İstanbul'da devrimci dayanışma!

İstanbul'da devrimci dayanışma!

Halkevleri üyelerinin gözaltına alınmasını protesto etmek için İstanbul’da geniş katılımlı bir eylem düzenlendi.

Sabah saatlerinde yapılan ev baskınlarıyla Halkevleri Eş Genel Başkanı Dilşat Aktaş dâhil çok sayıda Halkevleri ve Öğrenci Kolektifleri üyesinin gözaltına alınması Beşiktaş’ta protesto edildi.

Halkevleri’nin çağrısıyla yapılan eyleme, CHP Beşiktaş ve Şişli örgütleri, HDP, Birleşik Haziran Hareketi, TKP, ÖDP, EMEP, EHP, Kaldıraç, Öğrenci Kolektifleri, KESK İstanbul Şubeler Platformu, Eğitim-Sen İstanbul şubeleri, Haber Sen, Politeknik, Dersim Dernekler Federasyonu, Kimya Mühendisleri Odası Şube Başkanı, Dev Sağlık-İş, DİSK Basın-İş, Enerji-Sen ve Sine-Sen gibi toplumsal muhalefetin birçok bileşeni destek verdi.

Eylemde sık sık “Faşizme karşı omuz omuza”, “Yaşasın devrimci dayanışma”, “Halkevleri susmaz, memleket susmaz” sloganları atıldı.

Eylemden önce CHP Beşiktaş İlçe Binası ekranından, gözaltına alınan Halkevleri Eş Genel Başkanı Dilşat Aktaş ve Halkevleri belgeselinden görüntüler yansıtıldı.  

Halkevleri GYK üyesi Rüya Kurtuluş tarafından Halkevleri’yle dayanışma gösterenlere teşekkür edilerek başlayan eylemde ilk sözü alan CHP Beşiktaş İlçe Başkanı Sebahattin Öztürk, “Türkiye’de yer alan yasal olan her kurumdaki eş genel başkanlarının gözaltına alınmasına karşıyız” dedi. Öztürk konuşmasında AKP’nin savaş politikalarını da eleştirdi

‘HALKEVLERİ MEMLEKETTİR’

Eylemde son sözü alan Halkevleri Eş Genel Başkanı Nuri Günay, konuşmasında şu sözleri sarfetti:

Bu sabah saatlerinde Ankara’da Halkevleri Eş Genel Başkanımız Dilşat Aktaş ve çok sayıda üyemiz polis operasyonu ile gözaltına alındı.
Antalya’da Merkez Yürütme Kurulu üyemiz Kutay Meriç’in tutuklanmasının ardından Halkevleri olarak sözümüzü sokakta söyledik: ‘Talimat memleketi susturma talimatıdır. Halkevleri memlekettir, memleketi susturamazsınız’. Tekrarlıyoruz: Susturamayacaksınız!
Halkevleri, bu halka ait 86 yıllık onurlu bir tarih ve gelecektir. Bu halk ne tarihini savunmaktan ne de geleceğini kendi elleri ile kurmaktan vazgeçecek!
Halkevleri, bu memleketin tüm ilerici birikiminin, düşünceyle, sanatla, kültürle yarattığı aydınlanma değerleri; halkın yüzlerce yıllık tebaadan yurttaşlığa geçiş mücadelesidir. Bu halk yarattığı hiçbir zenginlikten vazgeçmeyecek, kimsenin kulu olmayacak!
Halkevleri, eğitimden sağlığa, barınmadan enerjiye halkın hakları, insanca yaşam mücadelesi, ülkenin dört bir yanında doğanın ve kentlerin korunması mücadelesidir. Bu halk haklarını savunmaktan, doğasını, yaşamını korumaktan vazgeçmeyecek!
Halkevleri, kadınların özgür ve eşitlik mücadelesi, çocukların özgürce yaşama ve mutluluk hakkının savunulmasıdır. Kadınlar kimseye itaat etmeyecek, bu halk çocuklarının mutluluğunu, güvenliğini canı pahasına koruyacaktır!
Halkevleri, laiklik, eşitlik, özgürlük ve barıştır! Kimsenin kuşkusu olmasın bu halk yeni bir ülkeyi bu değerler etrafında kuracaktır.
Halkevleri, 1950’nin baskı rejiminin, 12 Mart faşizminin, 12 Eylül faşizminin hedefi oldu, dimdik ayakta kaldı. Çünkü Halkevleri halktır, memlekettir!”