Erdoğan: 'FETÖ' Rusya ile aramızdaki ilişkilere de kastetti

Erdoğan: 'FETÖ' Rusya ile aramızdaki ilişkilere de kastetti

Erdoğan-Putin görüşmesi sonrası ortak basın toplantısı düzenlendi.

St. Petersburg'da Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile biraraya gelen Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, "FETÖ’nün ülkelerimiz arasındaki ilişkilere kastettiği net şekilde anlaşılıyor" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Putin St. Petersburg'daki görüşmelerin ardından ortak basın açıklaması düzenlenledi.

Basın toplantısında ilk olarak konuşan Putin: "Önceliğimiz kriz öncesi duruma dönmek. Rusya, Türk şirketlerine yönelik kısıtlamaları (yaptırımlar) aşamalı olarak kaldıracak. Türk şirketleriyle ilgili kısıtlamaları kaldırarak, bilimsel ilişkileri geliştirerek 2016-2019 yılları arasındaki kısa vadeli programımızı hayata geçirmek istiyoruz. Türk-Rus ilişkilerinde kilit nokta enerji. Bu enerji projelerini hayata geçirmek için somut adımlar atmalıyız. Nükleer enerji santralini ve Türk akımını konuştuk. İlişkilerde eski seviyeye dönmek için belirli bir zaman geçmesi gerekmektedir. Charter uçuşlar düzelecek, projeler yürüyecek." dedi.

"TÜRK AKIMI HIZLI ŞEKİLDE HAYATA GEÇİRİLECEK"

Putin'in ardından konuşan Erdoğan'ın açıklamalarından bazı kısımlar şöyle:

"Değerli dostum Putin'e daveti ve misafirperverliği için teşekkür ediyorum. Kapsamlı, yararlı görüşmeler yaptık. Ankara ve Moskova hattını yeniden dostluk ve güven hattına dönüştüreceğiz. İlişkilerin eski seviyeye taşınmasında kararlıyız. Akkuyu'ya stratejik yatırım statüsü vereceğiz. Savunma sanayinde işbirliğimizi arttıracağız. Türkiye-Rusya-Azerbaycan üçlü zirvesine sıcak bakıyoruz. Türk Akımı hızlı şekilde hayata geçirilecek."

Liderlerin açıklamalarının ardından soru-cevap bölümüne geçildi:

Açıklamaların ardından gazetecilerden gelen bir soru üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'henüz' Suriye krizini ele almadıklarını,  Rusya Devlet Başkanı Putin'le dar kapsamlı ikili bir görüşme daha yapacaklarını ve bu konunun bu toplantıda ele alınacağını belirtti.

Putin ise "Hepimiz çözümden yanayız. Ama her konuda aynı fikirde olamıyoruz. Bu toplantıdan sonra başka bir toplantı yaparak çözümü görüşeceğiz. Demokratik bir çözüm ancak demokratik yollarla ulaşılır. Suriye'de ortak amaç krizin çözülmesi" şeklinde konuştu.

Putin, Akkuyu ve Türk Akımı hakkındaki soruya TBMM'den geçirilmesi gereken bazı kararların olduğunu belirterek, "Güney Akımı'nda bazı zararlarımız oldu. Türk Akımı, Güney Akımı'na alternatif değil" dedi.

Erdoğan ise Akkuyu'nun çıkartılacak teşvik yasalarından faydalanacağını belirtti.

Uçak krizinin ardından Türkiye ile ilişkilerin hızla değiştiğini söyleyen Putin, ticari konulara öncelik verdiklerini belirtti. Rusya'nın askıya aldığı vize serbestisine ilişkin soruyu da yanıtlayan Putin, "Bu sorunun da çözülmesi gerekiyor" dedi.

Öte yandan Erdoğan, iki ülke arasındaki ekonomik işbirliğinin uçak krizinden etkilendiğini hatırlatarak bugünkü görüşme ile '100 milyar dolar'lık ticaret hacmi hedefinin yeniden koyulduğunu' söyledi.

"AKKUYU NÜKLEER ENERJİ SANTRALİ YENİDEN HIZ KAZANMALI"

2008 yılında 38 milyar dolar düzeyinde olan ikili ticaret hacminin geçen yıl 24 milyar dolar düzeyine gerilediğine vurgu yapan Erdoğan sözlerine şöyle devam etti:

"Sayın Putin’le hem başbaşa hem de heyetlerarası görüşmelerimizde ilişkilerimizi ayrıntılı bir şekilde değerlendirdik. Biz 2008'de 38 milyar dolara kadar çıkan ikili ticaret hacmimizi dahi yeterli bulmazken, geçtiğimiz yıl 24 milyar dolar düzeyine geriledik. Daha önce ülkelerimiz arasındaki ticaret hacminin 100 milyar dolara çıkarılması gibi iddialı bir hedef belirlemiştik. Biz bu hedefimizi yeniden gündemimize almamız gerektiğini düşünüyorum. Ticari ilişkilerimizin önündeki engellerin kaldırılması ve yeni işbirliği alanlarının devreye alınması halinde bu rakama süratle ulaşabiliriz."

Ticari ilişkilerin gelişmesinde işadamlarına önemli görevler düştüğünü vurgulayan Erdoğan, Rusya ile Türkiye ilişkilerinde aksama gösteren Mersin Akkuyu Nükleer Enerji Santrali'nin de yeniden hız kazanması gerektiğini söyledi.

"İLİŞKİLERİMİZİ FETÖ KASTETTİ"

Erdoğan, "Malum 2015 yılı 24 Kasım'ında meydana gelen o elim hadise, Rusya ile gerçekten çok iyi ve verimli bir şekilde süren ilişkilerimizin üzerine kara bir gölge olarak çökmüştü. Ülkemiz 2015 yılında üst üste iki seçim yaşadı. Aynı dönemde terörle ciddi mücadelemiz oldu. Son olarak 15 Temmuz'da tarihimizin en sinsi, en alçak darbe girişimiyle bu süreç daha da zirveye tırmandı. Demokrasimizin ve Cumhuriyetimizin karşı karşıya kaldığı bu hain saldırı, milletimizin fedakarlığı sayesinde akamete uğratıldı. Fethullahçı Terör Örgütü'nün ve arkasındaki güçlerin ülkelerimiz arasındaki ilişkilere de kastettikleri bugün çok daha iyi anlaşılıyor" diye konuştu.

"VİZE KONUSU ÇÖZÜLMELİ"

PUTİN: Vize konusu çözülmesi lazım. Bu da ekonomik işbirliğini etkiliyor. Türk ortaklarımızın ulaşım konusunda demiryolu taşımacılığı konusunda, hava ulaşımı konusunda vize kısıtlamaları yüzünden ekonomik sorunlarla karşılaştığını görüyoruz. Bunu ortadan kaldırmaya çalışacağız.

ERDOĞAN: Bir kıyas zemini teklif ediyorsunuz. Biz Türkiye-Rusya ilişkilerinde ekonomik alanda 25 milyar doları ticaret hacmi olarak yakalamış iki ülkeyiz. Bu son gelişmeden sonra bir düşüş oldu, 27-28 milyar dolara kadar. Burada ÜDİK anlaşmamız var. Nitekim bu yıl sonu itibarıyla tekrar St. Petersburg'da kaldığımız yerden yolumuza devam edeceğiz. Hedefimiz 100 milyar dolar ticaret hacmine ulaşmak.

Turist konusunda Türkiye'ye ciddi bir sağlanan imkan vardı. Bu süreci de bir kenara bırakmamız mümkün değil. Bugün yaptığımız görüşmelerde de sayın Başkan chartera yönelik müzakereleri hızlandıracağını söylediler. Bu kaynaşmanın yeniden olacağına dair önemli bir işarettir, tekrar teşekkür ediyorum.

SURİYE

ERDOĞAN: Şu ana kadar yapmış olduğumuz görüşmede bu konuyu henüz ele almadık. Basın toplantısından sonra beraberce bir araya gelip konuyu değerlendireceğiz.

PUTİN: Ben de Sayın Erdoğan'ın sözlerine katılıyorum. Hepinizin bildiği üzere Suriye krizinin çözümü konusundaki fikir ayrılıklarımızın herkes farkında. Bu konuyu bakanlarla birlikte ayrı bir toplantıda görüşme kararı aldık. Demokratik değişimler ancak demokratik yöntemlerle sağlanabilir. Görüşlerimizin ortaklaşması bence yine de mümkün. Ortak amacımız var; Suriye krizinin çözülmesi. Dolayısıyla bu platformda, bu ortak bakış açısından yola çıkarak uygun çözüme ulaşabileceğimizi düşünüyorum.