Aşka aşık olunur mu?

Aşka aşık olunur mu?

Bugüne kadar aşka dair söylenmiş sözlerin, yazılmış kitapların, bestelenmiş şarkıların, hatta yapılmış araştırmaların sayısını kuşkusuz bilemeyiz. Ancak bildiğimiz bir şey varsa içerisinden geçtiğimiz çağın, insana dair diğer her şeyde olduğu gibi aşkın da "en harcanabilir zamanlarından birinde" olduğumuzdur.

Bugüne kadar aşka dair söylenmiş sözlerin, yazılmış kitapların, bestelenmiş şarkıların, hatta yapılmış araştırmaların sayısını kuşkusuz bilemeyiz. Ancak bildiğimiz bir şey varsa içerisinden geçtiğimiz çağın, insana dair diğer her şeyde olduğu gibi aşkın da "en harcanabilir zamanlarından birinde" yaşıyor olduğumuzdur. 

Üzerine en çok düşülen konulardan biri olmakla birlikte, "aşk" denilen bu devasa "psikolojik durum", "ruh hali", "duygular seti", (ya da nasıl adlandırırsanız adlandırın); içeriği her dönem değişmekte olan dinamik bir olgu. Zira, meselenin psikolojik ve biyolojik açıklamaları bir yana, pratikte bir "ilişkilenme biçimi" olan aşkın, hakim toplumsal ilişkilerin etkisinden bağımsız şekillenemeyeceği bir gerçek. 

Dolayısıyla, durmaksızın "ağlak" sevgi tarifleri pompalayan çiğ edebiyat(?) dergilerinden "aşkı alışverişe çeviren" televizyon programlarına, gericileştirilen toplumun "düşman kardeşi" sayılabilecek ve her türlü ilişki biçimini "kurtulunması gerekenler" çuvalına dolduran yoz fikirlerden, son dönemde pıtrak gibi çoğalan "aşk doktorlarına" kadar; "aşk" adına muhatap olunan saçmalıkların bu dönemde bu denli artmasının "toplumsal yapı" ile doğrudan ilişkisi var. Yani diğer deyişle, durum ciddi.

Öte yandan, "aşk" gibi derya deniz bir konuda yazmanın zorluğunun yanında, "aşkın ne olduğu" sorusu ise bambaşka ve çok çeşitli araştırmaların konusu. Bu yüzden, yazımızda aşka dair durmadan pompalanan onca "tüketim malının" arasında bugüne kadar çok dikkat çekmese de "insancıllığı" bakımından en çok parıldayan bir romanı, tanıtmaya çalışacağız: İklimler

Asıl adı Emile Herzog olan 1885 doğumlu yazar André Maurois tarafından kaleme alınan bu roman, içeriği bakımından bir anlamda "klasik bir aşk hikayesini" anlatıyor. Romanı özgün kılan yön ise, Maurois'in insan psikolojisine mercek tutan bir tarza sahip olması. 

Maurois, eserlerinde ağırlıklı olarak insan ahlakına, duygularına yönelen bir yazar. Bu özelliğiyle İklimler, son derece klişe olan şu yorumu hak ediyor:

"Bu romanda kendinizi göreceksiniz"

Tutkulu bir aşkla başlayan, gelişme ve sonucuyla ise oldukça tanıdık gelen ve anlatıcının gözünden kurgulanan bu aşk hikâyesinde, bir ilişkiye dair yaşanması muhtemel bütün adımları görüyoruz. Sevmek, sevilmek, kıskanmak, kaybetmek, ve tabii ki aldatılmak. 

Ancak romanın anlatıcı karakteri, kendi hisleri de dahil olmak üzere yaşadığı her şeyi sorguladıkça ulaştığı yer yine kendisi oluyor. "Aşka aşık olunur mu?" sorusu ise tam burada devreye giriyor. Ana karakter aşkı sorgularken, "karşılıklı" olarak tanımlanan aşkın aynı anda son derece bencil olan yanını; aldatılmayı sorgularken ise aidiyeti ve kaybetme korkusunu keşfediyor. Sonuç olarak, gerek olay örgüsü, gerek psikolojik çözümlemeler, okuyucuyu ana karakterle birlikte kendine döndürüyor. 

"Aşka aşık olmak" fikri aynı zamanda "aşık olunandan bağımsız", hatta "aşık olunana rağmen" anlamını da taşıyor, insanı, "aşık olunanı" bir anlamda nedenselleştiriyor. Bu sorular temelde felsefenin sorusu olmakla birlikte dünyanın her yerinde yüzyıllardır soruluyor ve bu soruların tek ve her koşulda geçerli olan bir cevabı bulunmuyor. 

İklimler romanı ise, söz konusu sorularla birlikte esas olarak "sürece" ve arayışa vurgu yapıyor. Aynı sebeple olsa gerek, romana başlarken okuyucuyu Alain'in -felsefe hocalığını yaptığı Maurois'in kendisinin etkisinde kaldığı bilinir- aşağıdaki dizeleri karşılıyor: 

"Sonsuz olanı buradan başka

yerde ararız her zaman;

her zaman varlığın bakışını

şimdiki durumdan ve şimdiki 

görünüşten başka bir şeye yöneltiriz;

ya da, sanki her an ölmek ve 

yeniden yaşamak değilmiş gibi,

ölümü bekleriz.

Her an yeni bir yaşam sunulur bize.

Bugün, şimdi, hemen,

tutabileceğimiz tek şey budur."


KÜNYE: İklimler, Andre Maurois, Çeviri: Tahsin Yücel, Helikopter Yayınları, 2014, 208 sayfa.

DAHA FAZLA