Avrupa tarihini Taner Timur’la yeniden okumak

Avrupa tarihini Taner Timur’la yeniden okumak

Taner Timur’un Yordam Kitap’ın yayınladığı “Mutlak Monarşi ve Fransız Devrimi” isimli çalışması, bu büyük dönüşümü bugünden düne bakan bir yöntemle inceliyor ve Fransız Devrimi’ni Batı Avrupa’daki diğer gelişme modelleriyle karşılaştırarak insanlığın aydınlanma serüvenini kavramak adına çok önemli bir katkı sunuyor.

“Tarihte büyük olaylar gelecek nesillerin kolektif belleğine genellikle birtakım simgeler eşliğinde yerleşir. Toplumsal Buhran ve dönüşümler esnasında, kitleler, kaygı ve korku ile bakışlarını geçmişe çevirerek yüzyılların taşıdığı geleneğe sığınır ve geçmişin görkemli dönemlerinde teselli ararlar. Eğer devrim başarıya ulaşır ve kaygıların yerini umutlu beklentiler alırsa, bu kez de kazanılan zaferi temsil eden kült simgeler yaratılır.” (sayfa 15)

Ülkemizin uzun zamandır içerisinde bulunduğu buhran döneminin “sonuna” yaklaşmış bulunmaktayız. Kapanmakta olduğunu açıkça görebildiğimiz bu dönemin, yerini nasıl bir ‘yeni’ye bırakacağı ise mücadelenin konusu. İnsanlığın 19. yüzyılın sonlarından itibaren adım adım elde ettiği “demokratik kazanımlar” birer birer geri alınmaya çalışılıyor ve rejim değişikliği, yeni anayasa, başkanlık gibi tartışmaların bir getirisi olarak, insanlığın ilerici birikimine işaret eden değerler her zamankinden daha keskin bir şekilde gündemimizde.

“Geçmişin görkemli dönemlerinde teselli aramak” ise, böyle bir tabloda sıkça ve “doğal olarak” karşılaştığımız bir durum. Günümüzde, adı konmaya çalışılan saltanat rejimine karşı dört elle sarıldığımız “demokratik kazanımlarımızı” savunmak ve daha ileriye taşımak, onları doğru bir bakış açısıyla kavramaktan geçiyor. Doğru bir bakış açısıyla kavramanın anahtarı ise, söz konusu değerleri bütünlük içerisinde içselleştirebilmektir.

‘LİBERTE, EGALİTE, FRATERNİTE’[1]

Peki, bugün dahi “ekmek ve su gibi” ihtiyaç duyduğumuz “cumhuriyet”, “demokrasi”, “laiklik”, “özgürlük”, “eşitlik”, “kardeşlik” gibi kavramlara ne kadar hakimiz? Bu kavramlar nerede ve hangi tarihsel koşullarda ortaya çıkmıştır? Bu sorular sorulduğunda aklımıza gelen ilk cevaplardan biri, kuşkusuz ki “Fransız Derimi” olacaktır.

İnsanlık tarihinin ilerleme serüveninde en önemli uğrak noktalarından biri olan 1789 Fransız Devrimi, etkisi Fransa sınırlarını aşarak tüm dünyaya yayılmış, aydınlanmacılığın ve ilerlemenin simgelerinden biri haline gelmiş büyük bir toplumsal dönüşümdür. Bir diğer deyişle, 14 Temmuz 1789 tarihinden itibaren, “dünya bir daha eskisi gibi olmamıştır…”

Taner Timur’un Yordam Kitap’tan yayımlanan “Mutlak Monarşi ve Fransız Devrimi” isimli çalışması, bu büyük dönüşümü bugünden düne bakan bir yöntemle inceliyor ve Fransız Devrimi’ni Batı Avrupa’daki diğer gelişme modelleriyle karşılaştırarak insanlığın aydınlanma serüvenini kavramak adına çok önemli bir katkı sunuyor.

Batı Avrupa tarihine ilişkin yapılan diğer çalışmalara kıyasla oldukça özgün bir bakış açısıyla hazırlanan bu çalışma, Fransa’daki toplumsal sınıfların durumuna ilişkin ayrıntılı bir inceleme yaparak devrime yol açan koşulları inceliyor ve “eski rejim” ve devrim sonrası Fransa’da yaşanan gelişmeler, burjuvaziyi oluşturan kesimler ve bu kesimlerin arasındaki farklar, köylülüğün durumu gibi Fransız Devrimi’ne ilişkin “az bilinenlere” mercek tutuyor.

Timur’un bu çalışmasının en önemli özelliklerinden biri Batı Avrupa’daki toplumsal dönüşümleri incelerken karşılaştırma yöntemini kullanıyor olmasıdır. Bu yöntemin uygulanmasındaki en önemli etken ise, ülkemizde tarih okumalarında her zamankinden daha fazla yer kaplayan tek yanlılık ve popüler tarihçilik anlayışına karşı insanlık tarihinin geçirdiği evreleri sağlıklı bir bütünlük içerisinde ele alma ihtiyacından kaynaklanmaktadır. Eser bu anlamda özgün bir tarih kitabı ve başvuru kaynağı niteliğindedir.

Timur’un çalışması, bu özellikleriyle Batı Avrupa tarihi araştırmalarında okuyucuya yeni bir perspektif kazandıracak ve mutlak monarşi, sermaye birikimi, burjuvazinin oluşumu, cumhuriyet, aydınlanma gibi kavramlara yönelik bakış açımızı derinleştirecek ve yenileyecektir.

Çalışma boyunca sıkça sorulan sorular ise, özellikle Batı Avrupa tarihine ilgi duyan okuyucular için “ezber bozan” bir niteliğe sahiptir. Taner Timur bu çalışmasıyla okuyucuya, yalnızca Fransız Devrimi’ni değil, İngiltere’de parlamentonun “evrimi”nden Magna Carta’ya, Cromwell’den Almanya’da Luther’e, Müntzer’e ve köylü savaşına kadar Batı Avrupa tarihinin oldukça geniş bir yelpazesinde inceleme yapma fırsatı sunuyor.


KÜNYE: Mutlak Monarşi ve Fransız Devrimi, Taner Timur, Yordam Kitap, 2016, 336 sayfa

 

[1] 1789 Fransız Devrimi’nin sloganı: ‘Özgürlük, eşitlik, kardeşlik’

DAHA FAZLA