AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Ankara’da yabancı sermayeli yatırımcılara hitap ettiği konuşmasında sarf ettiği emekçi düşmanı sözlerine Birleşik Metal İşçileri Sendikası’ndan (Birleşik Metal İş) sert yanıt geldi.

Erdoğan’ın işçi düşmanı “OHAL’den istifade ederek grevlere anında müdahale ediyoruz” sözlerine yanıt veren Birleşik Metal İş Sendikası Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu, “Erdoğan’ı en sert şekilde protesto etmeliyiz” dedi.

Tüm sendikalara çağrı yapan Serdaroğlu, “Meydanı bunlara boş bırakmamalıyız” ifadelerini kullandı.

Son birkaç yıldır metaldeki grevleri art arda yasaklanan Birleşik Metal İş Başkanı, İleri haber aracılığıyla Erdoğan’ın sözlerine tepkisini şu şekilde dile getirdi:

‘CUMHURBAŞKANI RESMİ AĞIZDAN AÇIKLADI’

“Türkiye’de son dönemde yapılan uygulamaları resmi ağızdan Cumhurbaşkanı olarak dile getirdi. Bugüne kadar grevlerin sermayenin rahatlaması, işçilerin daha yüksek ücret almasının önünün kesilmesi açısından yasaklandığını biliyoruz. Konu sermaye, grev, eylem olunca bazı şeyler daha net ortaya çıkıyor. Baskı rejimlerinde her zaman için tercihler sermayeden yana kullanılır. Türkiye’de de baskı rejimi OHAL ile taçlandırdıkları için sermayeyi olabildiğince rahatlatmaya çalışıyorlar.”

‘ERDOĞAN GELECEKLE İLGİLİ MESAJ VERDİ’

Erdoğan’ın skandal konuşmayı yaptığı yabancı yatırımcılar toplantısının dünyanın en büyük sermaye gruplarının olduğu toplantı olduğunu ve gelecekle ilgili mesajlar verdiğine dikkat çeken Serdaroğlu, bu baskıcı rejimin onları rahatlatmak için yaptığını dile getirdi.

‘CUMHURBAŞKANI BU KADAR RAHAT KONUŞABİLİYORSA İŞÇİLER GEREKENİ YAPMALIDIR’

“Buna karşı bir mücadele geliştirilmelidir” diyen Serdaroğlu şunları söyledi:

“İşçiler, burada söylenenin ne anlama geldiğini düşünmeli. Bir ülkede cumhurbaşkanı çok rahat bir şekilde, insanların gözünün içine baka baka sermayeye 'grevleri sizler için yasaklıyoruz' diyorsa, bunun karşılığında işçilerin gerekeni yapması gerekiyor.”

[ih2]

‘OHAL VAR DENİLEREK TOPLANTI, EYLEM, AÇIKLAMA YAPTIRMIYORLAR’

“Bizler bunun acısını en fazla yaşayan sendikalardan birisiyiz” diyen Serdaorğlu şöyle devam etti:

“Sadece grev yasaklaması değil, eylemleri de yaptırmıyorlar. Fabrikaların önünde eylem yaptırmıyorlar, sözleşme öncesindeki işçilerin bilgilendirme toplantılarını yaptırmıyorlar. Müdahale ediyorlar. Gebze’de cam işçilerinin grevlerinin yasaklanmasından sonra gittiğimiz grevde de bizi 50 metre yürütmediler 'OHAL var' diye. Eskişehir’de kıdem tazminatı yürüyüşü yapmak istedik, 'OHAL var' diye yaptırmadılar yine. Gemlik’te işçiler atıldı, basın açıklaması yapacaktık 'OHAL var' dediler yaptırmadılar gözaltına aldılar.”

"PATRONA MÜJDE VERİYOR"

“Yani sadece grevlerin yasaklanmasında değil OHAL’i, işverenin engellemelerinde, fabrikalarda sendikaların örgütlenmelerinin önünü kesmek için de kullanıyorlar.

Grev yasaklanması, eylemlerin yapılamaması, işverenlerin rahat adım atması, sendikal örgütlenmelerin engellenmesi, hepsi için OHAL’i kullanıyorlar, bunu da patronlara müjde olarak veriyorlar. Meselenin özeti bu.”

O SÖZLERE SERT TEPKİ: ERDOĞAN İNSAN AKLIYLA ALAY EDİYOR!

Erdoğan’ın OHAL’e ilişkin yaptığı konuşmada yetkiyi de halktan aldığını söylemesine de sert tepki gösteren Birleşik Metal İş Başkanı, “İnsanın aklıyla alay ediyorlar” dedi.

“Yani biz işçilerin grevini sizin için yasaklıyoruz ama bu yasaklamaların sınırını da halkımız belirliyor diyor. Başka yerler bize müdahale edemez diyor. Ben işçinin aleyhine bir karar alırım sizin lehinize bir karar alırım ama bunun sınırlarını da halkla yani çalışanla emekçiyle birlikte belirlerim diyor.

Yani halk, 'sen bizim grevlerimizi yasaklama sınırlarını genişletebilirsin' diye yetki veriyormuş…”

TÜM SENDİKALARA ÇAĞRI: CUMHURBAŞKANINA GEREKEN CEVABI VERMELİYİZ

“Bunlara gereken cevap verilmediği sürece bu dalga geçmeleri sürdürecek” diyen Serdaroğlu, tüm sendikalara şu çağrıyı yaptı:

“Böyle dönemlerde dostu düşmanı ayırmak da biraz daha tecrübe sahibi olmamız gerekiyor. Görüyoruz ki grevlerimizin yasaklanması patronlar içinmiş.

İşçilerin ve tüm sendikaların bu konuda ağız, el birliği içerisinde güçlü bir duruş sergilemesi, protesto etmesi gerekiyor. Hiçbir sendika bu konuda kendini geri çekmeden, sert bir açıklamayla cumhurbaşkanına gereken cevabı vermesi gerekiyor. Ben bütün sendikalara, meydanı bu kadar boş bırakmamaları gerektiğini ve gereken tepkinin gösterilmesi gerektiğini söylüyorum.”