Füsun Demirel: ‘Hayır’ demek, demokrasi ve özgürlükler adına bir yurttaşlık görevi

Füsun Demirel: ‘Hayır’ demek, demokrasi ve özgürlükler adına bir yurttaşlık görevi

Usta oyuncu ve çevirmen Füsun Demirel, “Hayır” demek, demokrasi ve özgürlükler adına zaten bir yurttaşlık görevi” diye konuştu.

Usta oyuncu ve çevirmen Füsun Demirel, 16 Nisan’da referandumuna olağanüstü hal (OHAL) koşullarında gidildiğine dikkat çekerek “Son yıllarda giderek artan adaletsizlik ve hukuksuzluğa karşı “Hayır” demek, demokrasi ve özgürlükler adına zaten bir yurttaşlık görevi” dedi.

Füsun Demirel Gazete Karınca’dan Pelin Özkaptan’ın sorularını yanıtladı.

Anayasa değişikliğine yanıtının Hayır olduğunu ifade eden Demirel nedenini şöyle anlattı:

'ANTİ DEMOKRATİK BİR YAPTIRIMLA KARŞI KARŞIYAYIZ'

"Esasen OHAL’le referanduma gitmek gibi anti demokratik bir yaptırımla karşı karşıyayız… Son yıllarda giderek artan adaletsizlik ve hukuksuzluğa karşı “Hayır” demek, demokrasi ve özgürlükler adına zaten bir yurttaşlık görevi.

"Hayır’ın birkaç gerekçesi şöyle: Ekonomik dağılımın gittikçe dengesizleşmesi, Türk Lirasının değer kaybı, asgari ücretin açlık sınırının altında olması, yaşam alanlarımızın kısıtlanması, yeşil alanların giderek tahribatı ve toprakların imara açılması, kaldırımların bile neredeyse eksikliği, tarım, hayvancılığın ve turizm sektörünün geldiği son durum..."

'EVET ÇIKARSA TEK SESLİ BİR ÜLKE OLURUZ'

Evet çıkma ihtimali hakkında konuşan Demirel, "Evet çıkarsa bugün yaşadıklarımızı da 16 Nisan sonrası yaşayamayacağımızı, her anlamda tek sesli bir ülke olacağından tüm özgürlüklerin elimizden gideceğini, hukukun tamamen işlevsizleşeceğini, muhaliflerin ve azınlıkların daha ağır bedeller ödeyeceğinin bilincindeyiz.” ifadelerini kullandı.

‘AKP İKTİDARINDA TACİZLER, TECAVÜZLER, ÇOCUK EVLİLİKLERİ LEGALİZE EDİLDİ’

AKP iktidarı boyunca kadına ve çocuğa yönelik şiddetin legalize edildiğini belirten Demirel Kadınların Hayır demesi gerektiğini söyleyerek şöyle devam etti: "Kadınlar için durum çok karanlık çünkü… Sadece Mart ayında 35 kadın erkekler tarafından öldürüldü. 63 çocuk cinsel istismara uğradı. 17 kadına tecavüz edildi. 14 sene içinde kadınlar ve gençler için hiçbir şey yapılmadığı gibi bir de taciz ve tecavüzler, çocuk evlilikleri legalize edildi. Kadın cinayetlerine indirim sağlayarak yapanlar cesaretlendirildi..."

Mevcut iktidar sergilediği davranış ve tutumla, kadın ve çocuk mağdurlara sırtını dönüp yenilerinin yapılmasını ve 'bir kereden bir şey olmaz' ya da 'çocuklarınıza bağırmayı öğretin' diyerek bilinçli ya da bilinçsiz desteklemiş oldu… Sadece bu yüzden bile kadınlar 'Hayır' demeli elbette."