İzmir'de 'Sosyalizmin Yön Arayışı' paneli gerçekleştirildi

İzmir'de 'Sosyalizmin Yön Arayışı' paneli gerçekleştirildi

İzmir'de TKP MK üyesi Metin Çulhaoğlu, İleri Haber yazarı Haluk Yurtsever ve Savaş Al'ın katılımıyla 'Sosyalizmin Yön Arayışı' paneli gerçekleştirildi. 

İleri Haber

Türkiye'nin dört bir yanında düzenlenen 'Sosyalizmin Yön Arayışı' panelleri devam ediyor. Panellerin İzmir ayağı, TKP MK üyesi Metin Çulhaoğlu, İleri Haber yazarı Haluk Yurtsever ve Savaş Al'ın katılımıyla düzenlendi. 

'SOSYALİZMİN YÖNÜNÜ BELİRLEMEK, MÜCADELE HATTININ ÖRÜLMESİDİR'

Seher Ünver'in moderatörlüğünde Karşıyaka Belediyesi Çarşı Kültür Merkez'inde gerçekleştirilen panelde ilk olarak Savaş Al konuşmasını yaptı. "Sosyalizmin yönünü belirleme olayı nedir?" diyen Al, "Sosyalizm programı üretimini, iktidara nasıl gelineceği şekliyle program üretimini sağlamaktır. Behice Boran hanımın dediği gibi somut şartların, somut tahlilidir. Bunun anlamı da programdır yani siyasi mücadele hattının örülmesidir." ifadelerini kullandı. 

'ÖRGÜT VE MÜCADELE YÖNTEMLERİNDE GÜNCELLEME YAPMAK ZORUNDAYIZ'

Savaş Al'ın ardından Haluk Yurtsever söz aldı. Konuşmasında emperyalist-kapitalist sistemin krizine değinen Yurtsever şunları söyledi:

Bugün ABD ve Avrupa emperyalist kapitalist düzeni eskiden beri sürdüre geldigi kurulu düzeniyle işlerini yürütememektedir. Kaotik bir süreçle karşı karşıyayız. Bugün 3 milyardan fazla heterojen ve çok katmanlı bir işçi sınıfı nüfusu var ve git gide çoğalıyor. Toplumsal proleterya dünya çapında plebyen, daha yıkıcı bir yıkıcı güce sahiptir. Bilginin ve enformasyonun sınırsız erişim cağını yaşıyoruz. Entellektüel emek, maddi olmayan emek, teknolojinin de etkisiyle emek sürecinin önemli bir parçası durumdadır. Ayrıca gelecekte tartışılan robotlaşma ve yapay zeka konusu çok büyük bir yıkım örneğidir, büyük bir işsizlik dalgasını tetikleyecektir. Siyasi modellememizi, dünyanın bugünkü koşullarına uygun olarak yeniden üretmek, siyaset tasarımında yenilikler, örgüt ve mücadele yöntemlerine güncelleme yapmak zorundayız.

'DÜNYADA İSTİKRARLI BİR DENGENİN OTURTULMASI MÜMKÜN GÖRÜNMÜYOR'

Panel son olarak söz alan Metin Çulhaoğlu ise konuşmasını 5 düzleme ilişkin saptama üzerine kurarark şunları söyledi:

1- Dünyanın bugünkü durumu, bundan böyle dünyanın kalıcı, istikrarlı bir dengeye oturması kesinlikle uzun bir sure mümkün görünmemektedir. Emperyalizm ise eskiden kendisi için emperyalizmdi, şu anda kendinde emperyalizmdir. Yani yakin gelecekte istikrar, kaos, bir bakıma serseri süreçleri veri almamız söz konusudur.

2- Türkiye'nin durumu: AKP iktidarı kalıcı özellikler barındıran bir iktidardır. 15 yılda bu ülkeye ne yaptıysa yüzde 80'i kalıcıdır. Türkiye kapitalizminde aykırı olmayan, yatağına uygun ama belirli bir ideolojik yaklaşımıyla kendine bükerek yapmıştır.

3- Halk-Sınıf: Bu ülkede 2013 Gezi Direnişi, 7 Haziran seçimleri ve referandum süreçleri yaşanmıştır. Bu kısa dönemde ayrıca darbe girişimi vs. süreçleri de yaşanmıştır. Türkiye'de son dönemde narod/halk ile işçi sınıfının iç içe geçtiği bir hareketlilik süreci yaşanmaktadır. 

4- Sol/Sosyalist hareketin durumu: Bugüne kadar çok söylenen "söz ayrıştırır, eylem birleştirir" cümlesine bir nebze katılmakla beraber bazı noktaların altını çizmek gerekiyor. Elbetteki birlikte mücadele yanlısıyız ancak şu başlıkları da solun tartışmasında sakınca olmamalı.

- Salt anti-emperyalizm zemininden kalkarak iktidar mücadelesi verilebilir mi?

- Salt laiklik zemininden kalkarak iktidar mücadelesi verilebilir mi?

- Salt liberalizme karşı mücadele, sosyalizmin ihtiyaç duyduğu düşünsel zenginliği karşılayabilir mi?

- Sol güçlerin siyasi iktidar öncesi sivil toplumda hegemonya kuracak mekanizmalar yaratması iktidar mücadelesine ne sağlar ya da mümkün müdür?

Bu gibi bazı başlıklarda asgari düzeyde netleşmek programatik hattın olgunlaşmasına fayda sağlayacaktır. Tartışılmalıdır, zenginleştirilmelidir.

5- İktidar perspektifi: Yakın dönemde Türkiye'de yaşanabilmesi olası olan kurucu meclis, ikili iktidar dönemi ve solun bu süreçlerdeki rolü, programı ve stratejisi ne olmalıdır. Hazırlıkları ve kurguları, siyasal üretimi nasıl olmalıdır. Kitlesel bir sol odak nasıl kurulmalı ve ülke siyasetine nasıl yön vermelidir? Bunlar mutlaka tartışılması ve netleşilmesi gereken konulardır.