Kayınpederinin tecavüzünden kurtulmak isterken öldürmek zorunda kalan kadına tahliye

Kayınpederinin tecavüzünden kurtulmak isterken öldürmek zorunda kalan kadına tahliye

İstanbul Beykoz'da kayınpederinin tecavüzünden kurtulmak isterken öldürmek zorunda kalan ve 18 yıla kadar hapis istemiyle yargılanan E.Y. tahliye edildi.

İstanbul Beykoz'da geçen şubat ayında kendisine cinsel istismarda bulunan kayınpederi A.Y.’yi öldürdüğü gerekçesiyle 18 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanan E.Y., ilk celsesi görülen duruşmada tahliye edildi. Mahkeme, cezaevinde geçirdiği süre ve anne bakımına muhtaç çocuğun bulunmasını da göz önünde bulundurarak E.Y.'nin tahliyesine karar verdi.

Hürriyet'ten Aziz Özen'in aktardığına göre; Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, E.Y. ile avukatı Aydın Mollaoğlu ve müşteki S.Y. katıldı. Duruşmada savunmasını yapan E.Y., "Olay tarihinden önce, evlendiğimiz 2011 yılından itibaren kayınpederim olan maktul sürekli olarak beni elle ve sözlü taciz etmeye başladı. 2012 yılında eşim cezaevinde bulunduğu sırada bana zorla fiilen tecavüz etti. Bu olayı yakın çevremde hiç kimseye söyleyemedim" dedi.

"ÇOCUĞUMU ÖLDÜRMEKLE TEHDİT ETTİ"

Olay günü eve geldiğinde kayınpederinin istismarda bulunmak istediğini söyleyen E.Y., “Bunu söylemesi üzerine ben karşı koydum ve bağırdım. Bunun üzerine çocuğu öldürmekle tehdit ederek bana vurdu. Ben de çocuğumu alarak abimin evine kaçtım ve orada çocuğumu yengeme bırakarak abimin silahını alarak tekrar eve döndüm. Amacım kendimi öldürmekti, ancak çocuğum gözümün önüne gelince yapamadım. Odasında uyumakta olan kayınpederimin başına silahla bir el ateş ettim, sonra polisi aradım. Beraatime karar verilmesini talep ediyorum" dedi.

"GELİNİM NE SÖYLEDİYSE DOĞRUDUR"

Kayınpeder A.Y.'nin eşi kayınvalide S.Y. ise ifadesinde, "Maktul önceki gelinimi de sürekli öpmeye çalışır, dişler, sıkar, sarılır ve başka şeyler de yapardı. Mahkemede söyleyemiyorum. Ben müdahale edince beni çok kez dövmüştür ve önceki gelinimi de döverdi. Gelinim E. ne söylediyse doğrudur. Çünkü eşim, dışarıdaki insanlara dahi cinsel sarkıntılık boyutuna ulaşacak eylemleri sürekli tekrarlardı ve laf atar akabinde de dayak yerdi. Olaydan sonra gelinim, eşimin yaptığı eylemleri bana söyledi. Ben, sanık E.’den şikayetçi değilim" dedi.

"O, BENİM BABAM DEĞİLDİR"

Duruşmada tanık olarak dinlenen E.Y.'nin eşi B.Y. de, olay günü hastanede olduğunu söyleyerek, "Kız kardeşim beni telefonla aradı ve eşime ulaşamadığını söyledi. 'Bülent'e söyleyin çocuğumuza iyi baksın' demiş. O vakit telaşa düştüm ve eve gittim. Evin etrafında polisler vardı. Sonrasında olanları gördüm. Zaman zaman eşimde morluklar fark ediyordum. Eşim durumu bana yansıtmamaya çalışarak, oraya buraya vurduğunu söylüyordu. Meğerse babam olacak o namussuz ona sarkmış, benim babam değildir" şeklinde konuştu.

"ÖLMESİ TOPLUM İÇİN HAYIRLI OLMUŞTUR"

Bunun üzerine söz alan avukat Aydın Mollaoğlu, "Müvekkil, devam eden cinsel saldırının devam edeceği muhakkak olduğu dönemde, tehdit ve korku içerisinde işlediği eylem bakımından meşru müdafaa şartları vardır. Huzurda dinlenen maktulün eşi ve diğer tanıklar, maktulün eğilimini ortaya koymuşlardır. Ölmesi toplum için hayırlı olmuştur. Kimse arkasından hayırla yad etmemektedir. Müvekkilin bir yaşında çocuğu vardır, kaçmamıştır, kaçacak hali de yoktur. Deliller toplanmıştır. Tahliyesini ve beraatini talep ederiz" dedi.

İLK CELSE TAHLİYE KARARI

Duruşmaya verilen kısa süreli aranın ardından ara kararını açıklayan mahkeme, E.Y.'nin cezaevinde geçirdiği süre, anne bakımına muhtaç çocuğun bulunması, karartılacak delil durumunun olmaması ve kaçma şüphesinin bulunmamasını göz önünde bulundurarak tahliyesine karar verdi. Duruşma ertelendi.

DAHA FAZLA