TMMOB: Melih Gökçek halka hesap verecek!

TMMOB: Melih Gökçek halka hesap verecek!

TMMOB Ankara İKK tarafından düzenlenen basın toplantısında, istifa eden Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'in halka hesap vereceği vurgulanarak, "İstifa ederek kurtulamayacak. Ne Gökçek’in peşini bırakırız ne de halkın parasını sermayeye, cemaatlere peşkeş çekip, rant için her türlü usulsüzlüğü, yolsuzluğu yapanların. Elbet hesabını soracağız" denildi.

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Ankara İl Koordinasyon Kurulu (İKK) tarafından, geçtiğimiz cumartesi günü Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı'ndan istifa ettiğini açıklayan Melih Gökçek'e ilişkin bir basın toplantısı düzenlendi. 

Basın toplantısında yapılan açıklamada, Melih Gökçek'in rant projelerine ilişkin 1400'ü aşkın konuda yargı sürecinin başlatıldığı ve 100'ün üzerine "görevi kötüye kullanma" suçlamasında bulunulduğu vurgulanarak şu ifadeler kullanıldı:

1400'Ü AŞKIN KONUYU YARGIYA TAŞIDIK

Melih Gökçek geçen 23 yılın ardından 28 Ekim Cumartesi günü gerçekleştirdiği rant ve talan projeleriyle övünerek yaptığı basın toplantısında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın talebini yerine getirdiğini de belirterek görevinden istifa etti. Melih Gökçek övünerek anlattığı projelerine karşı yasa ve yönetmeliklere aykırı, kentsel planlamadan, bilimsellikten uzak  ve halk için değil rant için gerçekleştirdiği bu projeleri TMMOB’ye bağlı odalarımız ve şubelerimiz tarafından tespit edebildiğimiz 1400‘ü aşkın konuyu yargıya taşıdığımızı ve 100’ün üzerinde de görevi kötüye kullanmaktan dolayı suç duyurusunda bulunduğumuzu kamuoyu ile paylaşmak isteriz.   

GÖKÇEK'İN İSTİFASI ANKARA'NIN KURTULUŞU ANLAMINA GELMEYECEK

Bizler biliyoruz ki Melih Gökçek’in istifası Ankara’nın kurtuluşu anlamına gelmeyecek. Melih Gökçek gitti ama Cumhuriyetin tüm değerlerine saldırırken rantçıneoliberal piyasacı politikaları uygulamaya koyarken arkasında güç dayanağı olan Akp iktidarı ile iktidar yandaşı sermayedarlar rant ve talan projeleriyle halkımızı sömürmeye kaldığı yerden devam edecekler. Melih Gökçek’in gidişine üzüldüğümüzü de söyleyemeyiz elbet ama üzüldüğümüz bazı konularda var.Üzüldük çünkü elektrik kesintileri, trafoya giren kediler ve nice olaylarla “kazandığı” seçim yerine külliye iradesiyle giden Gökçek’i Ankaralılara hesap verirken, parsel parsel satılan kamu arazilerini açıklarken, ranta, talana, kıyıma nasıl taptığını anlatırken görmek isterdik. 

AOÇ'NİN TALANININ KİMLERE PEŞKEŞ ÇEKİLDİĞİNİ ANLATMASINI İSTERDİK

Hukuk ve adaletin diktaya, bilim ve tekniğin yağma ve talana üstün geldiği günlerde;

- Robottan dinozora, kol saatlerinden kapılara harcanan milyonların hesabını sormak isterdik.

- Ankaralılara reva görülen susuzluğun, şehir dışına misafirliğe gidin birkaç hafta fikrinin, Gerede Projesi’nin neden iptal edildiğinin arkasındaki gerçekleri açıklamasını isterdik.

- ODTÜ ormanlarının, AOÇ’nin talanının kimlere peşkeş çekildiğini anlatmasını isterdik.

- Havagazı Fabrikasının, Etibank Binasının, Su Süzgecinin, Çubuk Göl Gazinosunun hangi çılgın projeye kurban edildiğini, kimlere ihale edildiğini, kimleri rahatsız ettiğini anlatsın isterdik.

- Çok övündüğü 312 köprülü kavşağa rağmen neden işimize, evimize saatlerce ulaşmaya çabaladığımızı, bu konunun kent yönetimiyle doğrudan alakalı olduğunu bilip bilmediğini öğrenmek isterdik.

- Bir ulaşım aracı olarak metroya genel de ise toplu taşımaya karşı bu kadar mesafeli olmasının altında yatan gerçeği de bilmeyi mutlak isterdik.

- 27 milyon harcanan Cumhuriyet Kulesi’nin inşaatının neden durdurulduğunu, tadilat yaptırılan tarihi İller Bankası Binası’nın neden yıktırıldığını, belediyenin ihale ettiği projelerde insanlarımızın neden iş cinayetlerinde katledildiğini, bunun da fıtrat mı olduğunu sorgulamak isterdik.

- İrade de dahi bu kadar yerli ve milliliği elden düşürmeyenlerin Afrika’dan getirtilen tropikal ağaçlarla, Çin’den getirtilen mermerlerle, Ankapark Projesiyle hangi değerlerini hatırladıklarını, memleketten sadece kendi çıkarlarını anlayacak kadar yerli ve milli oldukları gerçeğini bir hatırlatan olsun, yüzlerine de söylenebilsin isterdik.

İSTİFA EDEREK KURTULAMAYACAK, HESABINI SORACAĞIZ

Melih Gökçek bunları duyamadan, anlatamadan, açıklamadan istifa etti. Ama biz biliyoruz ki onun temsil ettiği değerler değil çeyrek asra yaklaşan Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde iki buçuk asırdan Dünyanın her yerinde halklara zulmünü sürdürüyor. Kendisi koltukta olmasa da temsil ettiği ideoloji saraydan buyuracak.Melih Gökçek’te bu istifadan yine kendi payına düşen adaletsizliğe sırtını dayayarak gidiyor. Hesap vermeden, yargılanmadan, Türkiye’nin ve Dünyanın en zengin belediye başkanları listesinde ilk sıraları bırakmadan, bizlere bıraktığı harabeyle gidiyor. Ne seni, ne de zulmünü Ankaralılar unutmayacak. Gökçek söyleyeceklerini de, söylememesi gerekenleri de şuursuzca ve pişkince söyledi.İstifa ederek kurtulamayacak. Ne Gökçek’in peşini bırakırız ne de halkın parasını sermayeye, cemaatlere peşkeş çekip, rant için her türlü usulsüzlüğü, yolsuzluğu yapanların. Elbet hesabını soracağız. 

GÖKÇEK'İN 23 YILLIK "İCRAATLARI"

[ih2]

TMMOB İKK tarafından yapılan açıklamada ayrıca, Gökçek döneminde yıkılan modern mimarlık ve cumhuriyet mirası yapılara da değinilirken, Melih Gökçek'in 23 yıllık belediye başkanlığı sürecinde yaptığı skandal "icraatlar" da madde madde açıklandı. İşte o "icraatlar":

İÇİLMEZ DENİLEN SUYU İÇTİ

- 2014 yılında içilmez denilen suyu içti. Şovmen kişiliğinin yanında başlamak üzere olan Gerede Barajı Projesini hiçe sayarak kendisinin Kızılırmak Suyu fetişini gerçekleştirildi. Milyonlarca Ankaralıya 20-25 günlere varan susuzluk yaşattığı asla unutulmayacak.

- 70 günde bitirilmesiyle övünülen 70 gün altgeçidi defalarca sular altında kaldı. Balık adamlar Ankara’nın göbeğinde kurtarma çalışmaları yaptı.

- ODTÜ ormanı iki kere talan edildi. İlk talanda yapılan 1071 Malazgirt Bulvarı’nın bazı kesitleri yapım aşamasında 3 kez çöktü. 2017 Eylülünde iseise Şehir Hastanesi’ne yol yapılması bahanesi ile lüks konutlara rant sağlamak için ODTÜ ormanı talan edildi.

ANKARA'NIN DÖRT BİR YANINA YANLIŞ SAATLER YERLEŞTİRDİ

- Çiftlik kavşağının ortasına 10 milyon liralık halka hiçbir faydası olmayacak bir trex konuldu.

- Ankara’nın dört bir yanına yerleştirdiği her biri yanlış olan saatler belediye gelirlerinin ne kadar gereksiz hesapsız kullanıldığının bir kanıtı oldu.

- Keçiören’deki Cumhuriyet Kulesi için 27 milyon TL harcandı. Cumhuriyet Kulesi'nin Keçiören'de temelleri 14 yıl önce atıldı. Kulenin yapımı imara aykırı ve kaçak yapı olduğu gerekçesiyle 144'üncü metresindeyken 2009 yılında yapımı durduruldu.

- İller Bankası’na ait Opera’daki tarihi bina yapılan tadilatın ardından yıkıldı. Yerine yapılan caminin kubbe inşaatı sırasında kubbe çökmesi sonucu bir işçi yaşamını yitirdi.

"ANKARA'NIN KAPILARI" İÇİN 25 MİLYON LİRA HARCADI​​

- 2005 yılında yapımına başlanan ve “Ankara'nın en gözde mekânı olacak” diye tanıtılan, 'demir kafes' olarak da bilinen yapı 8 yılın ardından yıkıldı. Kaynak yetersizliği yüzünden yapımı durdurulan yapı için 71 milyon 506 bin 157 TL harcandığı Melih Gökçek tarafından açıklandı.  ile birlikte boşa harcanan milyonlarda halkın cebinden çıkmış oldu. Başkentin siluetini bozduğu için de sıkça eleştirilen demir kafesinarazisi büyük rant hesaplarının döndüğü ve basına kapalı bir şekilde yapılan ihale ile AKP'ye yakınlığıyla bilinen YDA Grup’a devredildi.

- Ankara’ya 5 kapı kazandıran Gökçek bu kapılar için halkın kaynaklarından tam 25 milyon lira harcadı.

- AOÇ talanının bir numaralı ismi yine Melih Gökçek oldu. Bira fabrikasından, İşçi Memur Lokantası’na ve hatta Marmara Köşkü’ne kadar yıkılıp yerine Ankapark ucubesi dikildi. Hala tamamlanamayan ve milyarlar harcanan Ankapark’a milyonlarca turist geleceğini iddia eden bir başkandı Melih Gökçek.

ATATÜRK ORMAN ÇİFTLİĞİ YAPILAŞMAYA AÇILDI

- Kamu yarı ilkesi gözetilmeksizin bilimsellikten ve ulaşım planından yoksun yüksek maliyetli teleferik projesini faaliyete geçirdi.

- Atatürk’ün, tarımsal üretim ve mesire alanı olarak miras bıraktığı Atatürk Orman Çiftliği'ni (AOÇ) yapılaşmaya açıldı. Cumhuriyet'in ilk yıllarından itibaren ağaçlandırma yapılan dev ormana Cumhurbaşkanlığı Sarayı inşa edildi

- 1990’lı yılların ortalarında, ilk icraatlarından biri olan 10 bin kapasiteli ASKİ Kapalı Spor Salonu’nu, Ankara’nın içmesuyu ihtiyacının neredeyse %95’ini karşılayan İvedik Arıtma Tesisi’nin tatbikat projesi hazır olan 3. Ve 4. Kademesi için ayrılan alana yaptı. Mevcut ve işletmedeki arıtma tesisinin yanı başında sadece spor karşılaşmalarına değil, Ankara, Moskova vb. Sirk gösterilerine de ev sahipliği yapan ASKİ Kapalı Spor Salonu’ndaki ‘faaliyetler’ içmesuyu güvenliği açısından önemli kirleticilere davetiye çıkardı, ciddi sağlık riskleri oluşturdu.

- 1969 yılında onaylanan ve halen Ankara İçmesuyu Master Planı’nda yer alan Gerede Sistemi için çok uygun koşullarda sağlanmış bulunan yaklaşık 294 milyon dolarlık Japon kredi anlaşmasını 2004 yılının Mart ayında son anda reddetti. “Ankara’nın suyu yeterli, Gerede sistemi projesine hemen ihtiyacım yok. Önceliğim metrodur” diyerek Japonya ile diplomatik kriz çıkarmanın yanı sıra, sadece bir iki yıl içinde yaşanacak su sıkıntısına davetiye çıkardı; Kızılırmak’tan su getirme gibi çılgın bir projeyi hayata geçirmenin gerekçesini oluşturdu.

KIZILAY'I OTOYOL MERKEZİ HALİNE GETİRDİ

- 312 adet köprülü kavşağıyla övünen Gökçek Ankara şehir içi trafiğini taşıt odaklı ulaşım politikalarıyla tam bir otoyola dönüştürdü. Yaya ve taşıt güvenliği ortadan kalktı, yüzbinlerce trafik kazası yaşandı.

- Kızılay’ı kent merkezi olmaktan çıkarıp otoyol merkezi haline getirdi. Akay Katlı Kavşağı bilim ve teknikten uzak geçitlerle can güvenliğini tehlikeye attı.

- Muhteşem (!) “MALLTEPE” projesiyle Maltepe Pazarını yıktı. Şu anda sadece otoparkı faaliyette.

- Gökkuşağı Alışveriş Merkezi güzel bir güvercin yuvası olarak hizmet veriyor.

- Kepekli inişindeki boş kalan Norveç çatılı evler.

ÇUBUK BARAJI KADERİNE TERK EDİLDİ

- Muhsin Ertuğrul Sahnesi iki kez belediye magandalarının saldırısına uğrayıp sonrasında yıkıldı.

- Çubuk Barajı kaderine terk edildi. Baraj gölü boşaltıldı. Dipçamurunu temizleme çalışmaları başarısız oldu.

- Çubuk Barajı’nın ayrılmaz parçası olan ‘Göl Gazinosu’ 2016 yılında yıkıldı.

- Ankara’nın tarihi ve sayılı parklarından Güvenpark’ı karakol+dolmuş durakları merkezi haline getirdi.

- Yapılan ihale ye göre 2005 yılında açılması gereken Keçiören metrosu 2011 yılına kadar tamamlanamayınca 2011 yılında Ulaştırma Bakanlığına devredildi. 2 yıl içerisinde hizmete açılacağı söylenen Keçiören metrosunun 2017 yılında açılışı yapılabildi.Keçiören metrosu ile birlikte Çayyolu ve Sincan metroları da Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından tamamlanamamış ve tamamı Ulaştırma Bakanlığına devredilmişti. Metroların bitirilemeyiş öyküsüne Batıkent metrosunu su basmasıda eklendi. Çayyolu metrosunda ise sefer sırasında oluşan kazada bir vatandaşımız hayatını kaybetti.

KENTSEL DÖNÜŞÜMLE HALKI ŞEHİR DIŞINA SÜRDÜ

- Kuzey Kent Kentsel Dönüşüm, Mamak Kentsel Dönüşüm ve Dikmen Vadisi projelerinde yarattığı rantı peşkeş çeken, halkı şehir dışına süren uygulamalar da Gökçek’le bütünleşen bir anlayış.

- Protokol yolu ve ana arterlere karasal iklim yaşayan Ankara’ya tropikal ağaçlar getirtti.

- Ankara’nın yol kenarlarına, refüjlerine, kavşaklarına vb. cim, çalı vb. yüksek su ihtiyacı olan bitkiler dikerek aşırı ölçüde, vahşi sulama yaparak zaten Ankara için kıt kaynak olan şebeke suyunu hoyratça kullandı, harcadı. Yaz ayları kentin nüfusu büyük oranda azalmasına karşın su tüketimi arttı!

- Toplu taşımla ilgili ilerlemenin yok denecek kadar az olmasına rağmen saatlerini de 24.00’a çekerek Ankara’yı ölü bir kente dönüştürdü.

- Ankara’nın onlarca yıllık simgesini rüyalarında gördüğü figürlerle değiştirdi.

- Belediye yardımları ve ulaşım başta olmak üzere tüm hizmetleri oy oranlarına göre biçimlendirdi.

- 2023 Nazım İmar Planı’na ilişkin tam bir bilgi yokken 2038 Nazım İmar Planı hazırlıkları yine Gökçek’e has bir belediyecilik anlayışının ürünü. Ayrıca başkanlığı döneminde belediye meclisi tam bir müteahhitlik şirketi gibi çalışmış aldığı kararların %60’dan fazlası imar planı değişiklikleri üzerine olmuştur.