Türk diplomasisinin serüveni

Türk diplomasisinin serüveni

Eserde işaret edilmesi gereken noktalardan biri, yazarın kaynak göstermeye verdiği önemdir. Zaman zaman makalelerin kendisinden daha akıcı bir hâl alan dipnotlarda, tarihçinin kontrolsüzce kendisinden önce ortaya konulan verilere dayanmasının ve bunun üzerine kimi çıkarımlar bina etmesinin ne gibi karışıklıklara yol açtığı da belirtilmiştir.

Tanzimat Dönemi’nden başlayarak Cumhuriyet Dönemi’ne kadar uzanan tarihin diplomatik meselelerinin uzmanı Roderic Davison’un Türkçeye çevirisi yapılan son kitabı “Osmanlı – Türk Tarihi 1774-1923 Batı Etkisi” Alfa Yayınları tarafından basıldı. Kitabın İngilizce(Essays in Ottoman and Turkish History, 1774 – 1923) basımı ise 1990 yılında gerçekleşti. Gençliğinin bir kısmını İstanbul’da geçiren Davison, babasının öğretmen olduğu Robert Koleji‘nde özel öğrenci statüsünde Avrupa Tarihi dersleri aldı. Osmanlı tarihine yönelişi bu zamanlara denk gelmektedir. 1940’lara gelmeden Tanzimat dönemi çalışmaları yapmış ve bu alanda o zamana kadar ender görülen, ayrıntılı ve kaynağı önemseyen eserler ortaya koymuştur.

Çeşitli makalelerden şekillenen eserin başlangıç yılı Küçük Kaynarca Antlaşması’nın yılı olan 1774 olarak veriliyor, fakat daha geriye dönük birçok başlık ele alınmıştır. Toplam 12 makaleden oluşan eserin “Tarihte Türkler” ismindeki ilk bölümü toparlayıcı bir işlev üstleniyor. Diğer makaleler ise, “Osmanlıların İlk Kâğıt Para Denemesi”, “Osmanlı İmparatorluğu’nda Elektrikli Telgrafın Kurulması”, “Osmanlı Türkiye’sinde Batılı Eğitim” gibi daha özel başlıklardan oluşuyor. Bu makaleler arasında doğrudan bir bağ kurulduğu söylenemese de, Batı etkisinin ve doğrudan Batı kurumlarıyla kurulan temasın her makale için kesişim alanı olduğu görülmektedir.

Eserde işaret edilmesi gereken noktalardan biri, yazarın kaynak göstermeye verdiği önemdir. Zaman zaman makalelerin kendisinden daha akıcı bir hâl alan dipnotlarda, tarihçinin kontrolsüzce kendisinden önce ortaya konulan verilere dayanmasının ve bunun üzerine kimi çıkarımlar bina etmesinin ne gibi karışıklıklara yol açtığı da belirtilmiştir. Davison bu olumsuz yaklaşımla kendisinden önce meydana getirilen ve  “Rus becerisi ve Türk aptallığı” olarak nitelendirilen Küçük Kaynarca Antlaşması’ndaki bütün argümanları tersyüz etmiştir. Yine Küçük Kaynarca Antlaşması’yla ilgili orijinal bir taraf da, ciddiyetle gerçekleşen modernleşme hareketlerinin buradan başlatılmasıdır. Osmanlı İmparatorluğu’nun, adeta “Yenilgi Öğretmen” tezini doğrularcasına Ruslardan aldıkları büyük darbeyi ders addetmeleri, önemli bir başlangıcın eşiği oluyor.

Kaynak meselesinin, diplomasi gibi doğrudan belgeden beslenen bir alanda söz konusu olduğunda, her zamankinden çok daha ayrı ve titiz bir çalışma göstermeye muhtaç olduğu anlaşılmaktadır. Bununla birlikte, ele alınan meselelerde yalnızca teknik ayrıntılara bağlı kalınmadığı kolaylıkla fark ediliyor. Örneğin Batı etkisinde gelişen bir kurum ele alınırken içeriğin seyri gitgide Batıdakilere benzer kalıba girişin aşamalarıyla sınırlı tutulmuyor. Bu etkinin genişlemesinde etkili olan kavramlar ve araçlar da ele alınıyor. “Türkiye’nin Siyasal Modernleşmesinde Yabancı ve Çevresel Katkılar” başlıklı makalede de tipik yaklaşımlardan ziyade Türkiye örneğinin özgün ve “Batı kalıbı”na oturmayan yönlerine ayrı bir parantez gereği duyuluyor.

Diplomasinin önemli bir ayağı olan telgrafın Osmanlı İmparatorluğu’nda tuttuğu yer, bütün ayrıntılarıyla gösteriliyor. İlk aşamada Osmanlı sultanlarının memnuniyetle karşıladığı telgraf, imparatorluğun yıkılışında önem taşıyan bir işlev kazanan son aşamasına kadar ilginç ve bir o kadar eğlenceli bir yol izliyor.

Ele alınan safhaların hepsini takip etmek zorlaşsa da Davison’un okuru zinde tutan ve memnun eden bir üslubu olduğu söylenebilir. Gereksiz bir abartıcılığa da, her unsuru hor gören bir yaklaşıma da tenezzül etmiyor.  Ayrıca eser bazında düşünüldüğünde çeşitli ve doğrudan bağı olmayan makalelerden meydana gelmesi, okura doğrudan başlıkla ilgili bölümü okuyabilmeyi sağlamaktadır.


KÜNYE: Osmanlı-Türk Tarihi / 1774-1923 Batı Etkisi, Roderik H. Davison, Çeviri: Mehmet Moralı, Alfa Yayınları, 2017, 376 sayfa.

DAHA FAZLA