'MEB 15 Temmuz fırsatçılığı yaparak sözleşmeli öğretmenliği dayatıyor'

'MEB 15 Temmuz fırsatçılığı yaparak sözleşmeli öğretmenliği dayatıyor'

2 bin 143 kontenjanla din kültürü öğretmenliği 3. sırada yer alırken, Eğitim Sen "MEB, sözleşmeli öğretmenliği temel istihdam haline getirmek istiyor" açıklamasında bulundu.

AKP iktidarı uzun yıllardır eğitimde süren öğretmen açığının 15 Temmuz ihraçları ile daha da büyümesinin ardından 20 bin 127 sözleşmeli öğretmen alınacağını açıkladı. Sözleşmeli öğretmenlik için ön başvurular 15 Mart'ta başlayacak, 3-7 Nisan tarihleri arasında 8 ilde yapılan mülakatta “başarılı” olanlar Mayıs ayında göreve başlatılacak.

KADROLU DÖNEMİ KAPANDI

BirGün'den Burcu Cansu'nun haberine göre, MEB’in yayımladığı atama takvimine göre, 90 alanda, 20 bin sözleşmeli öğretmen alınacak. En fazla kontenjan ayrılan alan 3 bin 570 ile sınıf öğretmenliği olurken, bunu 2 bin 193 kontenjanla İngilizce, 2 bin 143 kontenjanla Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi, bin 835 kontenjanla İlköğretim Matematik öğretmenlikleri izledi. 

MEB, daha önce 18 olan sözlü sınav yapılacak il sayısını da 8’e düşürdü. Buna göre, adaylar Adana, Ankara, Antalya, Erzurum, İstanbul, İzmir ve Urfa’da sözlü sınava girecek. Sözlü sınav sonuçlarına itirazları da aynı komisyon değerlendirecek.

20 BİN ATAMA YETERSİZ

Eğitim Sen, atamalara ilişkin değerlendirmesinde, 20 bin öğretmenin açıkları kapatmada son derece yetersiz olduğunu bildirdi. Yıllardır kamu istihdamında, özellikle eğitimde güvencesiz, esnek ve performansa dayalı istihdam politikalarını hayata geçirmek isteyen iktidarın, 15 Temmuz askeri darbe girişimi sonrasında eğitimde “sözleşmeli istihdam” uygulamasını başlattığını anımsatan Eğitim Sen, şu değerlendirmede bulundu:

“Eğitimde daha önce 2007-2011 yılları arasında başvurulan sözleşmeli öğretmenlik uygulaması eğitim-öğretim ortamında ve eğitimin niteliğinde bozulmaya neden olmuş, eğitim emekçileri arasında statü farkı oluşmuş, ekonomik ve sosyal hak kayıpları yaşanmıştır. MEB’in darbe fırsatçılığı yaparak sözleşmeli öğretmenliği adım adım temel istihdam biçimi haline getirmek istendiği görülmektedir.”

SİYASİ KADROLAŞMA

Geçen ekim ayında yapılan sözleşmeli öğretmenlik sınavında sorulan soruların, sözlü sınav uygulamasının iktidar tarafından siyasi kadrolaşma amacıyla kullanıldığının göstergesi olduğunu aktaran Eğitim Sen, şu ifadeleri kullandı:

“Öğretmen atamalarında sözlü sınavda ısrar edilmesi, öğretmen istihdamının açık bir şekilde ‘politik güvencesizleştirmeye’ dönüşeceğini, AKP’ye eleştirel ve muhalif yaklaşan öğretmenlerin elenebileceğini, öğretmenin öğrencisini değil, hükümetin istek ve beklentileri doğrultusunda çalışmaya zorlanacağını göstermektedir. Nitelikli bir eğitimin gerçekleştirilebilmesi için öğretmenlerin yetiştirilme ve atanmaları sürecinin planlı şekilde işlemesi gerektiği açıktır. 300 bini aşkın ataması yapılmayan öğretmenin, mesleğini icra edebilmek için KPSS barajlarını, doğrudan ‘torpil’i çağrıştıran mülakat sınavlarını, aday öğretmenlik sınavını ve daha birçok engeli geçmeye çalışması ülkemiz açısından utanç verici bir durumdur.”

'İHRAÇLAR İPTAL EDİLMELİ'

MEB’in ‘20 bin sözleşmeli öğretmen’ kararını gözden geçirilmesi gerektiğini kaydeden Eğitim Sen, “İhtiyaç kadar kadrolu öğretmen ataması yapılmalıdır. MEB’de yaşanan hukuksuz ihraçlar sonucunda 33 bin 65 öğretmenin kamu görevinden ihraç edilmesi ve öğrencilerinden koparılmasının öğretmen açıklarını daha da artırdığı açıktır. Hukuksuz ihraçlar derhal iptal edilmeli, haksızlığa uğrayan öğretmenlerin yeniden öğrencileri ile buluşması sağlanmalıdır.”

DAHA FAZLA