İnanmaya inanan yalnızların şehir rehberi

İnanmaya inanan yalnızların şehir rehberi

“Hemen hemen anlatılacak her şey, söylenecek her söz, önceden birileri tarafından parsellendi. Bize farklı bakış açısıyla, başka bir dille anlatmak kaldı,” diyen Yenice, yazma düsturunu da açıklıyor bir nevi. Zira öykülerinde öne çıkan, kendini gösteren en önemli şey, aşina olduğumuz karakterleri ve yaşantıları, hatta kimi zaman kendimizi bile bulabildiğimiz öyküleri işte tam da bu noktadan kaleme alıyor. Hem farklı bir bakış açısı sunuyor hem de kendine özgü diliyle okuru bilinenden bir adım öteye taşıyor.

Son dönemde dergilerden, modern çizgilere sahip öyküleriyle tanıdığımız Mevsim Yenice’nin Tekme Tokatlı Şehir Rehberi[1] kitabı Everest Yayınları tarafından yayımlandı.

İki yıl üst üste Yaşar Nabi Nayır Gençlik Ödülleri’nde dikkate değer dosya ödülü alan ve “Açık Artırma” öyküsüyle Altzine Öykü Ödülü birinciliği bulunan Mevsim Yenice, yeni nesil öykücüler arasında adından sıklıkla söz ettirenlerden. Yalın dili, günümüz yazarlarının -pek çoğunun- tam olarak yakalayamadığı güçlü ve kıvamında diyalogları, farklı bir bakış açısıyla ele alıp sonlandırdığı öyküleriyle kendine has bir üslup yaratıyor.

Şubat ayında Algodon Edebiyat’a verdiği söyleşide[2] “Hemen hemen anlatılacak her şey, söylenecek her söz, önceden birileri tarafından parsellendi. Bize farklı bakış açısıyla, başka bir dille anlatmak kaldı,” diyen Yenice, yazma düsturunu da açıklıyor bir nevi. Zira öykülerinde öne çıkan, kendini gösteren en önemli şey, aşina olduğumuz karakterleri ve yaşantıları, hatta kimi zaman kendimizi bile bulabildiğimiz öyküleri işte tam da bu noktadan kaleme alıyor. Hem farklı bir bakış açısı sunuyor hem de kendine özgü diliyle okuru bilinenden bir adım öteye taşıyor.

Öykülerini yazarken kendini de etkin bir noktada konumlandırıyor Yenice. Yazarından azade gibi görünse de öyküler, aslında onun temsili olan anlatıcı okurun elinden tutarak ona bu yolculukta eşlik ediyor. Böylece okur, bir yandan temkinli yaklaşması bir yandansa –deyim yerindeyse- balıklama dalması gereken bu çelişkili öykülere güvenle yaklaşıyor. Bir ilk kitap olmasına rağmen üstelik. Bazı yerlerde tekrara varan ya da çekincelerini belli eden noktalar bulunsa da bir ilk kitaba göre ayağı yere sağlam basan, iddialı ve tertemiz bir kitapla karşı karşıya olduğumuzu görüyoruz.

Öykülerde yer alan karakterler, modern yaşamın modern bireyleri olarak şehir insanının birebir temsili neredeyse: Gerek karakterleri, gerek yaşantıları gerekse de duygu ve düşünce dünyalarıyla kendilerini belli eden, yalnızlaşan, kendi dünyalarına çekilen ve yabancılaşan; öte yandan da çevrelendikleri dünya ve insanlarla uzlaşmaya, karşılaştıkları dünyalarda kendilerine bir şekilde yer edinmeye çalışan bireyler. Bir klişe gibi görünse de, bir yanıyla güldürürken bir yanıyla düşündüren öykülerin karakterleri yani. İkili ilişkileriyle, trajikomik yaşantıları ve deneyimleriyle ön plana çıkan bu karakterler, öykülerde oldukça başarılı bir şekilde konumlandırılmış, okura tüm açıklığıyla aktarılmış. Sadece satır aralarında kalmıyor, sinematografik bir anlatım sayesinde canlanarak karşınıza dikiliyor sanki. Bu anlamda Yenice, karakter kurgusunda da yalın, net bir çizgi belirlemiş gibi görünüyor. Üstelik her şeye rağmen inanmaya, kırık yanlarıyla bile inanmaya inanan yalnızlar.

Öyküleri bunca yalın ve akıcı kılansa, bence, diyaloglar. Hem yerinde hem de dozunda verilmiş diyaloglar, okurun kurguya daha rahat girmesini sağlarken karakterlerin ve hikâyelerin derinine inmek adına da belirleyici. Yüzeysel bir anlatımla ya da kurgunun kesintiye uğramasına neden olan bir yığın betimleme, açıklamadansa diyaloglarla örülü öyküler sunuyor Yenice, okuruna. Pek çok yazarın, bilhassa günümüz yazarlarının çok da başaramadığı ya da ayrıntılarla boğduğu diyalogları başarılı bir şekilde kullanıyor.

Tüm bunların yanında, Yenice’nin üslubunun alametifarikasından bahsetmemek de olmaz: İroni. Öykülerinin temelinde hep karşımıza çıkan, trajik anları ya da yaşamları bile keskin bir acıdan kurtararak okuru boğmayan, “aslolan”ı alımlamamızı sağlayan bir unsur. Pek çok metinde kurgunun ciddiyetini ya da çatısını sarsabilecek şekilde kullanılması muhtemel riskli bir unsur “ironi”; oysa Yenice’de, bazı yerlerde daha sakin kılmak mümkünse de, kurguya hizmet eden, metinde oyun yapmak için kullanılmayan bir şekilde yer alıyor. 

Okurunun elinden tutarak farklı yaşamları gezdiren, bildiği dünyaları farklı bir pencereden anlatarak okuruna yeni bakış açısı sunan bu şehir rehberini okumadan geçmeyin.


KÜNYE: Tekme Tokatlı Şehir Rehberi, Mevsim Yenice, Everest Yayınları, Nisan 2017, 112 sayfa.

 

[1] Mevsim Yenice, Tekme Tokatlı Şehir Rehberi, Everest Yayınları, İstanbul, Nisan 2017.

DAHA FAZLA