Times’tan seçim sonuçlarının ardından 'Nazi Almanyası' benzetmesi

Times’tan seçim sonuçlarının ardından 'Nazi Almanyası' benzetmesi

The Times gazetesi Erdoğan’ın seçimi kazanmasını birinci sayfasında duyurarak Nazi Almanyası benzetmesi yaptı. 

Resmi olmayan sonuçlara göre, Erdoğan’ın seçim galibiyeti Pazartesi gününün İngiliz gazetelerinin birinci sayfalarında yer aldı.

The Daily Telegraph’ta yayınlanan bir analizde "Batılılar muhtemelen Erdoğan'ın bir işe yaramayan zaferinden memnun olacaktır ama muhalifleri ABD ve AB'nin onu bu kadar süre desteklemesinden mutsuz” ifadeleri kullanıldı.

Financial Times gazetesinin haberinde "Sonuç Erdoğan için kritik öneme sahipti. Sonuçlar kesinleştiğinde Erdoğan yalnızca beş yıl daha cumhurbaşkanı olmayacak, aynı zamanda başbakanın yerini alan güçlü bir yürütmeyi elinde tutacak" ifadeleri yer aldı.

The Times gazetesi ise birinci sayfasında "Tartışmalı seçim zaferi Erdoğan'a devletin bağımsız kalan son aygıtlarının da neredeyse tam kontrolünü verdi" diye yazdı.

NAZİ ALMANYASI BENZETMESİ

Gazetenin seçimle ilgili analiz yazısında ise Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın olağanüstü hal yönetimiyle sivil toplumun baskılandığı, Türkiye'nin "Son iki yılda sık sık 1930'lar Almanyasını andırdığı" ifade edildi:

"Sivil toplum kuruluşları, gazeteler, sanat merkezleri kapatıldı. İtaat etmeyenlerin kara listeye alınması ve Osmanlı tarihini anlatan dizilerle popüler kültür de iktidar partisinin hizmetine sokuldu.”

"Erdoğan'ın muhalifleri zorbalığa maruz kaldı, şantaja uğradı ve susturuldu.

"Buna karşılık muhalefet partileri aralarındaki farklılıklara son verdi, CHP tabanda etkili bir kampanya yürüttü.

"TRT İnce'ye 15 saat ayırırken Erdoğan'a 181 saat yer verdi. Erdoğan'ın reytingleri ise hava durumunun bile gerisinde kaldı.

"Sonuçlar Erdoğan'ın çok sayıda Türk'ü yabancılaştırdığını gösteriyor. Eskiden Erdoğan'ın ekibinde olan kişiler, bunu danışmanların eğitimli ve bağımsız kişilerden sadece itaat eden kişilere dönüşmesine bağlıyor.

"İktidara gerçekleri söyleyebilecek kimse kalmadı. Hükümette saygı gören Mehmet Şimşek gibi nadir isimler de bir kenara itildi."

‘PAŞAVARİ KAPSİRLERİNİ BESLEDİ’

Seçimi ilk sayfasında gören bir diğer gazete de The Daily Telegraph'tı.

Raf Sanchez ve Burhan Yüksekkaş imzalı haberde şu ifadeler yer aldı:

"Seçim 2016'daki darbe girişiminin ardından ilan edilen olağanüstü hal koşulları altında gerçekleşti. Hükümet olağanüstü yetkilerini kullanarak 50 binden fazla kişiyi gözaltına aldı.

"Hem devlet medyası hem de özel medya seçim döneminde Erdoğan'ı pozitif bir şekilde işlerken muhalefeti genelde görmezden geldi. CHP Erdoğan'a kendi adaylarından 12 kat daha fazla yer verildiğini açıkladı."

BBC Türkçe'nin aktardığına göre, Mark Almond imzalı ve "Küçük farkla gelen zafer cumhurbaşkanının kulağını çekmiş olabilir ama bu onun yönetim tarzını etkilemeyecek" başlıkla analizde ise Erdoğan'ın otoriter bir siyasetçi olduğu aktarıldı:

"Erdoğan bir zamanlar İslam, demokrasi ve refahın mutlu bir şekilde bir arada var olabileceğini uman Batılıların poster çocuğuydu. Ama 15 yıl boyunca iktidarda kalması otoriterliğini ve paşavari kaprislerini besledi.

"Ekonomiye istikrar getirdiği ve Türkiye'nin Kürtler gibi azınlıklara yönelik resmi tutumunu değiştirdiği için onu destekleyen milyonlarca Türk ekonominin bozulması ve Erdoğan'ın 2016'daki darbe girişiminin ardından yalnızca darbecileri değil muhalifleri de yargılaması nedeniyle kendini aldatılmış hissediyor.

"Erdoğan Türkiye'nin daha güçlü bir başkanlığa ihtiyacı olduğunu söylese de kendisi güçlendikçe ülkenin ekonomisi ve NATO ortakları ile ilişkisi zarar gördü.

"Erdoğan krizlerden beslendi. Fakat ekonominin durumu kötüleşirse parlamenterler Erdoğan'a karşı koymak için cesaret bulabilir.

‘BATILILAR MEMNUN OLACAKTIR’

"Erdoğan cömert bir sultan gibi, kendisinin yetkilerini artırırken görevdeki cumhurbaşkanını yargıya götürerek görevden alma yetkisini de Meclis'e verdi. Bunu yaparken partisinin Meclis'i domine edeceğini düşünüyordu ama sonuç beklediği gibi çıkmadı.

"Ailesi etrafında yolsuzluk ve kendisi hakkında da görevi kötüye kullanma suçlamaları varken Erdoğan'ın zaferi, kendi gücünü artıran anayasa değişikliğinin bu yönü sayesinde geri çevrilebilir.

"Batılılar muhtemelen Erdoğan'ın bir işe yaramayan zaferinden memnun olacaktır ama muhalifleri ABD ve AB'nin onu bu kadar süre desteklemesinden mutsuz.

"İronik bir şekilde Erdoğan NATO'dan uzaklaşarak Rusya ve İran'a yakınlaştı. Muhalifleri de Türkiye'nin NATO'nun Esad karşıtı tutumundan uzaklaşması gerektiğini savunuyor.

"Maalesef Türkler ülkelerinde derin bir şekilde bölünmüş durumda ve oy verdikleri politikacıları birleştiren tek şey Türkiye'nin geleneksel Batılı ortaklarıyla ilişkisine dair duydukları hayal kırıklığı."