‘Uyuşturucu madde kullanımına özendirme’ suçlamasıyla hakkında 10 yıla kadar hapis istemiyle dava açılan ‘Ezhel’, gerçek adıyla Serkan İpekçioğlu’nun duruşması bugün İstanbul Anadolu Adliyesi’nde görüldü.

Duruşma, hakimin, iddianamede yer alan ve Ezhel'e ait olan "Geceler" şarkısının sözleri ve hint keneviri fotoğrafının yer aldığı instagram paylaşımı ile ilgili savunma alacağını söyleyerek başladı.

Ezhel,  instagram'da paylaştığı fotoğraf için, bitkiyi Ankara'da yolda gördüklerini ve paylaşımın eğlence dışında bir amacı olmadığını söyledi.

Ezhel, ”Şarkının adı Geceler. Ben de edebi bir şekilde bunu anlattım.’Geceler’ parçasında uyuşturucu madde kullanımını özendirme kastım yoktur. Eserlerim benim hayal ürünümdür. Suçsuzum, tahliyemi talep ediyorum” diye konuştu.

BERAAT ETTİ

Mahkeme Ezhel’in suç işleme kastıyla hareket etmediği anlaşıldığından beraatine hükmetti.

Ezhel hakkında hazırlanan ve Anadolu 44. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianamede, sanatçının "Uyuşturucu veya Uyarıcı Madde Kullanılmasını Özendirme" suçu kapsamında cezalandırılması isteniyordu.

'İÇERİDEKİ KOŞULLAR ZOR'

Beraat kararının ardında Sercan İpekçioğlu saat 17.00 sıralarında tutuklu bulunduğu Maltepe Cezaevi'nden çıktı. Ezhel'i yakınları ve sevenleri karşıladı. Cezaevi çıkışında hayranları, arkadaşları ve ailesi tarafından karşılanan Ezhel şunları söyledi:

"Özgürüm, mutluyum. İçerideki koşullar kötü; mahkumlar için de zor, gardiyanların çalışma şartları da zor, bunları gözlemledim, gördüm. Yetkisini kötüye kullanan gardiyanları da gördüm. Koşullar kötü. Bulunduğum koğuş 7 kişinin kalması için yapılmış, biz 45, 46 kişiydik. Yer yatağı vardı tabii ama yerde battaniyede bile yatanlar vardı. Düzende bir sorun olduğunu söyleyebilirim.

'DEĞİŞİK MAPUSHANE ŞİİRLERİ YAZDIM'

Pek bir şeyler yazamadım. Çünkü bence, müzik süreci stüdyoda yapılması gereken bir şeydir. Değişik mahpushane şiirleri yazdım ama bana kalmasını tercih ederim tabii ki. Yazdıklarımı hatırlamıyorum deftere yazdım bıraktım o şekilde. Geldim bir şekilde çıktım. Ağır cezaları olan insanlar var, onlara da saygısızlık etmek istemem. İçerinin bir sesi olarak konuşmak istersem koşullar kötü. İnsanlar maalesef çok umutlanmış durumda. Biz rahat rahat yatıyorduk derken, bir takım muhabbetler çıktı. 'Biz umutlandık, ailelerimiz umutlandı' gibi söylemler var, üzgünler. İçeride gördüğüm şeylere dair söyleyeceğim bu olabilir. Onun dışında bol bol okudum. Bol bol tevekkül. Tazminat davası açmayı düşünmüyorum. 'İşte bana böyle bir haksızlık yapıldı ben de tazminat davası açayım' gibi bir şey düşünmüyorum. Ben o şikayetçi zihniyetten değilim."