Baro yazılı açıklamasında Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun ve Danıştay 10. Dairesi’nin Munzur kararları geçerliliklerini koruduğunu belirterek Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) süreci işletilmeden ve bu kapsamda Projenin çevresel etkileri analiz edilmeden acele kamulaştırma kararı alınması hukuka çok açık şekilde aykırı olduğunu belirtti. 

Açıklamada Dünya Kültürel ve Doğal Mirasının Korunmasına Dair Sözleşme hükümlerine göre Munzur Vadisi Milli Parkı Dünya Kültür Mirası Listesi’nde yer alması gereken alanlar olduğu bu konuda Munzur Üniversitesi Senatosu’nun da Munzur Vadisi’nin listeye alınması için gerekli kriterleri taşıdığına dair bir raporu olduğu hatırlatıldı. 

Yine Munzur Vadisi Milli Parkı’nın 1. Derece Doğal Sit Alanı olarak tespit ve tescil edilmesi gereken bir alan olduğu ve Elazığ Müze Müdürlüğü uzmanlarının anılan doğrultuda hazırlanmış raporu olduğuna da dikkat çekildi. 

MUNZUR'DA HUKUKİ SÜREÇ

Baro açıklamasında Munzur’daki hukuki süreci şöyle özetledi:

"Bakanlar Kurulu kararı ile 1971 yılında Milli Park olarak ilan edilen Munzur Vadisi’nde yapımı kararlaştırılan toplam 4 Baraj ve 5 HES projesi bulunuyor. Bu projeler Bozkaya Barajı ve HES, Kaletepe Barajı ve HES, Konaktepe Barajı ve Konaktepe HES I ile Konaktepe HES II, Akyayık Barajı ve HES’tir.

Anılan Baraj Projelerinden en büyüğü durumunda bulunan Konaktepe Barajı ve Konaktepe HES I ile HES II Projesi’ne karşı açılan davada Danıştay 13. Dairesi 2010 yılında yürütmenin durdurulmasına karar vermişti.

Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu da 2011 yılında yürütmenin durdurulması isteminin kabulüne ilişkin gerekçesine katılmakla birlikte, elektrik üretim lisansının verilebilmesi için ÇED raporunun da aranması gerektiği hususu belirtmişti.

Bu süreç içerisinde Munzur Vadisi Milli Parkı sınırları içerisinde yapımı planlanan 4 Baraj ve 5 HES projesi ile yapımına kaçak başlanan ve 2enerji üretimine alınan Mercan Reg. ve HES’e Çevre ve Orman Bakanlığı 10 ayrı üniversite tarafından hazırlanmış 9 ayrı rapora dayalı olarak Milli Parklar Kanunu’nun 14. maddesi çerçevesinde 2011’de üstün kamu yararı alarak izin vermişti.

İzin kararı sonrası, izin kararı dayanak yapılarak bu projeler Munzur Vadisi Milli Parkı Uzun Devreli Gelişme Planı’na işlenmiş ve anılan plan 2012’de yürürlüğe girmişti.

Bu kararın iptali amacıyla dava açılmıştı.

Danıştay 10. Dairesi ÇED Olumlu Kararı veya ÇED Gerekli Değildir Kararı alınmadıkça projelerle ilgili onay ve izin verilemez diyerek izin kararının iptal edilmesi gerektiğini belirtti. 

Tüm anılan Danıştay kararlarına rağmen Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Danıştay kararlarını hiçe sayarak Munzur Vadisi Milli Parkı sınırlarında inşa edilmesi planlanan en büyük Baraj Projesi durumundaki Konaktepe Barajı ve Konaktepe HES I ile Konaktepe HES II Projesi’nin Nazım İmar Planı ile Uygulama İmar Planı’nı onaylamıştı. 

İmar Planları’na karşı açılan dava hali hazırda İdare Mahkemesi’nde devam etmekte olup dava kapsamında Keşif ve Bilirkişi incelemesi yapılması ara kararı alındı."

(Bianet)