Pedagog Perge Dündar - İleri Haber

Tembellik zor zanaat. İnsanın önünde yapması gereken işler varken bin türlü bahane üretmeye uğraşmasının, o yapılması gereken işten başka taraflara bakmaya çalışmasının, işten kaçınmak uğruna kendi kendine dram yaratmasının, araya lüzumsuz bir ton başka iş sokuşturmaya çalışmasının ne kadar zor olduğunu ancak gerçek tembeller bilebilir. Yine gerçek olanları bilir ki, yapılması zorunlu olanlardan başka aslında yapmayı gerçekten sevdiği ve istediği işlere bile sürünerek girişebilir bir tembel. Çocuk kitaplarını okumayı gerçekten çok seviyorum ve başka okurların da keşfedip okumaları için tanıtım yazıları yazmaktan keyif alıyorum ama bu, yazmaya kıvranmama engel değil tabi ki. “Advin Sahra Çölü’nde”yi okumaktan gerçekten keyif aldım ve bu kitabı okurlara tanıtmayı da pek istedim ama okuyalı bir süre geçtiği halde ancak şimdi yazmaya girişiyorum. Oblomov’a bir selam çaktıktan sonra buyurun kitaba…

Kapağında “İlginç Ülkeler Dizisi”nin birinci kitabı olduğu yazan “Advin Sahra Çölü’nde” bir macera kitabı. İzlemiş olanlar bilir, İndiana Jones isimli bir film kahramanı vardır. Arkeoloji profesörü olan bu karakterin maceraları dört filmlik bir seridir. Arkeolojiyi pek seven biri olarak bu seriyi izlemekten daima hoşlanmışımdır. Advin; bırakın bir profesör, yetişkin biri bile değil ama Tunus’ta yaşadığı maceralarla bana Jones’u hatırlattı ve kendisini daha bir sevmeme yol açtı.

                  …En büyük zenginlik yaşamdır.

                     Gezmek, görmek, duymak besler yaşamı.

                     Bu ayaklar pek çok yol arşınlasın,

                     Bu gözler pek çok yer görsün,

                     Ve bu kulaklar pek çok güzellik duysun…

Bir Afrika dilinde “zengin arkadaş” anlamına gelen Advin’e  ismi verilirken yine Afrika kabilelerine özgü bir de dua fısıldanmış kulağına. O da bunun hakkını verircesine antropolog anne ve babasının işleri dolayısıyla gittikleri yerlere peşleri sıra gitmiş.

Advin, anne ve babası en son gittikleri ülke olan Tunus’un un gibi ince kumlarla kaplı uçsuz bucaksız Sahra Çölü’nün girişinde bir kampta kalmaktadır. Bir gün anne, babası bir ropörtaj için başka bir şehre giderler, ama gittikleri yerden dönmeyince Advin bir başına kalır. Anne, babasına ne olmuştur? Onları nerede bulabilir? Acaba kimden yardım alabilir?

Advin tek arkadaşı olan maymunu Fora ile birlikte anne, babasının izini sürmeye başlar. Elinde ipucu olarak kullanabileceği anne ve babasının tuttukları günlük vardır. Günlükte de “Samsahara’nın Gizemi”nden bahsedilmektedir. Böylece Advin’in macerası başlar.

Kitap boyunca Advin, yardım edecekmiş gibi görünen ama kendi çıkarları peşinde koşan insanlara da, anne, babasını bulması için elinden geleni yapan insanlara da rastlar. Bütün bunları değerlendirip hislerine de güvenerek araştırmasına devam eder. Acaba sonunda “Samsahara’nın Gizemi”ni çözmeyi ve anne, babasını bulmayı başarabilecek midir? Kitabı okuyunca bunları öğrenebileceksiniz.

“Advin Sahra Çölü’nde”  gerçekten sürükleyici bir macera kitabı. Çoğu çocuğun adını bile duymadığı yerleri de tanıtması ayrıca güzel.

İlkokul 4.sınıf ve ortaokul çocukları için uygun olan kitabın çocuklara okuma sevgisi kazandıracağını düşünüyorum. Hatta okuduktan sonra 2. Kitap ile devam etmek isteyeceklerini umuyorum. Ben devamını merak ettim doğrusu.

Son olarak Afrika kabilesi duasını önce kendim, sonra da kitapseverler için dileyerek zevkli okumalar diliyorum…

KÜNYE: Advin Sahra Çölü’nde, Koray Avcı Çakman, Resimleyen: Yusuf Tansu Özel, Kırmızı Kedi Yayınları, 2015, 122 sayfa.