4 kişiyi öldüren polise olayın yıl dönümünde tahliye

4 kişiyi öldüren polise olayın yıl dönümünde tahliye

Hakkari Yüksekova'da 4 kişiyi öldüren ve 2 kişiyi yaralayan polisin olayın yıl dönümünde tahliye edildiği öğrenildi.

Hakkari'nin Gever ilçesi Cengiz Topel Caddesi’nde 8 Ekim 2016 tarihinde Kobra tipi zırhlı araçtan açılan ateş sonucu caddeden geçen Serhat Buldan, Rahmi Safhalı, Necdet İşözü ve Aydın Tümen’i öldüren Şemsettin Kaya ve Mehmet Ali Kaya’yı yaralayan polis İlyas Mekikli, “Taksirle öldürme” suçundan 15 yıla kadar hapis istemiyle yargılandığı davanın ikinci duruşmasında tahliye etti. Yüksekova Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ilk duruşmanın ardından “güvenlik” gerekçesiyle Diyarbakır 3. Ağır Ceza Mahkemesi’ne nakledilen davanın ikinci duruşmasında, zırhlı araçtaki telsiz ve kamera kayıtları ile olay yerindeki MOBESE görüntülerinin dava dosyasına konulmadığı da ortaya çıktı.

Tutuklu yargılanan polisin tahliye edilmesine tepki gösteren aileler, Mezopotamya Ajansı’na konuştu. 10 dakika süren duruşmada önceden verilmiş kararın okunduğunu belirten aileler, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun kendilerine verdiği “Bu davanın sonuna kadar takipçisi olacağım. Kim suçlu ise ceza alacak” sözünü hatırlatarak, davanın yıldönümünde sanığın serbest bırakılmasına dikkat çekti.

"PEŞİNİ BIRAKMAYACAĞIZ"

Yaşamını yitirenlerden 15 yaşındaki Serhat Buldan’ın babası Hasan Buldan, taziyelerine katılan Soylu’nun kendilerine söz verdiğini anımsatarak, geçen bir yıllık süreçte verilen sözün pratiğinin sanık polisin serbest bırakılması olduğunu vurguladı. İktidar ve devlet yetkililerinin suçluların cezalandırılması yönünde açıklamalar yaptığına işaret eden baba Buldan, “Bununla amaçladıkları şey olayın tepkilerini azaltmak. Zaten daha sonrasında tepkiler azalınca gözaltına alınan ya da tutuklananlar serbest bırakılıyor. Adeta dalga geçiliyor” dedi. Acılarının hala ilk günkü gibi olduğunu kaydeden baba Buldan, davanın peşini bırakmayacaklarının altını çizdi.

"HALA ZIRHLI ARAÇLAR BEKLETİLİYOR"

“Teknik arıza” denilen olayın birebir tanığı olduğunu ifade eden yaşamını yitiren Aydın Tümen’nin babası Übeyt Tümen, şöyle dedi: “Olayın yaşandığı gün mobilya mağzasının karşısında buluna manav dükkanında çalışıyordum. Bir an silah sesleri geldi. Seslerin geldiği yerde yani dükkanımızın karşısında yerde 6 kişi yatıyordu. Olay yerine gittiğimde mobilyada çalışan oğlum Aydın da yerde yaralı bir şekilde yatıyordu. Olay yerine ilk ben gittim. Gittiğimde 3 kişi hayatını kaybetmişti. Aydın da yaralıydı. Yaralı oğlumu kucağıma aldığım sırada başına kurşun isabet etti ve orada can verdi.” “Arıza” yapan bir aracın önce 6 kişiyi yaralayıp sonra kucağındaki oğlunu başında nasıl vurabileceğini soran Tümen, 4 kişinin bilinçli bir şekilde öldürüldüğünü söyledi. “Ölüm saçan” zırhlı araçların hala iş yerlerinin önünde bekletildiğini dile getiren Tümen, dava sürecini “kandırma” olarak nitelendirdi.

"OLAYIN ÜSTÜ ÖRTÜLDÜ"

Yaşamını yitiren Necdet İşözü’nün babası Sabri İşözü de, dava sürecine dikkat çekerek “Tutuklu diye gösterdikleri polis memurunun cezaevine atıldığına inanmıyoruz. Bu kişi sadece Gever’den çıkarılıp başka yere götürüldü. Geçen bir yılık sürecin ardından da zaten tahliye edildi. Baştan beri bir oyun oynandı. 4 kişinin yaşamını yitirmesi olayının üstü ilk başta örtüldü. Görülen 3 mahkemede savcı ve hakimlerin sözde tutuklu yargılanan polis memurunu nasıl hayranlıkla dinlediğine şahit olduk. Davanın takipçisi olduğumuz için polisler tarafından tehdit ediliyoruz. Değil bir yıl, onlarca yıl geçse bu davanın peşini bırakmayacağız. Türkiye’deki yargılamanın bitmesi nedeniyle davayı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) götüreceğiz” diye konuştu.