İngiltere Parlamentosundan Türkiye raporu: 'Sınırlarını aşan bir felakete gitme potansiyeli taşıyor'

İngiltere Parlamentosundan Türkiye raporu: 'Sınırlarını aşan bir felakete gitme potansiyeli taşıyor'

İngiltere Parlamentosu Dış İlişkiler Komitesi'nden Türkiye hakkında hazırlanan bir raporda, adil, özgür ve inandırıcı bir referandum sürecinin olmadığına dikkat çekilerek, “Türkiye'nin sınırlarını da aşan bir felaket getirme potansiyeli taşıyor” cümlelerine yer verildi. 

Parlamento Dış İlişkiler Komitesi’nden hazırlanan ve başkana sunulan raporda, Ankara’ya uyarıda bulunuluyor. Komitenin raporunda, “Türkiye Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’la ticareti gözeten iyi ilişkilerin İngiltere’nin insan hakları açısından imajını zedeleyeceği” uyarısı dikkat çekti.

"15 TEMMUZ BAHANE OLARAK KULLANILIYOR"

Raporda, 15 Temmuz askeri darbe girişiminin muhalifleri bastırmak için bahane olarak kullanıldığı savunuldu. Raporda, başkanlık sistemi öngören anayasa referandumu da sorgulanıyor. Gazete Duvar’ın geçtiği haberde, İngiltere Dışişleri Bakanı Boris Johnson’ın Türkiye ziyaretiyle eş zamanlı açıklanması dikkat çeken raporun ayrıntıları şöyle:

* Hükümeti eleştiren medya, muhalefet vekilleri ve sivil toplum kuruluşları susturulurken veya kapatılırken, adil, özgür ve inandırıcı bir referandum öngörmek zor.

* OHAL’in sağladığı yetkilerin belli belirsiz bir terör tanımı, itaatkâr bir medya ve politize olmuş bir yargıyla bileşimi, hükümetin somut olmayan kanıtlar veya yorumlara dayanarak geniş bir yelpazedeki muhalefeti susturmasının önünü açtı. 

* Türkiye’de alternatif anlatılar konusunda temel bir hoşgörüsüzlük var. Hükümet, hassas konulara dair kendisinin izin verdiği söylemle çelişen kişileri bastırıyor, itibarsızlaştırıyor veya cezalandırıyor. 

* İngiltere’nin Türkiye’yle stratejik bir ilişki kurmak için insan hakları konusundaki endişelerini geri plana attı. 

"GÜLEN VE DARBE HAKKINDAKİ İDDİALARIN KESİN KANITLARA DAYANMADIĞINI DÜŞÜNÜYORUZ"

15 Temmuz darbe girişiminin ardında Fethullah Gülen cemaatinin olduğuna ilişkin iddiaların ise “büyük ölçüde tanık ve muhbir ifadelerine dayandığına” da dikkat çekilen raporda şöyle denildi;

“İngiltere Dışişleri Bakanlığı da Türkiye’deki darbe girişiminden kimin sorumlu olduğu ya da Türk hükümetinin darbeden sorumlu tuttuğu Gülenciler konusunda çok az bilgiye sahip. İngiltere Dışişleri Bakanlığı’nın kabul etmeye gönüllü göründüğü Türk hükümetinin Gülen ve darbe hakkındaki iddialarının, kesin ve kamuya açıklanmış kanıtlara dayanmadığını düşünüyoruz. Bu konuda -Türk hükümetinin iddialarını çürütecek- aynı standartta herhangi bir kanıt da görmedik. Genel olarak, Türk hükümetinin darbe sonrasında aldığı önlemlerin tehdidin büyüklüğüyle orantılı olduğuna ilişkin İngiltere Dışişleri Bakanlığı’nın görüşüne katılmıyoruz.”

"AKP VE FETHULLAH GÜLEN CEMAATİ MÜTTEFİKTİ"

Raporda, AKP ile Fethullah Gülen cemaatinin bir zamanlar müttefik olduğu da belirtilerek, “Şimdi AKP’liler bu ittifaktan hiç bahsetmemeyi tercih ediyor” denildi. Raporda AKP-Fethullah Gülen cemaati işbirliği için şu ifadeler kullanıldı:

“AKP ve Gülenciler bir zamanlar müttefiktiler. Her ikisi de İslamcı etki altındaki hareketler, Kemalist devlet sistemini ve askeri liderliği sarsmayı ortak dava olarak gördüler. AKP yetkililerinin bugünlerde hiç bahsetmemeyi tercih ettikleri bu eski ittifak bir gerçek. Ve bu gerçek, Gülen sempatizanı olduğuna inananlara karşı daha fazla şiddet ve kardeş katline varan önlemler alındığına ilişkin şüphelerimizi güçlendiriyor.”

‘ENDİŞE YARATAN ÜLKE’ 

İngiliz Dışişleri’nin Türkiye’yi insan hakları açısından endişe yaratan ülkeler listesine alması istendiği raporda, “Türk halkına nasıl oy vereceklerini söylemenin İngiltere’nin işi olmadığı ancak yanlış tercihlerin Türkiye’nin sınırlarını da aşan bir felaket getirme potansiyeli taşıyacağı” ifadesine yer verildi.