15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişi 51 yaşında!

15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişi 51 yaşında!

15-16 Haziran Direnişi, 51 yıl sonra yeniden ‘yok sayılan’ işçi sınıfına yol gösteriyor.

İleri Haber

15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişi’nin üzerinden tam 51 yıl geçti.

Türkiye işçi sınıfı, gelmiş geçmiş en büyük işçi direnişinin tarihi olan 15-16 Haziran 1970'de canı pahasına patron sendikasına boyun eğmeyip, sendikal özgürlüklerini kullanmak ve Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’na (DİSK) geçmek için görkemli bir direniş başlattı.

Türkiye işçi sınıfı, uzun yıllar biriktirdiği öfkeyi 60’lı yıllarda Türkiye İşçi Partisi (TİP) ve DİSK’in kuruluşuyla birlikte dışa vurmaya başlamış ve o dönem Türkiye sosyalist hareketi içerisinde bir tartışma konusu olan devrim stratejisine dair, “İşçi sınıfı politik bir güç olarak var mı, yok mu?” sorusunun cevabını 15-16 Haziran’da vermişti.

ŞANLI HAZİRAN GÜNLERİ

15-16 Haziran’a giden dönemi, işçi sınıfının yeni bir mücadele anlayışıyla tanışması olarak tanımlayabiliriz. 1967 yılında, DİSK’in kuruluşuyla birlikte sınıf hareketinin yeni bir döneme girdiğinin işareti beliriyordu. İşçiler, devam eden öğrenci direnişlerini takip ediyor ve bu direnişlerdeki okul işgalleri gibi fabrika işgalleri de gündeme geliyordu. 

Sınıf sendikacılığı, yıllardır direnişten kaçan Türk-İş’in sendikal anlayışına oranla işçiler arasında yaygın kabul görürken, tehlikenin farkına varan dönemin sermaye iktidarı Adalet Partisi, (AP) DİSK’i etkisiz hale getirecek bir yasa teklifi verildi.

Buna göre, 274 ve 275 sayılı kanunlar değişecek ve bir sendikanın faaliyet göstermesi için bütün işkollarındaki işçilerin en az 3’te 1’ini örgütlemiş olması zorunluluğu getirilecekti. Böylece DİSK’e bağlı sendikalar ve DİSK bu barajın altında bırakılarak, faaliyetlerine son verilecekti. Yasa teklifinde ayrıca işçilerin mevcut sendikalarını değiştirmelerinin önüne de engeller çıkarılıyordu.

Bu teklife Meclis’teki patron partilerinin tümü onay verirken, yalnızca TİP milletvekilleri ve diğer partilerden bazı işçi kökenli milletvekilleri itiraz etti. Neticede yasa 11 Haziran günü Cumhurbaşkanı tarafından onaylandı. 

Eylemlerde 3 işçi katledildi. Mücadeleleri önünde saygıyla eğiliyoruz…

EMEĞE DÜŞMAN BİR İKTİDAR...

Bugün ise AKP'nin 19 yıllık iktidarında emekçilere yönelik saldırılar had safhaya ulaşırken, yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgınıyla birlikte bu saldırılar katmerlendi.

Tüm Türkiye'de "evde kal" çağrısı yapılırken işçiler fabrikalarda, AVM'lerde, hastanelerde çalıştırıldı.

Yetmedi, sermayedarlar servetlerine servet katabilsin diye fabrikalarda hapis edildi!

"Sakin ol champ... Evimdeyim" diyemeyen milyonlarca işçi, yaşam ve geçim derdi arasında sıkışırken onlarca emekçi "Geçinemiyoruz" diyerek yaşamlarına son verdi.