Artvinli gençler Cerattepe Direnişi’nin yıldönümünde horona durdu

Artvinli gençler Cerattepe Direnişi’nin yıldönümünde horona durdu

Artvinli Gençler, Cerattepe Direnişi’nin birinci yıldönümünde, “Artvinli Gençler Cerattepe için horona durmaya çağırıyor.” etkinliği için toplandı.

Artvin Gençlik Platformu’nun, “Artvinli Gençler Cerattepe Direnişi’nin yıldönümünde Cerattepe için horona çağırıyor” sloganıyla yaptığı çağrıyla, Cerattepe Direnişi’nin başladığı yer olan Atmaca Mevkii’nde toplanan gençler horona durdu.


Horonun ardından bir basın açıklaması yapıldı. Açıklamada, Artvin'in 25 yıllık mücadelesinin dönüm noktasının üzerinden bir yıl geçtiğini belirten Artvinli Gençler, OHAL'e, ölümlere, patlamalara rağmen maden firmalarının durmadığının altını çizdi. "Artvin'e hizmet etmesi gereken vali, Cengiz'e hizmet ediyor" ifadelerine yer verilen basın açıklamasının tam metni şöyle:

“Basına ve kamuoyuna

Ülkenin tek sorunu başkanlık sorunuymuş, başkanlık geldiği takdirde tüm sorunlarımız çözülecek gibi halkını kutuplaştıran bir iktidarla karşı karşıyayız.

Her gün ölüm haberleri aldığımız, doların bir inip çıktığı, darbe girişiminin yaşandığı dönemlerde sessiz kalmamız, hiçbir zaman yılgınlık değildir. Üstelik ülke gündeminin çalkantılı olduğu, hergün bombaların patladığı özellikle herkesin doğal olarak referanduma kilitlendiği bu günlerde dikkatleri Cerattepe’ye çekmek elbet zordur.

Bugün Artvin’in 25 yıllık mücadelesinin dönüm noktası olan 16 Şubat 2016 günü ve sonrasında yaşadıklarımızın üzerinden bir yıl geçti ve şirket saldırılarına devam etmektedir

Artvin halkının 16 Şubat 2016 ve sonrası günlerde yaşadıkları zulümdür.

Bir kent 7 den 70 e, her görüşten insanıyla direnirken, “ezin geçin” emriyle Artvinlilere, tarihin en hukuksuz ve adaletsiz dönemi yaşatılmıştır.

Biz bir şirketin karı için, bu kentin gözden çıkarıldığını gördük

Gaz yedik, cop yedik. Canımız pahasına sahip çıktık Cerattepe’ye. Etten kemikten ibaret, sahipsiz ve korumasız bir güç ne kadar direnebildiyse, bizler ancak o kadar direndik. Direndik ve kazandık.

Hendek kazımadık, hendek kazıdılar dediler. Almancı ilan ettiler.  Yetmedi ABD Büyükelçisi ile “kanka” ilan ettiler. Dava üstüne dava açıyorlar, açsınlar. 

OHAL’lere, ölümlere rağmen madenci şirket boş durmadı. 15 Temmuz dönemi başta olmak üzere her dönemi fırsata çevirmeye çalıştılar. Bombalar patladı bunlar durmadı. Mücadelemizi manipüle etmek için var güçleriyle saldırdılar. Karşımızda vergilerimizle maaş alanlar vardı. Karşımızda Cengiz’in parayla satın aldığı, aslında beş para etmez sözde Artvinliler vardı.

Basını, polisi, askeri, savcıları ile karşımızda faaliyet yürütüyorlar. Artvin’e hizmet etmesi geren Vali bile, Cengiz Holding’e hizmet ediyor. 1 yılda iki vali eskittik. Üçüncü Valimiz belli ki Cengiz için iyi çalışıyor, henüz kotluğunda. Genel Müdürler bile eskittik. Polisler geldi, polisler gitti ama baki olan biziz, baki olan Artvin’dir.

Biz bitti demeden bitmez

16 Şubat 2016 sabahı başlayan ve sonraki gün ile devlet hastanesi önünde yaşadıklarımız Artvin için dönüm noktasıdır ve yeni bir dönemin başlangıcıdır.

Bu yeni dönemde Artvin halkını zor ve uzun soluklu bir mücadele beklemektedir. Mücadele bitti, madene kimse karşı çıkmıyor havası estirmeye çalışıyorlar. Ancak Artvinliler bitti demeden bitmez. Son sözü her zaman direnenler söyler. Mücadelemiz için bitti diyenlere inat bugün buradayız. Yarın her yerde olacağız.

Halkımıza çağrımızdır: Biz bitti demeden bitmez

Madencilerin yaratmaya çalıştığı “her şey bitti, maden çıkacak” algısına kapılıp yılgınlığa düşmeyelim. 

Biz biliyoruz ki, birkaç makine ile madencilik faaliyeti yapılmaz.

Üç günlük çalışmayla madencilik faaliyetinin başladığı algısını yaratmaya çalışmalarına kanmıyoruz.

Galeri önünde poz vermek ancak Artvin halkının aklıyla dalga geçmektir. Artvin halkı ülkenin aydın halklarındandır. Bu oyunlara gelmeyiz. Cominco Madencilik A.Ş döneminde zaten o tünel açılmıştı. Galerinin ağzını açıp birkaç metre çalışma yapmakla bu iş biti görüntüsü vermek istenmektedir.

Gazinocularla, bir kaç satılık kalem ve servetine servet katmak isteyen şirketler veya kişilerle madencilik faaliyeti ne kadar yapılabilir?

Bir şehirde halk desteği olmadan madencilik faaliyeti yapılabilir mi?

Devlet Cerattepe’ye karakol mu kuracak?

Halkın vergileri ile maaşları ödenen askerler kimi kimden koruyor?

Askerlik görevini yerine getiren erlerin Cerattepe de işi ne?

Erlerin soğuk kış şartlarında Cerattepe’de bulunması ne kadar doğru?

Biz kararımızı verdik: Madene hayır!

Yeşilin hakim olduğu, yamaçlarında horona durduğumuz, sevdiklerimize türkü yaktığımız, canımız sıkıldığında, dertlendiğimizde, biraz nefes almak istediğimizde gölgesine sığındığımız ağaçlarımız, sığınağımız yaylalarımız.

Üzerinde barındırdığı güzellikler olmazsa Artvin’in yaşanılır bir tarafı kalmayacağını biliyoruz.

Cerattepe giderse hayatımızın hatta pek çok canlının hayatının da biteceğinin farkındayız. Bu yağmacı zihniyetin hiçbir yerde insanları rahat bırakmayacağını görüyoruz, bu nedenle göç seçeneğinin de faydası olmayacağını da biliyoruz. Başka bir yerde mutlu olamayız biz.

Cerattepe biterse buralarda hayat biter. Yaşamla ölüm arasında bir tercihtir Maden. Yaşam için direnmeyi seçiyoruz biz. Yaşam için duyarlılığımız, bu dik yamaçlarda doğduğumuz andan beri verdiğimiz mücadeleden geliyor.

Ne iş bahaneniz ne ülke ekonomisine katkısı ne de yer altı zenginliklerinin yer üstüne çıkarılması gibi süslü söylemlerin hiçbirine kanmıyoruz.

Madencilere ve destekçilerine uyarımızdır!

“İşe ihtiyacım var, başka ne yapabilirim, mecburum” şeklindeki madende çalışmayı meşru kılacak hiçbir söylemi kabul etmiyoruz. İşsizlikten memleketinden göçenler, zor şartlarda çalışan Artvinliler her koşulda nasıl kentine sahip çıkıyorsa bugün madende çalışanlar da aynı zorlukta başka işlerde çalışacak ama Artvin’i yok edecek bu işte çalışmayacaklardır.

Cerettepe’deki maden Artvin’deki işsizliği bitirecek, ülke kalkınmasına katkı sunacak bir proje değildir. Kaldı ki, ülke kalkınmasına katkı sunacak veya işsizliği azaltacak olsa bile tarihimizi, kültürümüzü yok edecek, gelecek nesillerin yaşam alanlarını, sağlıklı bir çevrede yaşama hakkını gasp edecek, geri dönüşü olmayacak bu projeyi tanımıyoruz.

Bu projede çalışanlar, komşusuna, gurbette yaşayan Artvinlilere, çocuklarına karşı ihanet içerisindedirler. Geri dönüşü olmayacak bu ihanetin hesabını tarih önünde er ya da geç vereceklerdir. Her Artvinlinin eli bu madende çalışanların yakasında olacaktır.

Bugün bu madende çalışanlar, binlerce Artvinlinin hakkını gasp etmektedir. Hakkımızı ne pahasına olursa olsun koruyacak, memleketimize, yarınlarımıza sahip çıkacağız!

Birileri maaş alacak, birilerinin cebi para görecek diye binlerce Artvinliyi yerinden edecek, Artvin’i yok edecek bu projeyi onaylamıyor ve altını çizerek belitmek istiyoruz: Ekmek parası başkasının sırtından veya başkasının geleceği üzerinden kazanılmaz.

Madende çalışanlar binlerce Artvinlinin umutlarını, alın terini çakmakta, geleceğini yok etmektedir. Artık “paraya ihtiyacı var, ne yapsın” kelimelerini kullanmayalım Kullananlara uyaralım. Kıstasımız yalnızca karın doyurmak olacaksa hırsızlık en büyük meslek olurdu. Paraya ihtiyacım var deyip madende çalışmakla, paraya ihtiyacım var deyip hırsızlık yapmak arasında fark yoktur

İşte bu yüzden, kentini yok edecek bu projede menfaati bulunan, cebinden başa bir şeyi düşünmeyen, üç kuruşluk maaş karşılığı madende çalışacak olanlara asla taviz vermemeliyiz.

Bugün Artvinli için Artvin’i korumak önemli bir yurt savunmasıdır.

Mücadelemizi büyütmeli ve kentimizi korumalıyız. Taşın altına elimizi koymalı, bugünden yarını kurmalıyız.

Başka Artvin yok. Biz Artvin’i korumazsak başka biri Artvin’i korumak adına adım atmayacaktır. Bilmeliyiz ki, hukuk da adalet de bizden yana, meşru ve güçlüyüz.

Unutmayalım her karanlığın bir aydınlığı vardır. Her kışın bir de yazı var.

Birileri Cerattepe’de madenci şirketi koruyabilirler, ama baharın gelmesini engelleyemeyecekler.

“Bahar!” umuttur, güzelliktir.

Er ya da geç zafer yakındır.”

 

                                                                                         ARTVİN GENÇLİK PLATFORMU

DAHA FAZLA