Dijital oyunlar Suriyeli sığınmacı çocukları iyileştiriyor

Dijital oyunlar Suriyeli sığınmacı çocukları iyileştiriyor

Dijital oyunların Suriyeli sığınmacı çocukların akıl sağlığı ve eğitim çıktılarını iyileştirdiği belirlendi.

New York Üniversitesi, New York Şehir Üniversitesi ve Bahçeşehir Üniversitesinden araştırmacıların bulgularına göre, dijital oyunlar sığınmacı çocukların ihtiyaç duyduğu becerileri, yeni dil öğrenme, kodlama ve bilişsel beceriler de dahil, etkin bir biçimde öğretebiliyor. 

6 Haziran’da sunulan araştırmaya göre sığınmacı çocukların öğrenim ve psikolojik ihtiyaçlarının giderilmesinde dijital oyunlar maliyet-etkin ve ölçeklenebilir bir yaklaşım oluşturabilir.

‘Umut Projesi’ araştırmacısı ve NYÜ uygulamalı psikoloji profesörü Selçuk Şirin, ‘Kısıtlı imkanlar ve aşılması zor dil farklılıklarına rağmen, teknolojiyi kullanarak çocukların hayatında bir fark yaratabileceklerinden umutlu’ olduklarını söylüyor.

Üç milyondan fazla kayıtlı Suriyeli mülteci ile birlikte Türkiye dünyadaki en fazla mülteci bulunduran ülke konumunda.

NYÜ-Bahçeşehir üniversitesi ortak araştırması, bu sığınmacı çocukların akıl sağlığı ve eğitimsel ihtiyaçlarını ortaya koyan ilk çalışma. Bulgulara göre çocukların çok büyük kısmı Türkiye’de okullara gidememekte ve travma sonrası stres bozukluğu ve/veya depresyon yaşıyor. 

Bu krize cevap olarak NYÜ ve Bahçeşehir Üniversitesinden araştırmacılar, sığınmacı çocukların eğitimsel ve psikolojik ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla dijital oyunlar tasarlama konusunda tecrübeli olan Umut Projesi uzmanları ile ortak bir çalışma yürüttü.

ScienceDaily'de yer alan habere göre, Umut Projesi araştırmacısı ve NYÜ dijital ortam ve öğrenim bilimleri profesörü Jan Plass, ‘Araştırma bulgularımızı sığınmacı çocukların acil ihtiyaçlarını karşılamak için kullanma şansını bulduğumuzdan çok heyecanlıyız. Bu ihtiyaçlar geleneksel yöntemler ile karşılanamıyor, bu nedenle biz dijital ortamın gücünden yararlandık.’ diyor. 

Umut projesinin amacı dijital oyunlar yoluyla Türkiye’deki Suriyeli mülteci çocukların Türkçeyi öğrenme, bilgisayar kodlama ve motor becerilerini geliştirmek ve böylece onları çaresizlik ruh halinden çıkarabilmek.

Umut Projesinin başarısını ölçmek için araştırmacılar Türkiye’deki en büyük mülteci merkezi olan Urfa’da bir pilot çalışma yürüttü. Araştırmanın katılımcıları arasında 9-14 yaşları arasında 147 Suriyeli çocuk var. Araştırmacılar çocukları rastgele biçimde, her birinde yaklaşık 75 kişi olacak şekilde, müdahale veya kontrol gruplarından birine atadı. 

Müdahale grubundaki çocuklar iki hafta boyunca günlük 2 saat süren çalışmalara katıldılar. Projenin müfredatında, arasında popüler ‘Minecraft’ oyununun da bulunduğu beş farklı oyundan yararlanıldı. Bunlar çocukların akıl sağlığı, kodlama becerileri ve motor becerilerinin ölçülmesinde kullanıldı.

Mülteci çocuklar programdan memnum olup olmadıklarını, farklı oyunlardan ne kadar zevk aldıklarını, neler öğrendiklerini ve bu tecrübeyi başkalarına tavsiye edip etmeyeceklerini haftalık anketlerde belirttiler. Buna göre ortalama memnuniyet oldukça yüksek, çocuklar kendilerini geliştirdiklerine inanıyor ve bunu başkalarına tavsiye ediyorlar.

Kendi olumlu geri dönüşleri dışında, araştırmacıların ölçümleri de çocuklarda şu önemli gelişmelere işaret ediyor:

  • Müdahale grubundaki çocukların Türkçe kullanma kabiliyetleri kontrol grubuna oranla belirgin biçimde daha gelişkin.
  • Çocukların motor, planlama, algılama ve adapte olma becerilerinde belirgin bir iyileşme var. Bu temel bilişsel beceriler akıl sağlığı ve eğitim çıktıları ile doğrudan ilişkilidir. 
  • Çocuklar ayrıca önemli bir 21. yüzyıl becerisi edindiler: bilgisayar kodlama. Program sırasında çocuklar 1800 satırdan fazla kod yazdılar.
  • Son olarak mülteci çocukların akıl sağlığında belirgin iyileşmelerin olduğu, çaresizlik ve ümitsizlik hislerinde bir azalma olduğu görüldü.

Umut Projesi araştırmacısı ve NYŞÜ eğitimsel psikoloji profesörü Bruce Homer, ‘Oyun oynamak evrensel bir öğrenme yöntemidir. Öğrenmeye oyun-merkezli ve yaratıcı bir yaklaşım sayesinde, sadece etkili olmakla kalmayan ama aynı zamanda çocukların devam etmek isteyecekleri bir öğrenme ortamı oluşturduk.’ ifadelerini kullandı.

Uluslararası BAU Üniversitesi ve Umut Projesi araştırmacısı Sinem Vatanartıran ise, ‘Pilot çalışmamız oyun merkezli öğrenim sürecinin mülteci çocukların önemli becerileri edinmesinde etkili ve maliyet-etkin bir yol olduğunu göstermiştir. Daha da önemlisi, bu program çocukların kendileri için daha iyi bir gelecek hayal edebilecekleri bir ortam sağlamıştır.’ şeklinde konuştu.

DAHA FAZLA