Mehmet Sarı öğretmen ihraç edildiği Maltepe Vasfi Rıza Zobu İlkokulu önünde sokak okulu kurdu, her salı veli ve öğrencilerle bir araya gelerek dersler işledi. Derslerini hiç aksatmayan Mehmet öğretmen okulların yıl sonu tatiline girmesiyle öğrencilerine karne dağıttı. Oyunlar oynanan, gösteriler yapılan ve kitap dağıtılan etkinlikte, adalet için kitap okuma, sokak dersi, veli konuşmaları yapıldı. Karne dağıtımının ardından ise ‘öğretmenimizi istiyoruz’ diye bağırılarak gökyüzüne balonlar bırakıldı.

Açlık grevindeki tutuklu kamu emekçileri Nuriye Gülmen ve Semih Özakça da unutulmadı.

SOĞUK, KAR, YAĞMUR DİNLEMEDEN SOKAK DERSLERİ

Yağmur, kar dinlemeden derslere devam ettiğini belirten Sarı, “7’den 70’e adalet için kitap okuduk. Soğuk, yağmur, çamur demeden, baskı ve tehditlere aldırmadan sokakta ders yaptık. Hiç aksatmadık sokak okulumuzu. Malum yaz geldi, okullar tatile giriyor. Biz de sokak okulunuza kısa bir ara verelim dedik. Çetin ve yorucu bir eğitimdi sokak okulunun adalet eğitimi. Hem duyarsız topluma mesaj veriyor, onları adalet için ışık yakmaya çağırıyor, hem de baskı ve tahditlere boyun eğmeyerek eşi görülmemiş bir eylemi hayata geçiriyorduk” diye konuştu.

“KİTAPTAN RAHATSIZ OLDULAR”

Mehmet öğretmen çocuklara karne verme düşüncesinin nasıl ortaya çıktığını ise şöyle anlattı:

“Adalet ve onuru temsil eden sokak okulu karnesini biz niye vermeyelim? Dedik ve 30 Mayıs’ta 300’e yakın veli, çocuk ve adalet arayan dostlarımızla birlikte Maltepe Meydanında buluştuk. Alanda onlarca sivil ve resmi giyimli polis karşıladı bizi. Yasak ve tehditlerle karşılandık. Çocuklarımızı mutlu etmek ve aynı zamanda hak ve adalet bilinci vermek için, sokak atölyelerimizi kurmamızdan, kitap okumamızdan ve tabii herkesin can kulağıyla dinlediği konusu kitap olan sokak derslerinden çok rahatsız olmuşlardı. Neyse ki kararlı duruşumuzla eylemimizi planımız çerçevesinde yaptık.”

NURİYE GÜLMEN VE SEMİH ÖZAKÇA İÇİN ÇAĞRI

Tabii yaşamlarını ortaya koyarak direnen , taleplerini karşılanmak yerine hapse atılarak gözlerden ırak ölüme bırakılan Nuriye ve Semihi unutmadık. Duyarlılık çağrısı yaptık. Cinayete ortak olmamak için herkesi göreve çağırdık. Yani 30 Mayıs ta öğretmenlik biz bitti demeden bitmez dedik ve  yüzlerce veli öğrenci  KHK lar hükümsüzdür dedi. Daha bitmedi. Öğretmeye devam edeceğiz.