10 Ekim Davası Avukat Komisyonu: Herkesi 8 Eylül’deki duruşmaya davet ediyoruz

10 Ekim Davası Avukat Komisyonu: Herkesi 8 Eylül’deki duruşmaya davet ediyoruz

Komisyon, mahkeme heyetinin değiştirilmesine tepki gösterdi.

10 Ekim Ankara Gar Katliamı Davası Avukat Komisyonu, 8 Eylül günü Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek olan duruşma öncesi bir yazılı açıklama yayımladı. Davanın mahkeme heyetinin 3 kez değiştirilmesine tepki gösterilen açıklamada, “8 yıldır ısrarla soruyoruz: Neyi gizliyorsunuz, kimi koruyorsunuz” denildi.

Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK) kararnamesiyle 10 Ekim katliamı davasına bakan Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nin başkanı ve bir üyesinin görev yeri, 18 Temmuz’da 3’üncü kez değiştirilmişti. Bu, katliam davasındaki üçüncü heyet değişikliği oldu.

Davanın 8 Eylül’de görülecek duruşması öncesi bir yazılı açıklama yayımlayan Avukat Komisyonu, söz konusu karara tepki göstererek herkesi duruşmayı takip etmeye davet etti.

‘GERÇEKLERİ VE GERÇEK FAİLLERİ GİZLEMENİN ISRARI KARŞIMIZDA DURUYOR’

10 Ekim Ankara Gar Katliamı Davası Avukat Komisyonu tarafından yayımlanan açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“10 Ekim Ankara katliamı davasında mahkeme heyeti bir kez daha değiştirildi. Ülkenin yargı sisteminin en genel sorunlarından biri olan bu durum, 10 Ekim Katliamı Davası için daha büyük sorunlara yol açmaktadır. Zira gelinen aşama itibarıyla 250’yi aşkın klasör ve dijital evraktan oluşan dava dosyasının her yeni gelen heyetçe okunması, anlaşılması yılları almaktadır. Bu nedenle, sürekli hale gelen heyet değişikliği; dava dosyasının sürüncemede kalmasına sebep olmakta ve dolayısıyla katliamın aydınlatılmasına engel olmaktadır. 

Ne var ki katliamın aydınlatılması önündeki tek engel, dosyaya hakim olmayan mahkeme heyetlerinden ibaret değildir. Bunun da ötesinde; bağımsız ve tarafsızlığını çoktan yitirmiş, kararlar üzerinde kendi iradesini kullan(a)mayan, bir an önce dosyayı kapatmayı arzulayan bir mahkeme iradesiyle karşı karşıyayız. Ülke tarihinin en kanlı katliamı olarak anılan 10 Ekim katliamı davasında 8 yıldır süren adalet mücadelesi, gerçekliği kimi yönleriyle apaçık ortaya sermiş olmasına karşın, hala gerçekleri ve gerçek failleri gizlemenin ısrarı karşımızda durmaktadır. 

‘8 YILDIR SÜREN KISITLILIK KARARI NEDENİYLE KAMUOYU BİLGİ SAHİBİ DEĞİL’

Yıllardır süren mücadele içerisinde somut delilleriyle ortaya koyduğumuz halde; Katliam sorumlusu olmasına karşın kimliği tespit edilemediği iddia edilen, fotoğraf ve videolarda apaçık görünen ve X-Y diye kodlanan kişiler hakkındaki dosyada 5 yıldır tek bir işlem yapılmamıştır. Katliamla bağlantılı oldukları tespit edilen ve açık kimlikleri bilinen IŞİD militanları hakkında bir işlem yapılmadığı gibi, bütün evraklar bizim tarafımızdan sunulmasına karşın savcılığın aldığı kısıtlılık kararıyla dosya bizden gizlenmektedir. Katliamın planlayıcısı ihbar edildiği, katliamdan bir gün önce kimlik bilgileri tespit edildiği halde hakkında hiçbir işlem yapmayan kamu görevlileri hakkında hiçbir işlem yapılmamıştır. 

Yargılama boyunca delilleri gizleyerek, evrak göndermekten imtina ederek görevini yapmayan kamu görevlileri hakkında tek bir işlem yapılmamıştır. Kamu görevlilerinin sorumluluklarını ortaya seren ve davanın katılanlarından saklanan mülkiye müfettişleri raporunun elde edilmesi için açılan ve kazanılan davaya rağmen bugün hala evraklar katılan avukatlarına verilmemektedir. Katliamın doğrudan faili olan kişiler hakkında görevlerini yapmayan ve hakkında suç duyurusunda bulunduğumuz Gaziantep Emniyeti personeli hakkında 3 yıldır soruşturma dahi açılmamıştır. Katliama ilişkin görevlerini ve sorumluluklarını yerine getirmeyen Ankara Emniyeti personeli hakkındaki suç duyurumuzda ise hızla ve hiçbir inceleme yapılmaksızın dosya kapatılmıştır. Davamızın da firari sanıklarından olan Savaş Yıldız’ın esas faili olduğu Adana ve Mersin HDP binalarının bombalanmasına ilişkin soruşturma 8 yıldır tamamlanmamıştır ve 8 yıldır süren kısıtlılık kararı nedeniyle kamuoyu bilgi sahibi değildir. 

‘NEYİ GİZLİYORSUNUZ, KİMİ KORUYORSUNUZ’

Bütün bunlar dışında, 8 yıldır katliamın aydınlatılması, gerçek faillerin açığa çıkarılması için talep ettiğimiz esaslı bilgi ve belgelerin neredeyse tamamı, büyük bir engelleme gayretiyle reddedilmiştir. 10 Ekim Ankara katliamı ile ilgili aydınlatılmayı bekleyen hala karanlık pek çok nokta bulunmaktadır. 8 yıldır ısrarla soruyoruz: Neyi gizliyorsunuz, kimi koruyorsunuz? 

Her türlü dirence karşın bütün soruların cevabını alabilmek için; 8 Eylül Cuma günü saat 10.00’da Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesinde görülecek olan duruşmaya herkesi davet ediyoruz. Katilleri biliyoruz, aklatmayacağız!”