1.Bölge Koordinasyon Kurulu Üyesi Melis Akyürek 'Hayır ve Ötesi'ni anlattı

1.Bölge Koordinasyon Kurulu Üyesi Melis Akyürek 'Hayır ve Ötesi'ni anlattı

Hayır ve Ötesi 1.Bölge Koordinasyon Kurulu Üyesi Melis Akyürek TELE 1 yayınında soruları yanıtladı. 

Hayır ve Ötesi 1.Bölge Koordinasyon Kurulu Üyesi Melis Akyürek TELE 1 yayınında Tolga Hürmeriç ile Referanduma Doğru'nun konuğu oldu.

Hayır ve Ötesi’ni Gezi direnişindeki dayanışmaya benzettiğini söyleyen Akyürek “Gezi’de en önemli şey dayanışmaydı, elden ele verirdik yiyecekleri, suları taşırdık. Bize gelecek gönüllü elini uzatacak komşusuna sen de gel diyecek, bir başkası belki torununu öteki eşini getirecek dolayısıyla sevgiyle cesaretle, barışla, kardeşlikle bir ağ oluşacak” 

Hayır ve Ötesi'ni anlatan Akyürek şunları söyledi:

‘HER TÜRLÜ BASKIYA RAĞMEN SOKAKLARDAYIZ’

TH: Evet demek kolay. Siz hayır derken baskılara, engellemelere maruz kalıyor musunuz?

M.A: Elbette. Referandum süreci başladığından beri henüz evetçilere bir saldırı görmedik. Ama hayırcılara her gün üniversitelerde, sokaklarda, okullarda ellerinden gelen tüm baskıyı kullanmaya devam ediyorlar. Ama tabi bu bizi engelleyen bir şey değil. Aksine hırslandıran, cesaretlendiren üstüne üstüne gitmemizi sağlayan bir durum. Her türlü baskıya rağmen sokaklarda olmaya devam ediyoruz.

TH: Hayır ve Ötesi bünyesinde kimler yer alıyor? Hep sizin gibi gençler mi var? 

M.A: Tabi genç arkadaşlarımız, kadın arkadaşlarımızın da aralarında olduğu gönüllüler var. Haziran Hareketi’nin desteklemiş olduğu bir çalışma aynı zamanda. Daha önce bu işi profesyonel anlamda yapan, teknik açıdan gelişmiş arkadaşlarımız da katıldı aramıza. Dolayısıyla birçok insan var. Sadece gençler değil, bizden yaşça büyük olanlar da yanımızda. Hepimizi ilgilendiren bir konu olduğu için her meslek grubundan; akademisyen, aydın sanatçı, gazeteci arkadaşlarımızla beraberiz.

’30 BİN KİŞİYE ULAŞMAYI HEDEFLİYORUZ’

TH: Sizin hedefiniz bütün sandıklarda örgütlenebilmek şu ana kadar yaptığınız çalışmalarda tüm illeri kapsayabildiniz mi? Yoksa hala destekçi arıyor musunuz?

M.A: 16 Nisan yaklaştıkça bu sayı katlanacaktır. Ben 1. bölge koordinasyonunda çalıştığım için diğer bölgelere çok hakim değilim ama örneğin kendi bölgem olan Maltepe için söylersem tüm okulları doldurmuş durumdayız. Elimizden geldiğince bütün illerde ilerlemeye çalıştık. Biliyorsunuz basın kanalını sizin gibi cesur kanallar dışında kullanamıyoruz. Sosyal medya ve sokaklar aracılığıyla insanlara ulaşıyoruz. Yaklaşık 30 bin gibi bir rakama ulaşmaya çalışıyoruz. 

Bir kişi geldikçe kar topu misali o komşusunu getiriyor, üniversite öğrencisi diğer arkadaşını getiriyor. Yani ivmesi sürekli yükselen bir ağ diyelim.

TH: Çıkan sonucun bir kopyasını müşahitler alabiliyor mu?

M.A: Müşahitler ıslak tutanakların bir tanesini alma hakkında sahip aynı zamanda fotoğraflarını da çekerek gönderebilirler. Bizler de bilgi akışını sağlamak için bir program yazılımı geliştiriyoruz şu an. Gönüllülerin bize ilettiği tutanaklarla program dahilinde ulaşmaya yönelik bir çalışma içerisindeyiz. 

TH: Hayır ve Ötesi olarak sosyal medyayı aktif kullanıyorsunuz.  Hayır’ı anlatmada izlenilen yol doğru mu? Halka doğru bir şekilde mesaj geçirilebiliyor mu? Ve bu mesajı geçirmek için sizce ne yapılmalı?

M.A: Herkes kendi cephesinden anlatmaya çalışıyor durumu ve herkes de başarılı aslında. Gezi’de çok renkli, neşeli ve kendisi doğru ifade eden gençlerle doluydu. Dolayısıyla gezi bize birçok şey öğretti. Sosyal medyayı en esprili şekilde kullanmayı öğretti. Hayır çalışmasını yapanlar sanırım ellerinden geleni yapıyorlar ama elbette daha iyisi yapılabilir bizler de bunun için çalışıyoruz.

‘ÖYLE BİR REFERANDUM YAPILIYOR Kİ KABUL EDİLEBİLİR DEĞİL’

TH: Farklı kesimler hayır diyor. Bu da özlenen bir birleşmeyi bize sunuyor gibi…

M.A: Çok uzun süredir aslına bir huzura ihtiyaç duyuyorlar ve bunun özlemi içerindeler. Elbette bizim hayırımız birçok hayır diyenlerden farklı, aynıdır diyemeyiz ancak demekki öyle bir referandum yapılıyor ki birçok insanı tepkisini alan, kabul edilebilir olmayan… Tek bir kişinin tüm yasama yürütme, yargının kendi elinde toplanmasını tüm eğitim ve hukuk sisteminin kabulünü tartışıyoruz aslında. Dolayısıyla birçok cephenin buna hayır demesi çok normal ama bizim hayırdan sonra kuracağımız ve hayal ettiğimiz ülke bunlardan farklı. Bizler eşitlik özgürlük, laiklik ve dayanışmanın olduğu bir ülke hayal ediyoruz.

‘HAYIR VE ÖTESİ’Nİ GEZİ’DEKİ DAYANIŞMAYA BENZETİYORUM’

TH: Karasızlarla ilgili bir gözleminiz var mı?

M.A: Biz ciddi anlamda hayırın çıkacağını, halkın kararsız kesiminin de son kertede sandıklarına gideceğine dair inancımız var. Elimizden geldiğince kararsızları da harekete geçirmek lazım, etrafımızda kim varsa. Referandum anketlerine baktığımızda kararsız bir kesim olduğunu görüyoruz. Ama bu kesim hayıra yakın. 

Kararsızlara neden hayır çıkması gerektiğinin iyi anlatılması ve hayırdan sonra aslında nasıl bir ülke istediğimizin iyi anlatmak gerekiyor.

http://www.hayirveotesi.org/ adresinden sitemize kayıt olabillirler. Müşahitlik eğitimlerimiz var. 16 Nisan’a kadar defalarca tekrarlanmak üzere, eğitimlerimiz olacak. Kahvaltılarımız var, buluşmalarımız var yani bir araya gelmek için çok fazla fırsatımız var aslında. Bence dayanışmak çok önemli. Hayır ve Ötesi’ni Gezi direnişindeki dayanışmaya benzetiyorum.

Gezi’de en önemli şey dayanışmaydı, elden ele verirdik yiyecekleri, suları taşırdık. Bize gelecek gönüllü elini uzatacak komşusuna sen de gel diyecek, bir başkası belki torununu öteki eşini getirecek dolayısıyla sevgiyle cesaretle, barışla, kardeşlikle bir ağ oluşacak.