696 No’lu KHK'nın iptali için AİHM’e başvuru: Herkesin can güvenliği büyük tehlikede!
CHP, infiale yol açan 696 No’lu KHK’nın iptali için AİHM’e başvuru yaptı.
29-12-2017 14:24

Meryem Yıldırım / @meryem_yildrim
‘Darbe girişimi ve devamı niteliğindeki eylemlerin bastırılmasında’ sivillere yargı muafiyeti getiren 696 No’lu skandal Kanun Hükmünde Kararname’nin (KHK) iptali için Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) başvuru yapıldı.
CHP Trabzon Milletvekili Avukat Haluk Pekşen tarafından yapılan başvurunun ardından, hukukçu vekil, konuya ilişkin açıklamalarda bulundu.
‘HUKUK TARİHİNDE EŞİ BENZERİ GÖRÜLMEMİŞ’
CHP’li Pekşen, “OHAL kapsamında çıkarılan 696 sayılı KHK ile yapılan bu düzenlemeyle Türk hukuk tarihinde eşi benzeri görülmemiş bir hukuksuzluğa imza atılmıştır. Buna göre TCK’da suç sayılan eylemlerin siviller tarafından işlenmesi halinde cezalandırılmayacakları düzenlenmektedir. Hukuk herkes için eşit şekilde uygulanır. KHK’larla birileri için ayrı bir hukuk oluşturulamaz” dedi.
‘AKP SUÇ İŞLEMEYE TEŞVİK EDİP, AYRICALIK TANIDI’
AKP’nin bu KHK ile açıkça vatandaşları suç işlemeye teşvik ettiğini ve suç işleme ayrıcalığı tanıdığını belirterek sert tepki gösteren Pekşen, “Bu durum KHK ile tanınan çok geniş yetkilerin kötüye kullanılmasına yol açacak, Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nde öngörülen askıya alınamayacak hak ve özgürlükler ihlal edilecek, OHAL rejimi sona erdikten sonra da cezasızlık devam edecek ve hiçbir şekilde sorumlu tutulmayacaklardır” ifadelerini kullandı.
‘İNFİAL YARATTI’
696 sayılı KHK’nın 121. maddesi ile ekleme yapılan 6755 sayılı OHAL tedbirlerinin yasasının 37. Maddesinin, "15 Temmuz 2016 tarihinde gerçekleştirilen darbe teşebbüsü ve terör eylemleri ile bunların devamı niteliğindeki eylemlerin bastırılması kapsamında karar alan, karar veya tedbirleri icra eden, her türlü adli ve idari önlemler kapsamında görev alan kişiler ile olağanüstü hal süresince yayımlanan kanun hükmünde kararnameler kapsamında karar alan ve görevleri yerine getiren kişilerin bu karar, görev ve fiilleri nedeniyle hukuki, idari, mali ve cezai sorumluluğu doğmaz" şeklinde düzenlendiğini hatırlatan Pekşen, “OHAL kapsamında yapılan bu düzenleme toplumda ve kamuoyunda büyük bir infial yaratmış, Türk hukuk tarihinde eşi benzeri görülmemiş bir hukuksuzluğa imza atılmıştır. Buna göre TCK’da suç sayılan eylemlerin siviller tarafından işlenmesi halinde cezalandırılmayacakları düzenlenmektedir” dedi.
‘HER KESİMİN CAN GÜVENLİĞİ BÜYÜK TEHLİKEDE’
696 sayılı KHK ile gerçekleştirilen düzenlemenin, sadece geçmişteki darbe girişimiyle sınırlı olmayıp, KHK hükmünde yer alan “bunların devamı niteliğindeki eylemler” ifadesi ile son derece belirsiz, öngörülebilir olmayan, her yana çekilebilecek bir ifadenin tercih edildiğinin altını çizen Pekşen şunları söyledi: “Son derece ürkütücü ve hukuk adına asla kabul edilemez bu düzenleme ile Türkiye Cumhuriyeti Devletinde yaşayan vatandaş veya yabancı milletten her kesimin can güvenliği büyük tehlike altındadır. Bu KHK hükmü doğrultusunda ortaya çıkabilecek tehlikeler son derece ciddi boyuttadır.”
‘BİRİLERİ KENDİ DÜŞÜNCESİNE GÖRE KARŞI TARAFIN YAŞAMINA SON VEREBİLİR’
“Örneğin ülkemizde yaşayan bir kısım vatandaş, kendi görüşlerine göre bir darbe girişimi ya da bir terör eylemi olduğunu düşünüyorsa, bu karşı tarafın yaşamına son vermek için yeterli bir nedendir.”
‘BİR YÜRÜYÜŞE VEYA ETKİNLİĞE SALDIRIP, CEZA ALMAYABİLİR’
Pekşen KHK ile bekleyen tehlikeleri şöyle sıraladı: “Yine aynı şekilde; bir kişi, kendisiyle aynı görüşte olmayan bir başka kişi veya grubun düzenlediği bir yürüyüşe veya etkinliğe katılanların üstüne ateş edebilir, birçok kişinin yaşamına son verebilir ve bundan dolayı da hiçbir ceza almaz.”
‘DEHŞET VERİCİ’
“Bu itibarla 696 sayılı KHK hukuk devletini ortadan kaldıran, toplumu ilkel bir anarşi durumuna sürükleme yolunda atılmış dehşet verici son derece vahim bir adımdır. 696 KHK ile herkesin herkesle savaş içinde olduğu, bireylerin cezalandırma yetkisine sahip bulunduğu ilkel anarşi dönemine geri dönülmektedir. Bu KHK ile kimin hangi eylemi, darbenin devamı ya da terör eylemi olarak göreceği belli olmayıp, herkes herkesi öldürebilir ve cezasız kalabilir. Böyle bir anarşi ortamının doğuracağı sonuçlar kestirilemez.”
4 MADDENİN İHLALİNDEN AİHM’E BAŞVURU
Pekşen, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 2. maddesi ‘Yaşama Hakkı’, 5. maddesi ‘Özgürlük ve Güvenlik Hakkı’, 6. maddesi ‘Adil Yargılanma Hakkı’ ve 13. maddesi ‘Etkili Başvuru Hakkı’ maddelerinin ihlal edildiğini belirterek, skandal KHK’nın iptal edilmesi için AİHM’e başvuruda bulundu.
İLGİLİ HABERLER
Sendika diğer sendikayı ihbar etti
İktidara yakın Diyanet-Sen, KESK’e bağlı DİVES'i Diyanet işleri Başkanlığı’na şikayet etti.
20-04-2018 01:24

Yandaş sendika Memur-Sen’e bağlı Türkiye Diyanet ve Vakıf Görevlileri Sendikası(Diyanet-Sen), KESK'e bağlı Diyanet ve Vakıf Emekçileri Sendikası’nı (DİVES) Diyanet işleri Başkanlığı’na şikayet etti.
Şikayet dilekçesinde; “Vatan hainlerini deşifre etmek ve onları bertaraf etmek bizim vatani görevimizdir” ifadeleri kullanıldı.
BirGün'den Erk Acarer'in haberine göre, Diyanet-Sen Van Şubesi, 10 Nisan 2018 tarihinde Diyanet’e gönderdiği dilekçe ile şunları aktardı: “Saygıdeğer İnsan Kaynakları Müdürü, Disiplin Kurulu Başkanı ve Hukuk Müşavirleri’ne. Diyanet-Sen Şube Başkanı olarak devletimizi, milletimizi, vatanımızı ve bayrağımızı seviyoruz. Canı gönülden bağlıyız ve hizmet ediyoruz. Diğer taraftan da vatan hainlerini deşifre etmek ve onları bertaraf etmek de vatani görevimiz. Sol örgütlü ve HDP ve terör güdümlü DİVES Sendikası vatan hainleri bizi tedirgin ediyor.”
Yandaş Sendika Van Başkanı Nurullah Arvas ve Teşkilatlandırmadan Sorumlu Şube Başkan Yardımcısı Ahmet Gülaçar’ın imzası bulunan, ihbar dilekçesinde, DİVES’in faaliyetleri de ilginç bir şekilde şöyle sıralandı: “Yalan rivayetlerle, halkı sempatize edip, sloganik geneler yetiştirmek.” Yine ihbar mektubundaki bazı ifadeler de dikkat çekti: “Bu insanlar, bu gibi şeylerle imanlarımızı yıpratmak ve caydırmak ve güvensizlik ortamı yaratmaktadır.”
Latuff İYİ Parti'nin seçime girememesini çizdi
Carlos Latuff İYİ Parti'nin seçime girememesini ele aldı.
20-04-2018 00:11

Brezilyalı karikatürist Carlof Latuff, 24 Haziran’da yapılacak erken baskın seçim kararı ile seçimlere giremeyeceği söylenen İYİ Parti'yi çizdi.
İYİ Parti ile ilgili kararı YSK’nın vereceği belirtilirken, Meral Akşener’in partisi seçime sokulmasa bile 100 bin imza ile aday gösterileceği, partililerin de Demokrat Parti ya da hayır bloğunda yer alan diğer partilerin listesinden parlamentoya girmek için hızlı bir görüşme trafiği yürüteceği belirtiliyor.
Gazeteciler Semiha Şahin ve Pınar Gayıp tutuklandı
ETHA editörü Semiha Şahin ve muhabiri Pınar Gayıp tutuklandı.
19-04-2018 22:01

7 gündür gözaltında bulunan ETHA editörü Semiha Şahin ve muhabiri Pınar Gayıp, SGDF üyesi Ferhat Pehlivan ve Gazi Mahallesi'nde gözaltına alınan Gülsen İmre emniyetteki işlemlerinin ardından bu sabah savcılığa sevk edildi.
ETHA'nın haberine göre, savcılık ifade bile almadan Şahin, Gayıp, Pehlivan ve İmre'yi "Örgüt üyesi olmak" ve "Örgüt propagandası yapmak" iddiasıyla tutuklama istemiyle Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliğine sevk etti.
'MUHALİF GAZETECİLİK YAPMAYA DEVAM EDECEĞİZ'
10 saat sonra akşam saatlerinde sorguların başlamasıyla ilk olarak Semiha Şahin ifade verdi. Şahin ifadesinde, "Şu an karşınızda olmamızın nedeni önünüzdeki dosyada yazanlar değil, tüm baskılara rağmen muhalif gazetecilik pratiğinden geri durmamamdır. Editörlüğünü yapmaktan gurur duyduğum Etkin Haber Ajansı ilk kez böylesi baskılara maruz kalmıyor. Çalışanları çok defa gözaltına alındı, hala 4 arkadaşımız tutuklu. Bizde tutuklanabiliriz ama iktidarın istediği gibi değil muhalif gazetecilik yapmaya devam edeceğiz" dedi.
'GAZETECİYİM VE SOSYALİSTİM'
Ardından ifade veren ETHA muhabiri Pınar Gayıp, "Bizim gözaltına alınmamız, bizden önceki arkadaşlarımız gibi, özgür basına yönelik saldırılardan yalnızca birisi. Gazeteciyim ve sosyalistim, bunu da olduğum heryerde dile getirmekten asla geri durmayacağım." dedi.
İfadelerin ardından Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği kararını açıkladı. Hakimlik, Editör Semiha Şahin, muhabir Pınar Gayıp, SGDF üyesi Ferhat Harun Pehlivan ve Gazi Mahallesi'nde gözaltına alınan Gülsen İmre'nin tutuklanmasına karar verdi.
Kılıçdaroğlu oran verdi
AKP Sözcüsü Mahir Ünal'ın "%55.6 ile alırız" ifadelerinin ardından konuşan Kılıçdaroğlu, "Biz %60 alırız" dedi.
19-04-2018 21:42

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, AKP Sözcüsü Mahir Ünal'ın "Erdoğan'ın oy oranı yüzde 55,6" sözlerini değerlendirerek, "En az yüzde 60 ile demokrasi kazanacak" dedi.
Katıldığı bir programda konuşan Kılıçdaroğlu erken seçim kararını, "Bu seçim Türkiye’yi yönetemiyorum seçimi, onun itirafı. Seçime gitme nedenleri biz artık Türkiye’yi yönetemiyoruz bütün bu imkanlara rağmen Türkiye’yi yönetemiyoruz, ekonomiyi yönetemiyoruz, eğitimi yönetemiyoruz, dış politikayı yönetemiyoruz demeleri. Demokraside ciddi sorunlar var ve geldik biz tıkandık. Mahir Ünsal %55.6 demiş, ben de %60'la demokrasi kazanır diyorum." sözleriyle değerlendirdi.
Erken seçim teklifi kabul edildi
Erken seçimin 24 Haziran'da olmasına ilişkin teklif Anayasa Komisyonu'nda kabul edildi.
19-04-2018 20:45

AKP ve MHP'lilerden oluşan Milli Mutabakat Komisyonu TBMM'de bir araya geldi.Erken seçimin 24 Haziran'da olmasına ilişkin teklif Anayasa Komisyonu'nda kabul edildi. 2. Uyum Paketi maddelerinin yarın Meclis'e sunulması bekleniyor.
HDP’lilerin, milletvekilleri Osman Baydemir ve Selma Irmak'ın vekilliklerinin düşürülmesini protesto ederek terk ettiği toplantıda teklif, CHP’nin de desteğiyle oy birliği ile kabul edildi.
CHP Ankara Milletvekili Murat Emir, “Bu ülkeyi sizden kurtarmak için teklife evet diyeceğiz. 24 Haziran sizden kurtulacağımız gün olacak. Eninde sonunda kaybedeceksiniz. Acele ediyorsunuz, acele eden ecele gider” dedi.
Gericilerden Büyükada vapur iskelesinde namaz şovu
Gericiler Büyükada vapur iskelesinde namaz kıldı.
19-04-2018 20:43
İleri Haber
Bir grup gerici Büyükada vapur iskelesinde namaz kılarken görüntülendi. Akşam saatlerinde gerçekleşen olayda gericiler vapur iskelesinin bekleme salonuna namaz kıldıktan sonra iskelede bekleyen kadınları kenara iterek kendilerine alan açtı.