12 Eylül'e bir ayna: 'Mamak'ta' belgeseli
12 Eylül faşist darbesinde Mamak Cezaevi'nde kalmış kadınların öyküsünü anlatan 'Mamak'ta' belgeselini, faşist cuntanın yıl dönümünde okurlarımıza sunuyoruz.
İleri Haber
Yıl 1980. Dokuzuncu ayın 12’inci günü.
Türkiye o sabaha dönemin Genelkurmay Başkanı faşist cuntacı Kenan Evren’in ordunun "kaybolan devlet otoritesini yeniden tesis etmek için yönetime el koymak zorunda kaldığını" ilanıyla uyandı. O gün, Türkiye'de tarih sayfalarından bir daha asla silinmeyecek kanlı, yeni bir dönem başlamıştı.
Binlerce kişinin gözaltına alındığı, tutuklandığı, cezaevlerinde katledildiği yıllar en çok, darbe öncesi özgürce fabrikalarda, eylemlerde, sokaklarda ve evde kimliğiyle var olan kadınları ezdi.
Dışarıda; cezaevine alınan çocuklarına sahip çıkanlar, onlara işkence yapılırken günlerce karakol kapılarından ayrılmayan, dövülen, hakarete uğrayan, askerlerle, faşist darbenin dayattığı kanunlarla ve erkek egemen toplumda iş bularak hayata tutunma mücadelesi veren kadınlar; içerde de işkenceye, şiddete, cinsel saldırılara karşı büyük bir direngenlik gösterdi.
İşte 12 Eylül döneminde, Mamak Askeri Cezaevi'nde kalan kadınları anlatan ‘Mamak’ta' belgeseli o yıllara değerek, o günlerin sesini bugüne taşıyor.
Yönetmen koltuğunda Sezgin Türk’ün olduğu, 2011 yılında yayınlanan belgesel, Mamak cezaevinde yolları kesişen beş devrimci kadının gençlik yılları, cezaevine girmeleri, cezaevi koşullarında yaratmış oldukları dayanışma duyguları ve tahliye edilmelerinden sonraki yaşamlarını anlatıyor.