin tabelalarında güncelleme yapıldı. Güncellemeye göre, tabelalarda 34AS, 34G, 34Z, 34BZ gibi kodlar yerine metrobüs aracı hangi istasyona kadar gidecekse o istasyonun adı yazılacak.
Aktarma noktalarında hat numaralarından kaynaklı karışıklığı önlemek ve işleyişi hızlandırmak için tabelalarda da güncelleme yapılması kararı alındı. Metrobüs hattını kullanan yolcuların en çok tercih ettiği 34AS ve 34BZ kodları da artık tarihe karışıyor.
Tabelalarda kodlar yerine metrobüs aracı hangi istasyona kadar gidecekse o istasyonun adı yazılacak. Bu şekilde, Beylikdüzü, Avcılar, Cevizlibağ, Bayrampaşa, Zincirlikuyu ve Söğütlüçeşme yazıları, metrobüs otobüslerinin tabelalarında yerini alacak. Uygulama, 26 Ocak Salı günü başlayacak.
Malatya'da 5 yerleşim yerinin yolu tipi nedeniyle ulaşıma kapandı
Malatya'nın rakımı yüksek bölgelerinde tipi nedeniyle 5 yerleşim biriminin yolu ulaşıma kapandı.
22-01-2021 10:20

Malatya'nın rakımı yüksek bölgelerinden olan Darende'de 2 ve Pütürge'de 3 yerleşim birimi olmak üzere tipi nedeniyle 5 yerleşim biriminin yolu ulaşıma kapandı.
Büyükşehir Belediyesinden yapılan yazılı açıklamaya göre, Büyükşehir Belediyesi Yol ve Altyapı Koordinasyon Daire Başkanı Mehmet Mert, yüksek rakımlı bölgelerdeki yerleşim birimlerinin yollarının tipiden dolayı kapanabildiğini belirtti.
Bazı bölgelerde ekiplerin hazır bekletildiğini aktaran Mert, "Tipiyle birlikte açmış oluğumuz yollar tekrar kapanmakta. Bu bölgemizi sürekli açık tutmak zorundayız Bürücek yolumuz 8 mahallemizi birbirine bağlamaktadır. Kırsal mahallelerimizdeki ekiplerimiz burada sabit kalmaktalar. Sabit ekiplerimiz çalışmalarını yoğun bir şekilde sürdürüyor. Ekiplerimiz fedakarca çalışmalarını sürdürmekte." ifadelerini kullandı.
Öte yandan tipiden dolayı tekrar kapanan yollar haricinde kentte kapalı yol bulunmadığı, Darende'de 2 ve Pütürge'de 3 yerleşim birimi olmak üzere toplam 5 yerleşkenin yolunun tipi nedeniyle kapandığı bildirildi.
İstanbul'daki yağışların ardından barajlarda son durum
İSKİ verilerine göre, kentte son yağışların ardından barajların doluluk oranı yüzde 31,04'e yükseldi.
21-01-2021 10:21

İstanbul'da son dönem yağışlarının etkisiyle baraj doluluk oranında artış devam ediyor. İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi (İSKİ) verilerine göre, kentte barajların doluluk oranı yüzde 31,04'e yükseldi.
Baraj doluluk oranının 9 Ocak'ta yüzde 19,16'ya düşmesi sonrasında sürekli artış kaydetti. Son dönem yağışlarının etkisiyle baraj doluluğu 12 puana yakın artış göstermiş oldu. Geçen yıl bugün baraj doluluk oranı yüzde 54,09 seviyesindeydi.
İstanbul'da hafta sonu etkili olan kar yağışlarının baraj doluluk oranlarına olumlu katkı yapması bekleniyor.
HANGİ BARAJ NE KADAR DOLU?
20 Ocak itibariyle İstanbul'da baraj doluluk oranları şöyle:
Mimarlar, Cebeci Stadyumu'nun yerine Millet Bahçesi yapılmasına karşı dava açtı
Mimarlar, Cebeci Stadyumu’nun yıkılarak Millet Bahçesi yapılmasına ilişkin plana dava açtı
20-01-2021 19:59

Mimarlar Odası Ankara Şubesi, Cebeci Stadyumu’nun yıkılarak, alanına millet bahçesi ve cami yapılmasına ilişkin planın yürütmesinin durdurulması ve takiben iptali talebiyle Ankara Nöbetçi İdare Mahkemesi’nde dava açtı.
Konuya ilişkin açıklama yapan Mimarlar Odası Ankara Şubesi, ‘’Cebeci İnönü Stadyumu Ankara'nın kentsel hafıza ve mihenk taşlarından biridir. Cumhuriyetin planlama ve kentleşme politikalarının bellek ve simge mekanlarındandır. Mimarlar Odası Ankara Şubesi olarak Cumhuriyet değerlerini korumaya devam edeceğiz. Telafisi imkansız zararlar verilmeden planın yürütmesi durdurulmalı ve plan iptal edilmelidir’’ dedi.
‘BİR BÜTÜN OLARAK KORUNMALI’
Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, ‘’İktidar Cumhuriyet değerlerinin yok edilmesine yönelik rövanşist bakış açısını hızla terk etmelidir. Cebeci Stadı'nın bir bütün olarak tüm parseli ve çevresiyle canlandırılarak korunmasının sağlanması gerekirken, Cebeci Stadyumu’nun yıkılarak, alanına millet bahçesi ve cami yapılmasına ilişkin plan hazırlanıyor. Söz konusu 1 Numaralı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi Hükümleri ve 3194 sayılı İmar Kanununun 9. Maddesi uyarınca resen onaylanan Çankaya ilçesi Erzurum Mahallesi 6047 da 11-12 parsellere ilişkin Toplu Konut İdaresi Başkanlığı’nca hazırlanan 1/25000 ölçekli Nazım İmar Planı, 1/5000 ölçekli Nazım ve 1/1000 Ölçekli Uygulama İmar Planı işleminin, öncelikle yürütmesinin durdurulması ve takiben iptali için dava açtık’’ dedi.
‘SÜRECİ TİTİZLİKLE TAKİP EDECEĞİZ’
‘’Cebeci Stadı, sadece işlevi değil, kentsel yaşam ile olan ilişkisi ve geçmişe tanıklığı ile bellek değeri taşımaktadır. Cumhuriyet ideolojisini temsil eden mekanlara yönelik bir ideolojik dönüşüm içerisinde olan iktidar, adında ve mekanında Cumhuriyeti hatırlatan hangi yapı varsa yıkıyor, içini boşaltıyor, kimliksizleştiriyor. Belleğimizin sıfırlanmasına izin vermeyeceğiz. Süreci titizlikle takip edeceğiz Cebeci Stadı Cumhuriyet’in kentsel ölçekte spor alanlarına bakışının bir yansıması olarak 1920'li yıllardan bu yana gelmiştir. İlk zamanlarda çeşitli spor ve eğlence faaliyetlerinin yer aldığı daha sonra Ankara'nın ilk resmi futbol maçlarının oynandığı bugüne kadar açık olan stat, spor alanı olarak hizmet vermiştir. Yoğun bir yapılaşma dokusunun içinde kentin az bulunur açık alanlarından birini de oluşturmaktadır. Ankara’da 19 Mayıs Stadyumunun yıkılması ile Cumhuriyetin spor alanlarına yönelik bakış açısının son örneği olan Cebeci Stadyumu’nun yıkılması ve yerine cami ve millet bahçesi yapılması alanın bellek değerini yok edecektir. Sosyal bir niteliği olan anı değeri, geçmişle olan bağlarımızı canlı tutan, belli bir zaman kesitindeki yaşamımızı hatırlamamıza yardımcı olan ve ‘insan’ öğesinin odak noktasında bulunduğu bir kavramdır. ‘’